Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Ülkeyi yönetenler sık sık Türkiye de finans sektörünün güçlü yapısını övünerek anlatırlar. Hani ‘’finans sektörü güçlü olan Türkiye ekonomik olarak güçlüdür’’ mesajı vermeye çalışırlar. Hatta bazen daha düne kadar bankaların içini boşaltanları yerin dibine sokup kendilerinin bu bankaların içini nasıl doldurduklarını övüne övüne anlatırlar.
O halde soru şu;
Birileri geldi bankaların içini boşalttı milletin cebi boş. Onlar gitti, başkaları geldi bankaların içini doldurdu ama milletin cebi daha da boş. Sahi arada ki fark ne?
Aslında arada herhangi bir fark yoktur bir durum müstesna. Eskiden milletin cebinden sermayedarların kasasına akan para kayıt dışı idi şimdi kayıtlı hale geldi. Öyle ya vatandaşı ezme, sömürme konusunda bir sorun yok. Verginizi ödüyorsanız soygunun her türlüsü mubahtır. Vatandaşa kredi veren bankalar, borcunu ödeyemez hale gelenlerden verdikleri paranın beş-on katını geri istese hangi kudret onlara senin benim halkımı bu şekilde sömürmek gibi bir hakkın yoktur, alacağın paranın azami limiti şudur diyebiliyor ki? Ne diyorlar peki? Efendim almasaydılar. Doğru ya size de bunu demek yakışır.
Halkı yokluk ve yoksulluk içerisinde bırakacaksınız, geçinemeyeceği ücretlerle çalışmaya mahkum edeceksiniz, çaresiz bırakıp ‘’faizci kapitalist’’ kuşatmanın esaretine terk edeceksiniz sonrada bankaların içini doldurmakla övüneceksiniz. Öyle mi?
Her geçen gün daha da yoksullaştırılan insanlar çaresiz kalınca bankaların kapısını çalacak, bankalar da vatandaşın çaresiz kaldığı için kapısına geldiğini çok iyi bildiğinden sırtından geçindiği bu insanlara talep ettikleri krediyi verene kadar kırk farklı hendek atlatacak, onurunu incittiği de cabası olacak. Öyle mi? Öyle ya para veriyor, işini sağlama alacak. Yarın bir gün vatandaş bu parayı ödeyemez de temerrüt faizi uygulamaya başlarsa üç beş kat fazlasıyla geri alması gerekecek. Üstelik de sicillerini bozup onları fişleyecek. Değil mi? Sırası gelmişken sahi fişlemeden yakınanlar bankaların fişlediği milyonları görmüyor mu?
Bankaların milleti sömürmesine imkan sağlayarak sermayedarların kasasını doldurmak millete yapılan bir zulümdür. Eğer bankaların kasası gelir seviyesi yüksek olan vatandaşların birikimlerinden oluşan mevduatlarla doldurulmuş olsaydı değil buna itiraz etmek bundan dolayı size dua da ederdik, teşekkürde. Oysa şimdi bankaların içini boşaltanlara da dolduranlara da beddua ediyoruz. Biriniz boşaltın biriniz doldurun. ‘’Zalimin zulmü varsa mazlumun Allah’ı var’’ BUNU DA BÖYLE BİLESİNİZ!