Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
15 Haziran 2011 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
Bir seçim daha geldi geçti... Bu hafta ve önümüzdeki hafta içerisinde hiç şüphesiz ki ülkenin iç gündemi seçim sonuçları olacaktır. Siyaset bilimciler, gazeteciler, siyasiler televizyon ekranlarında halk çarşıda pazarda enine boyuna tartışacak ve bir analiz yapacaklardır. Seçim sonuçlarının ülkemize, memleketimize hayırlar getirmesini niyaz ediyoruz. Gümüşhanemizin 24.dönem vekillerine de hayırlı olsun diyoruz, tebrik ediyor başarılar diliyoruz.
Gazete manşetlerine baktığımızda seçim sonuçlarını en iyi bir şekilde özetleyen Sayın Başbakanın fotoğrafının altında yazan "Türkiye O'nu Seviyor" ifadesiydi. Oyların yarısını almanın diğer bir ifadesi buydu herhalde. Her ne kadar iktidar partisinin milletvekili sayısı azalmış olsa da almış olduğu oy oranı bu güveni ve sevgiyi gösteriyordu. Türk halkı tercihini bu yönde kullanmıştı. Herkeste saygıyla baş üstünde karşıladı. Seçimlerin en büyük sıçramasını yapan bağımsız adaylarla seçime giden BDP'ydi. Oy oranında az bir artışa rağmen vekil sayını iki katına çıkardı. İşin acı yanı seçilen vekillerden Batman vekilinin "Bize verilen destek, ÖCALAN'a verilen destektir" demesiydi. Sadece söylemesi değil, bu fikrin var olduğunun gösterilmesiydi. Bu sözden anlaşılan , Meclise Kürt halkı değil pkk vekil göndermiş ama gönüllü ama zorlama ile... BDP'nin vekillerinin çoğunun şahinler kanadından oldukları göz önüne alınırsa bu yıl meclis'in hararetli tartışmalara sahne olacağını düşünebiliriz.
Seçim sonuçlarından merakla beklenen diğer bir konuda Ergenekon ve balyoz davalarından tutuklu olup, seçilen milletvekillerinin durumu... Vekil olabilecekler mi yoksa olamayacaklar mı? Son sözü yargı söyleyecek, kısmetse izleyip göreceğiz.
İç siyasette yeni anayasa ile birlikte gündeme gelecek diğer bir konu "Hedef 2023" sloganının altında saklı duran "Başkanlık Sistemi" tartışması. Zira Sayın Başbakanında dile getirdiği üzere ve de Ak Partinin parti tüzüğüne göre üç dönemden fazla seçilememe şartını da düşündüğümüzde yeni anayasa değişikliği ile birlikte başkanlık sistemine geçiş süreci hız kazanacaktır.
Bir yanda iç gündemde seçim tartışmaları konuşulmaya dursun dış gündemde alev topuna dönüşen bir SURİYE olayı var. Bundan yaklaşık bir ay önceki köşemizde konuyu dile getirmiştik. Aradan geçen bir ay zaman zarfında Suriye'den Türkiye'ye doğru bir sınır göçü başlamış durumda. Yeni hükümetin dış gündemdeki en önemli konusu hiç şüphesiz ki Suriye olacaktır. Her ne kadar Birleşmiş Milletlerde şu an Suriye'ye bir askeri harekâtı gerekli görmüyoruz deseler de ilerleyen aşamada durum askeri harekâta gelecektir. Daha doğrusu oraya doğru getirilecektir. Şimdiye kadar ki askeri operasyonlara bir bakınız. Önce ülke içinde karışıklık çıkıyor, hükümet ve muhalifler cepheleştiriliyor sonra da askeri müdahale kaçınılmaz olundu deniliyor ve giriliyor. Şimdi Suriye'de yapılan da aslında bu. Süreç devam ettiriliyor. Yarın öbür gün Mecliste bir Suriye tezkeresi ile karşılaşırsak şaşırmayalım.
Resmin tamamına baktığımız zaman Türkiye'yi önümüzdeki günlerde büyük sürprizler beklemekte. Şimdilik gözler YSK' da. İtiraz süresinin dolmasının ve listelerin ilan edilmesinden sonra mazbatalarını alan vekillerin yemin merasiminden sonra Meclis Başkanlığı seçimi var. Birçok isim var gündemde, favori Milli Eğitim Bakanı Sayın Nimet ÇUBUKÇU. Ak partinin bir kadın vekilini aday göstermesi 3.dönemi açısından birçok mesaj verecektir. Vizyon genişlemesi olarak Türkiye'nin siyasi tarihinde de bir ilk gerçekleştirilmiş olacak hem de gerilime sebebiyet vermeyecektir. Belki de rekor bir oyla Sayın ÇUBUKÇU Meclis Başkanı seçilecektir. Bir ihtimal Sayın Cemil ÇİÇEK ‘de adaylar arasında görülse de kabinenin içerisinde kalacağı daha yüksek bir ihtimal olarak görülüyor. Başkent önümüzdeki günlerde çiçeği burnunda vekillerini karşılamaya hazırlanıyor. Cicim ayları ne kadar sürer bilinmez ama çok uzun sürmeyeceği de bir gerçek.
Kısmet olursa önümüzdeki hafta Kutsal topraklara doğru yolculuğa çıkacağız. Her yıl olduğu gibi bu yılda yıllık iznimizi memlekette geçireceğiz kısmetse. Her ne kadar yaz tam anlamıyla gelmemiş olsa da biz gönlümüzde yazı yaşıyoruz. Şöyle bir dünya gözüyle memleketi temaşa edelim bakalım ne var ne yok.
KISA BİR SEÇİM KRİTİĞİ
