Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Evet geldik yolun sonuna... Uluslararası oyunlara başladık. Masada 4 devlet var. Poker başladı. İzleyici çok.
Birinci oyuncu ABD. İran'a saldırmak zorunda. Neden zorunda? Çünkü Irak'ı ve Afganistan'ı kontrol edebilmek için bu şart.
ABD, İran'ın Suriye'de Esat'a ve yıllardır Lübnan'da ki Hizbullah'a verdiği destek, İsrail Lobisinin bu yöndeki yoğun baskısı sebebi ile İran'ı yok etmek zorunda.
Ayrıca ekonomisi sömürgeye dayalı olduğundan; ABD, Irak'ı soyduktan sonra OPEC'in 2. En fazla petrol ihraç eden ülkesi konumundaki İran'ın kaynaklarını sömürmek zorunda. Aksi takdirde sizinde malumunuz olduğu üzere batacak...
Ve en önemlisi "Derebeyi Amerika" dünyada kendisine rakip hiçbir düşünceyi hele radikal İslam diye kabul ettiği bir düşünceyi kabul etmez.
İkinci oyucu Türkiye.
Türkiye Büyük Ortadoğu Projesinde ABD ile birlikte "eşbaşkan." Ak Partinin anladığı BOP ile ABD'nin anladığı BOP arasında uçurum nispetinde farklar var. Ama bizlerin bilmesi gereken dünyada artık "demokrasi" olmadan kapitalizmin yaşama şansının kalmayacağı gerçeği ve hızla Pazar arayışı. Yani devlet sömürgeciğinden şirket sömürgeciliğine geçişi tanımlayan "GLOBALİZM" kendisine yeni ve bakir pazarlar aramakta. Sadece Kaddafinin aldığı cep telefonu ve bilgisayarla pazarını genişletemeyeceğini bilen PARA BABASI kapital şirketler; hakları "özgürleştirecek" ve kendi piyasalarına köle yapacaklar. Yani gümrükler kalkacak, kısıtlamalar olmayacak ve tam rekabet piyasası! Teşkil edilecektir. Her Türk insanı gibi Araplarda kapitalist sistemin birer telefon ve kominikasyon kölesi olacaktır.
Müttefik ABD radarı bize yerleştirdi. Son haber bu. Bu radar İran'dan ABD'nin üslerine atılacak uzun menzilli füzeler için "ERKEN UYARI RADARI" yani füzeler ABD için erkenden uyarı verecek ve bizi vurabilecek.
Hükümetimiz ne yapıyor? İran'ı yanında tutmaya ve ona şirin gözükmeye çalışıyor. Nede olsa biz kapsama alanının en başındaki ülkeyiz. İsrail'den uzaklaşmaya ve İran'ın düşman ülke algısından sıyrılmak istiyor. İsrail'e siyaseten saldırarak; Arapların sempatisini kazanmaya ve kendine bu ülkeler nezdinde siyasi ve ekonomik yer açmaya çalışıyor. Savunma sanayini özgürleştirmek için milyarlarca dolar yatırım yapıyor. PKK'yı bitirmeye ve İran ile İsrail'in bu kozunu elinden almaya çalışıyor. Ve hepsinden önemlisi kordon bağı ile İsrail'e bağlı askerleri ve yapılanmaları tasfiye ediyor. Zira İsrail'in 20 yıldır askeriye üzerindeki bu çalışmalarının tamamını tasfiye etmeyi amaçlıyor.
Üçüncü oyuncu: İran.
İran petrole dayalı ekonomisini bir koz olarak kullanmakta ve Avrupa'ya petrolü keserim mesajı iletmektedir. Türkiye'nin ana sorunu olan PKK'nın 2 numaralı ismini elinde tutacak ve pazarlık masasında kavanoz içinde Türkiye'nin önüne sunacak. Suriye de Esad'ı İsrail'in dibinde tutarak İsrail'e bu yönde pozisyon alıyor. Irak içindeki Şii nüfusu kullanarak bu ülkeden gelebilecek Amerikan saldırıları için tampon bölge oluşturmaya çalışıyor. Zaten ABD Irak, Türkiye ve Suriye'nin olgunlaşmasını beklemekte..Var gücü ile nükleer silaha sahip olmak istiyor. İran'ın bu çabaları ABD saldırı takviminin gün geçtikçe öne alınmasına sebebiyet veriyor.
Dördüncü oyuncu: İsrail.
Bence bölgenin en güçlü ordusuna sahip. Zira tüm ülkelerin hava gücünden büyük hava gücüne sahip ve savaşlar artık havadan yapılmakta. Nükleer silaha ve uçak gemisine sahip. Savaşa hazır. Dezavantajı yok mu? Çok. Türkiye kendisine karşı gerçek bir pozisyon aldığında ve NATO üyesi olmayan İsrail'e askeri destek vermediğinde; İsrail İran'ın anlık hışmına uğrayabilecektir. İsrail bu nüfus ve jeostratejik yapı ile çok bir manevra yapamayacak ve eşek arası gibi havada kala kalabilecektir.
Ağabeyi çok tabi... Veryansın edecek tüm dünya medyasını lehine kullanarak ikinci bir soykırım korkusunu pompalayacaktır. Araplar işin içerisine girerse hiçbir şansı yok. Ancak artık "Arap baharı" sonucunda bu Araplar ancak 20 yılda kendilerine gelebileceklerdir. Batı Arap dünyasında artık "kurtarıcı" olduğundan; Arap ülkeleri İran'a karşı İsrail'e destek olabileceklerdir. Bir İran-Batı savaşında konumunun ne olacağı belli olmayan DİKTATÖRLERİN yerini artık "kardeş" muhalifler almıştır. Yani Arap dünyası Müslüman İRAN'a karşı bir savaşta bahar uykusunda olacaklardır. Ancak Mısır'a dikkat etmek gerekmekte. Filistin'de yakın gelecekte devlet olarak BM de tanındığında onunda pek sesi soluğu çıkmayacaktır.
Türkiye pokerde devamlı "pas" diyecek ve tüm tarafların birbirine en fazla zayiat vermesini sağlamaya çalışacaktır. Çünkü ne güçlü acem, ne diri Yahudi nede sömürgeci ABD bizim işimize yaramaz. Tam ortadayız. Kenara çekilmek zorundayız. Her ne kadar ABD bizi var gücü ile işin içine çekmek isteyecek olsa da; Türkiye İran'a (parada verseler) girmeyecektir. Irak savaşında olduğu gibi "zulme ortak olmayacak" petrol karşılığı elini kana bulamayacaktır.
İzleyiciler de "akbaba misali" sonradan dalacaklardır. Bunlar İngiltere, Fransa ve Almanya'dır.
NELER OLUYOR?
