Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Yusuf SADIK->ATAMIZI Andık ve Anlattık [ Arama ]

ATAMIZI Andık ve Anlattık
Başlık ATAMIZI Andık ve Anlattık
Açıklama 12 Kasım 2008 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen Recep Ergin
    Ebediyete intikalinin üzerinden yetmiş yıl geçmiş olsa da, gönlümüzde yer eden Atatürk sevgisi hiç eksilmedi, giderek daha da arttı diyebilirim.

    Ne var ki anma konusunda eksiğimiz yok. Ancak anlatmak konusunda ne yazık ki görevimizi tam yapabildik deme şansına sahip değiliz. Eğer yapmış olsaydık bugün sayıları azda olsa çıkarılan çatlak seslere çanak tutma konumunda olmazdık.

    Böyle bir şey var mı? Olmamasını isteyen çoğunluktaki bizleri; çıldırtan örnekler esefle kaydedelim ki sergilenmekte kimileri de bundan kim bilir keyif almakta. Efendim, onbeş yıl önce bir “Sarı Zeybek” filmiyle tanıştık. Eh ne diyelim, yapımcı Can Dündar bu filmde Atatürk'ümüzü yücelten senaryosu ile hayli takdir toplamıştı. Cumhuriyet filmi gibi yapımlara gerçekten ihtiyaç vardı. Çok şükür bunlarla buluşabildik.

    Ancak aynı yazarın 29 Ekim'de vizyona soktuğu “Mustafa” adlı belgeselle devirdiği çamlara içi Atatürk sevgisi ile dolu olan vatan sever herkes tepki gösterme yürekliliğinde bulundular. Bende bunlara katılanlardan biriyim.

    C. Dündar adlı yazar adı C. Kindar'a çıkmışcasına Atatürk'ü küçük düşüren öyle ayrıntılara girmiş ki bir cımbızla çekercesine, sigara içtiği, okulda öğretmeninden sopa yediği için layıklığı getirdiği, yok efendim karanlıktan korktuğu gibi tamamen özel hayatına yönelik yaşamlarını konu almış.

    Mustafa rolünü Yunanlı bir çocuğa, filmin fragmanında ki tanıtım işini de yine Makedonyalı başka bir çocuğa rol olarak vermiş.

    Ata'nın, gaz lambası altında sabahlara kadar çalıştığını, okumaktan gözlerinin şiştiğini, elbisesi ile cephede Mehmetçikle koyun koyuna yattığını, bir ay boyunca kursağına bir gram et girmeden karargâhında arkadaşları ile çalıştığını, bağımsızlık konusunda verdiği uğraşı, varlığını borçlu olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti Devletini kurduğunu, yaptığı yenilikleri tamamen yok sayarak, bana göre tam bir tutarsızlık örneği vermiştir. Yani bir önceki kalemin yazdıklarına ters düşen saptamalarla tutarsız bir belgesel ortaya koymuştur. Filmi izleyenlerin eleştirileri de bu yönde. İşte onun için diyorum ki Atamızı bizden sonrakilere anlatamadık. Eğitim programları da böyle. Okullarımızda Ata'yı anmak var ama, anlatmak o kadar etkin değil. Anlatma işini ciddiye alıp bunu başarmalıyız. Ülkemizin bütünlüğü ve gelecekteki varlığımız, Atatürk İlkeleri etrafında bütünleşerek ve yaptığı yenilikleri uygulamakla ancak mümkün olabilir.

    O'na olan bağlılığımız ve yüce milletimizin duygularını rahmetli İnönü'nün dediği gibi “Vatan sana minnettardır” sözü ile bitiriyor, yaşadığı yüzyıla damgasını vuran bu yüce kurtarıcımızı anlayanların, anlamayanlara anlatmalarını görev saymalarını diliyorum.

    Ruhun şad olsun Aziz Atamız.
Oyu Puanı: 23 - Ortalama: 3.67

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 12 (0 Kayıtlı Üye 12 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.49435 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu