Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Ali Coşkun HİRİK->KIRMIZIGÜL'DEN, AKGÜL'E [ Arama ]

KIRMIZIGÜL'DEN, AKGÜL'E
Başlık KIRMIZIGÜL'DEN, AKGÜL'E
Açıklama -
Siteye Ekleyen Recep Ergin
        Önceden hiç birimizin bilemediği, sezinleyemediği “kader ayarlı” olaylar, insanın hayatının akışını belirliyor.İnsan daha sonradan düşündüğünde, sihirli bir elin kendi hayatı üzerindeki etkisini görüyor ve hayretler içinde kalıyor. Tercihlerimiz ve kararlarımızda asla yalnız değiliz; yeni yeni fırsatlar  bizleri alıp bilinmedik yerlere götürüyor.

        Elhamdülillah, inanan bir insan olarak ulu bir iradeye teslim olmuş, kaderin sınırları içinde başımıza gelen her şeyin bir hikmeti bulunduğuna biat etmiş bir insanım. Küçük bir taşra kasabasından büyük kentlere ve büyük ideallere açılan kapılardan geçtim. İçime bir cemre gibi düşen “iyi bir şair” olmak iddiasıyla, yıllarca gurbetlerde okudum.

         Ankara’da üniversite hayatım boyunca Atatürk Öğrenci Yurdunda kaldım. O yıllarda, delice şiirler yazıyor, içimdeki iyi bir şair olmak iddiasını bileylemeye çalışıyordum.Yoksul sevmelerde demlenen hüzün şiirlerime ilham kaynağı oluyor, gariplik damarlarımda dolaşıyordu. Yazdığım şiirleri küçük küçük kağıtlara karalıyor; onları da en az para kadar değerli sayarak ceplerimde taşıyordum.

         Bir gün, bende derin izler bırakan bir olaydan sonra iyi şair olmak iddiasından vazgeçtim. Bir daha şiir yazmama kararı aldım, şiire karşı direngenliğimi içimde öldürdüm. Aşırı bir çöküntü haliyle bir kısım şiirlerimi yırttım. Ama bir kısım güzel bulduğum ama yırtmaya kıyamadığım şiirlerimi de -belki yeniden yazmaya başlarım düşüncesiyle- iyice kıvırıp kalın bir iple bağladım ve kalorifer peteğinin arka  demirleri arasına sıkıştırdım, sakladım.Günlerce şiir yazmadım!

         Bir ay kadar sonra, oda arkadaşlarım beni yurt müdürü Mustafa Kırmızıgül’ün odasına çağırdığını haber verdiler. O ay yurt ücretini de ödeyememiştim; sertliğiyle tanıdığım yurt müdürümüzün bu yüzden beni odasına çağırdığını düşünmüş ve çok korkmuştum. Yurt Müdürümüz Mustafa Kırmızıgül’ün odasına çekinerek girdim, kalın kaşlarını kaldırarak ufak bir tebessüm eder gibi yaptı ve otur, dedi ve başladı konuşmaya;

      -Hizmetli arkadaşımız sizin odanın kalorifer demirleri arasında iple bağlı kağıtlar bulmuş ve değerli olabilir diye bana getirmiş. O güzel şiirleri sen mi yazdın!

       Hayatımın en büyük şaşkınlığını o anda duymuş ve terk ettiğim şiirlerime karşı böyle bir memnuniyet hissi bulduğum için çok mutlu olmuştum. Mustafa Kırmızıgül’ün “Aman evladım, sakın şiir yazmayı bırakma, sende bir istidat var gibi gözüküyor” sözleri ruhuma bereketli bir gıda gibi düştü. Bu sözler bana can suyu oldu. O günden bu yana hep yurt müdürümüz Mustafa Kırmızıgül’ün hayatıma gizlice “sokuşturulduğunu” düşünür, şiirimin önünü açan gizli bir kuvvetin beni hep şiir yazmaya ittiğini düşünürüm.

       Yıllar sonra Kırmızıgül, Akgül olarak karşıma çıktı.

       Neden bütün gül’ler beni derinden etkiler bilmem ki!

      Yıllar önce bir Kırmızıgül’ün bana aşıladığı hayat ve başarı sihrini, ben yıllar sonra bu kez bir Akgül’ e yönlendirmekle mükellefim.

       TRT 1’de yayınlanan Sen Türkülerini Söyle isimle yarışmada bir süreden beri Gümüşhanemizin Onur’lu bir evladı yarışıyor!
Onur Akgül’den bahsediyorum.

        Uzak kırlarda, çaresizlikler içinde büyüyen son derece yetenekli bir Akgül’e can suyu olmak istemez misiniz?

        Siz hiç açmasında emeğiniz olan bir Akgül’ü elinize alıp ona gururla baktınız?

      Hiçbir şey tesadüf değildir, üzerimizde kader inancı vardır. Sizler bir hayat için, o hayatın akışını değiştirip o hayatı zenginleştirmek için  güzellik ülkesinin perileri tarafından gönderilmiş olabilirsiniz!

      Kendi gizil güçlerinizi fark edin ve mesajlarınızla Onur Akgül’e destek verin.

      Çünkü inanın başarı ince bir ayarla ancak böyle gerçekleşiyor.

      Kabiliyet + Himmet + Gayret = Başarı

      Himmet Cenab-ı Allah’tan, gayret hepimizden!

      Ben Onur Akgül’e inanıyor ve güveniyorum.
Oyu Puanı: 29 - Ortalama: 3.4

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 16 (0 Kayıtlı Üye 16 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.33146 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu