Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Hasan PİR->"ARZ EDERİM" VATANDAŞLIĞINDAN "RİCA EDERİM" VATANDAŞLIĞINA YÜKSELMEK [ Arama ]

"ARZ EDERİM" VATANDAŞLIĞINDAN "RİCA EDERİM" VATANDAŞLIĞINA YÜKSELMEK
Başlık "ARZ EDERİM" VATANDAŞLIĞINDAN "RİCA EDERİM" VATANDAŞLIĞINA YÜKSELMEK
Açıklama -
Mail hasanpir2002@yahoo.com
Siteye Ekleyen Recep Ergin
Bir insanın, hemcinsi olan diğer insanların gurur bakışları altında ezilmesinden, aşağılanmasından ve horlanıp ikinci ve üçüncü sınıf insan muamelesine tabi tutulmasından daha çirkin bir tablo düşünülebilir mi?

Demokrasilerde, vatandaşlar, devletin asıl ve asil sahipleridir. Devlet kurumları ise, vatandaşların işlerinin daha hızlı ve kolay yürütülmesi için yapılmış olan organizasyonlardır.

Devlet kurumları, aslî unsur olan vatandaşların adına ve bir nevi onların vekili olarak, yine onların paraları ile memur olarak çalışan insanlarla işlerini yürütürler.

İleri demokrasilerde ikinci, üçüncü sınıf vatandaşlık anlayışı yoktur, herkes birinci sınıf vatandaştır. Hal böyle iken, ülkemizde bile, -uzun yıllardan beri- örnekleri çokça verilebilecek pek çok kurumda, vatandaşlarımız bir iş yaptırmak için kurumlara gittiğinde, sanki oralar kendi malı değilmiş gibi, çalışanların istenmeyen davranışları ile karşılaşmışlar, azarlanıp, horlanarak ikinci ve üçüncü sınıf insan muamelesine tabi tutulmuşlardır.

Kendi ülkesinde, kendi malı olan bir kurumda bed muamele ile karşılaşan insanlar ne yaparlar veya ne yapsınlar? Karşılaştıkları üzücü olayları anlatacak bir merci ararlar. Çoğu kez de aramak istemezler, çünkü karşılaştıkları manzaralar onlarda hayal kırıklığı yaparak, "derdimizi kime anlatalım, her taraf böyledir" kanaatinin oluşmasına yol açmıştır.

Anayasalar; vatandaşların ve kurumların uyacağı ana kuralları, hak ve ödevleri belirlemek için hazırlanır.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda da, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ana prensipleri belirlenirken, "insan onuruna" özel bir atıfta bulunulmuştur.

2709 sayılı 1982 tarihli Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın "Başlangıç" metninde şu ifadeye yer verilmiştir: "...Her Türk vatandaşının bu Anayasadaki temel hak ve hürriyetlerden eşitlik ve sosyal adalet gereklerince yararlanarak milli kültür, medeniyet ve hukuk düzeni içinde onurlu bir hayat sürdürme ve maddi ve manevi varlığını bu yönde geliştirme hak ve yetkisine doğuştan sahip olduğu..."

"Onurlu hayat sürdürme", anayasada yer alan bir vatandaşlık hakkı iken, bu hakkın, çoğu kez, özellikle devlet kurumlarından hizmet alım sırasında zedelendiği ve -genelleme belki abartılı olur ama- onurların rencide edildiği görülmektedir. Bu bağlamda; bir bürokrasi uygulaması olarak dilekçelerde kullanılan "arz ederim" sözcüğünü bile kendisi için üstünlük, halk için ise bir nakise kabul eden anlayış sahibi bürokratlar sayesinde maalesef çoğu kez halk incinmiştir.

Demokrasi, hatta ileri demokrasi adına son yıllarda ülkemizde yaşanan güzel gelişmeler, vatandaş-devlet ilişkilerinde eskiden beri var olan bir yanlışın da kalkma vaktinin geldiğini göstermektedir. "arz ederim" vatandaşlığından "rica ederim" vatandaşlığına geçilmesinin artık zamanı gelmiştir.

Bir kuruma verdiği dilekçede "arz ederim" yerine "rica ederim" yazdığı için işi görülmeyen insanlarımızın sayısı çok da az değildir.

Halen devlet kurumlarında geçerli olan yazışma kurallarına göre, vatandaşlar kurumlara verdikleri dilekçelerin son bölümlerine "arz ederim"
ifadesini kullanırlar. "Arz ederim." ifadesi "saygı ile bildirmek" anlamını içermektedir.

Kamu kurumlarının vatandaşlara yazdıkları yazılarda ise halen "rica ederim" ifadesi kullanmaktadır.

"Rica etmek"; sözlüklerde her ne kadar "dileyiş, dilemek" anlamlarına geliyorsa da, devlet lisanında, "yapılsın, edilsin" anlamını ifade eden ve üstünlük içeren bir emir ifadesi olarak kullanılmaktadır.

Bir kamu görevlisi, devletin aslî unsuru olan vatandaşa üstünlük - emir anlamlı "rica ederim" ifadesini kullanmamalıdır. Çünkü, görev yaptığı kurum vatandaşın asıl malı olduğu gibi, kurumu temsil eden makam sahibi kişi de vatandaşlara vekaleten o görevi ifa etmektedir. Yani asıl ve asli unsur vatandaş olup, hangi makamda olursa olsun makam sahipliği bir emanetçiliktir. Emanetin asıl sahibi ise vatandaştır.

13 Aralık 2010 tarihinde medyada yer alan bir habere göre, Başbakanlık İdareyi Geliştirme Başkanlığı'nın, "Resmi Yazışmalarda Uygulanacak Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik Değişiklik Taslağı" hazırladığı ve Temmuz 2011'den itibaren resmileşmesi öngörülen taslakta, vatandaşın devletten zorunlu 'arz' döneminin de kapanacağı düzenlemelerin de getirileceği belirtilmiştir.

Bu çalışma doğruysa ve gerçekleştirilirse, insan onuruna hizmet eden çok önemli bir çalışma yapılmış olacaktır.

Devletin asıl sahibi olan vatandaşlar, kendilerine vekâleten görev yapan kamu kurumu yetkililerine verdikleri dilekçelerde "rica ederim" ifadesini kullanarak, bu ülkede ikinci sınıf vatandaş olmadıklarını, vatanın asıl sahiplerinin kendileri olduğunu bu küçük çalışmayla da olsa anlamış ve yaşamış olmalıdırlar.

Bu uygulamayı yaparken, devletin "hizmet kurumları" ile "temsil kurumları" ayrı düşünülmelidir. Vatandaş, devleti temsil eden kurum ve makam sahiplerine "arz etmelidir" Bu, bir olgunluğun, bir etik anlayışın, büyüğe saygının ve bir geleneğin de bir gereğidir. Cumhurun- halkın başkanlığını yapan Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanlığı makamı, millî iradenin tecelligâhı olan TBMM ve TBMM Başkanı, devlette yürütmenin en üst noktası olan Başbakanlık ve Başbakanlık makamı, illerde Valilik ve Valilik makamı gibi kurum ve makamlar bu uygulamanın dışında tutulmalıdır.

İnsan onuru"na yapılan yatırım en güzel yatırımdır.
Oyu Puanı: 36 - Ortalama: 4.56

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 9 (0 Kayıtlı Üye 9 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.36133 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu