Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
23 Haziran 2010 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
En çok zoruma giden uğraş,terör saldırılarına maruz kalan askerimizin şehit olmasından sonra yazı yazmak, konuşmak,fikir beyan etmek olmuştur.Vatanımızı, canımızı,ülkemizi korumak için askere gönderdiğimiz fidanlar, siperlerinde bir bir şehit olurken bize ahkam kesmek kaldığı için zorlanıyorum, üzülüyorum. Üzüntüm içimde fırtınalara dönüşüyor. Duygularım; istiyorum ki duygularım her bir yanı sara; ah bir duysalar, gerçeği görseler ve kendi askerine kurşun sıkmaktan vazgeçseler diye teröristlere ulaşır diye ümitleniyorum. Sonrasında bakıyoruz nafile… Düşman kafasına koymuş bir kere, bizi birbirimize düşman etmeyi bellemiş vazgeçeceğe de benzemiyor.
Düşman insanımızın aklını çeliyor,etnik kökeni öne sürüyor, dünya görüşünü sorun yaptırıyor,dini inancını istismar etmek istiyor.
İstiyor ki; her farklı düşünen insan diğeri ile çatışsın,birbirini öldürsün,birbirine düşmanca baksın,sevmesin kin beslesin. İstiyor ki; biz kendi derdimize düşelim, kalkınamayalım, gelişemeyelim, İstiyor ki; o hep efendi,biz hep köle kalalım. Korkudan dışarı çıkamayalım isteniyor, proje üretmeyelim, icat yapmayalım, tarlamızı ekmeyip, fabrikamızı kurmayalım istiyorlar. Afrika'daki yerli kabileler gibi bir ülke görmek niyetleri, Afganistan ve Ürdün gibi devlet otoritesinin olmadığı bir devlet olalım ve öyle kalalım istiyorlar. Bizler sersefil olmuşken onlar dünyayı hayasızca sömürmenin keyfini çıkarmak istiyorlar.
Bunun burası düşman; onun öyle düşünmesi doğaldır;peki biz neden her seferinde bu oyuna geliyoruz?Ne istiyoruz kendimizden? Neden kendimize, özümüze, tarihimize, dinimize düşmanız? Kendimize düşman olmayı nede çabuk öğrenip, nede çabuk kendi namlumuzu kendimize doğru doğrultabiliyor ve korkusuzca tetiği çekebiliyoruz?
……………………………………………………………………
Bulunduğu siperde kalleş kurşunlarıyla 8 arkadaşını şehit veren askerin o sözleri olmasa nasıl yaşarız kahretmeden: Gediktepede askerlerimizin şehit düştüğü siperi ziyaret eden Başbakanımız ve Genel Kurmay Başkanımız askerlere nasılsın diye soruyorlar. Asker kendinden son derece emin,diyor ki;
-Sayın Başbakanım ömrümün geri kalan kısmını bu siperde geçirmeye razıyım!
-Sayın Komutanım;Ben ve bölüğüm vatan uğrunda seve seve ölmeye razıyız!
Ve..şair hani diyor ya: “Gömelim gel seni tarihe” desem , sığmazsın.” İşte asker öyle bir laf ediyor;diyor ki;
Sayın Başbakanım; “Sekiz kardeşimin şehit düştüğü bu siperde ben bir dikili taş olmaya razıyım!”
Başka ne diyelim; Mevlam sizleri esirgesin.
…………………………………………………………………………….
Yine bir tatil dönemi ve bizler sizlerden üç ay ayrı kalacağız, Başta değerli büyüyüm ve gazetemizin genel yayın yönetmeni Yusuf Sadık Beye,bütün dostlara ve bütün okuyuculara iyi bir tatil geçirmeleri temennisiyle…
GEDİK TEPEDE BİR DİKİLİ TAŞ OLMAYA RAZI MISINIZ?
