Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
14 Mayıs 2008 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
AdamGibi
Bugünkü yazımızın konusunu güncelliği sebebiyle, siz değerli okurlarımızın da hislerine tercüman olarak gençlere seslenerek sürdürmek istiyorum. Öyle ya!..irşad görevini yapmayanların zamanı gelince sigaya çekileceğini bile bile bu görevi ötelemek tabiki mümkün değildir. 26.sı kutlanacak olan Gençlik Haftası içerisinde yer alan “Karakaya Tepesine Tırmanış adlı gençlik yürüyüşü”ne benzer bir yürüyüşü de Dünya Gençlik Yılı olarak ilan edilen 1985 yılı (3/5/1985) günü Süleymaniye Mahallesine kalabalık bir gurupla yapmıştık. Görevim gereği, o günkü konuşmamızda “tüm dünya gençliği arasında barış, dostluk ve kardeşlik bağlarının pekiştirilmesi amacına yönelik 1985 yılının Gençlik Yılı olarak kutlanması arzusu Büyük Atatürk’ün; “Yurtta sulh, dünyada sulh” barışçı ilkesinin dünya milletlerince benimsenmesinden başka bir şey değildir” demiştik. Ancak, geçen süreçte ne yazık ki barıştan ve insanlıktan söz eden sözde demokratik ülkelerin bazıları bu sözlerinde durmadıkları gerçeğini ne yazık ki yaşıyoruz.
Her ne ise gelelim bizim gençlerimize.
Ben gibi düşünenler kesin olarak inanmaktadırlar ki Türkiye’nin güvencesi ve geleceği gençlerin beyin gücüne ve başarısına bağlıdır.
Aziz Gençler!
Bu güvence ve başarı hiç kuşku yok ki sizlerin sürekli öğrenme, gerçeği arama ve öğrendiklerinizi toplumun yararına sunulması ile ancak gerçekleşebilecektir. Bizlerin yapamadıklarını sizlerin yapabileceğine yürekten inanıyoruz. Ve inanıyoruz ki! Türk adını uğraş verdiğiniz her alanda araştırmalarınızla, yayınlarınızla dünya literatürüne duyuracak, duyurmakla da kalmayıp anı zamanda yazdırmalısınız da... Sizleri bilim dünyasına hazırlamak için sağlanan imkanları vatan borcu olarak asla unutmamalısınız. Sürekli düşünmeyi ve beyninizin yaratıcı gücünü işletebilmeyi, klasik bilgileri elde etmekten daha önemli olduğu gerçeğini asla hatırınızdan çıkarmamalısınız. Çünkü yaratıcı gücünü kullanabilen ve kendisini sürekli tazeleyebilen kişiler büyük buluşlara imza atan yada aday olan kişiler demektir.
Sorunlara gelince:
Yediden yetmişe kadar genç kabul ettiğimiz kuşağın sorunlarını kısaca özetlemek gerekirse denilebilir ki: Az gelişmişinden çok gelişmişine kadar bütün ulusların aynı ortak sorunlarla karşı karşıya geldikleri bir gerçektir.
Bu sorunlar II. Cihan Savaşından sonra ortaya çıkan sosyo-ekonomik, psiko-sosyal bunalımların büyüyerek gençleri etkisi altına almasından kaynaklandığı bilinmektedir. Bunun için insanlığın acısını duyduğu savaş korkusundan terör belasından kurtularak özlemini çektiği barış ve barışın getireceği refah ve mutluğa “Yurtta sulh, cihanda sulh”un korunmasıyla kavuşulabileceğine birlikte inanmalıyız. İştye Atatürk’ün insanlığa ve bu çağa en büyük armağanı da budur. Bizler birer anne baba olarak, veli olarak, yönetici olarak kısaca tüm millet olarak sizlere yani Türk Gençliğine büyük umutlar ile bakıyoruz. Çünkü Cumhuriyeti koruyacak olan sizlersiniz... Çünkü; İstikbal sizsini, çünkü gelecek yine sizsiniz.
GENÇLERE BİR DUYURU VE UYARI!..
