Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Yusuf SADIK->DÜRÜST OLMAK ZOR MU? [ Arama ]

DÜRÜST OLMAK ZOR MU?
Başlık DÜRÜST OLMAK ZOR MU?
Açıklama 7 Ocak 2009 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen Recep Ergin
    Dürüst olmanın zor bir erdem olduğunu vurgulayarak sorumuzun yanıtını birlikte bulmaya çalışalım.

    İnsandan insana değişen dürüstlük kavramı aslında soyut bir kavramdır. Bir huy mu dur? Tabii ki değil. Zamanla, insanın sonradan kazandığı bir değer. Bir erdem mi dir? Evet, bir erdemdir. Çünkü, herkes için vazgeçilmez bir önemi vardır da ondan. Başkalarının bize güvenmesine imkân tanıyan, kendimizle barışık olmamızın anahtarı sayılan, dürüstlük için, kişinin karakteri, değer yargıları ve olaylara bakış açısı olarak yapılan tanım bizim düşüncemizle de örtüşmektedir.

     İnsan yaşamında altı yaşından itibaren belirlenen kişilik gelişiminde dahi dürüstlüğün izlerine rastlamak her an mümkündür.

    Bu küçük kentte yaşayan birisi olarak birisini dinlediğim, diğerini de yaşadığım iki örnekle konumuzu  somut hale getirmeye çalışalım.

    Birincisi;

    Zar zor üstünde durabildiği bisikleti ile inşaat sahibi bir esnaf (M.B.) hemşehrimize yaklaşan çocuk, elindeki parayı göstererek;

    - Amca bu parayı şuracıkta buldum siz düşürmüş olmayasınız, diye sorar.

    Olumlu yanıt alamayınca da, peki ne yapayım diye de ilave eder.

    Amca bey! Çocuğum, en iyisi sen bu parayı babana ver. O’da bir hayır kurumuna bağış yapsın, der.

    Bu ikilem karşısında çocuk parayı bulduğunu kanıtlayamama endişesiyle olacak ki babasından zılgıt yememek için parayı bulduğu yerdeki demir yığınları arasına bırakır ve uzaklaşır. Ertesi gün inşaat yerine gelen hemşehrimiz paranın aynı yerde durduğunu görmesi karşısında çocuğun dürüstlüğüne hayran kalmasını  bize ballandıra ballandıra hikaye etmişti.

    Yaşadığım ikinci olay ise; Alış-veriş yaptığım esnaf bir arkadaş ertesi gün, dükkanın önünde şahsımı durdurarak üzerine ismim iliştirilmiş bir kağıt banknotu uzatarak: Hocam bu sizin paranız. Dün akşam alış-veriş yaparken sizden düşmüş, buyurun der. Esnaf arkadaşın babasını, dedesini iyi tanırım. Müşterilerini “korkut”mayan değerli bir hemşehrimiz.

    Evet, biri çocuk diğeri yetişkin iki hemşehrimizin bu asil davranışı kentimizde yaşayan insanlarımızın tamamına yakınının dürüst olduğu hakkındaki kanaatimizi bir kez daha pekiştirmiş olması bence çok önemliydi. Bu dürüstlüğün onurunu bize yaşatan bu iki insanımıza ne kadar teşekkür etsek yinede azdır. Çocukla ilgili araştırmamı sürdürüp anne ve babasını hatta öğretmenini tanıyarak tebrik etmek gibi bir görevi şimdiden üstlenmiş durumdayım.

    Unutmayalım! Hiç bir miras dürüstlük kadar zengin değildir.
Oyu Puanı: 14 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 14 (0 Kayıtlı Üye 14 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.29333 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu