Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
19 Ekim 2011 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
Hep sorulur “nerde bu devlet nerde bu millet” diye; çünkü devleti hep somut bir varlık, tek bir insan yada bir ruhani varlk gibi tasavvur ederiz. Her zaman yanımızda yakınımızda olmasını elimizi tutmasını, başımızı okşamasını bekleriz. Beklentimiz doğru olmakla beraber beklediğimiz varlığı tasavvur etmede hep yanılgı içinde olmuşuzdur. Devletin milletin örgütlenmiş halinden başkası olmayıp, bütün vatan sathındaki kamu görevlilerinden teşekkül ettiğine bir türlü inanmak istemeyiz. İllaki devlet deyince üzerinde “devlet yazılı bir varlığın karşımıza çıkmasını bekler dururuz.Bu yanılgıyla yaşamak belki hoşumuza da gidiyor.
Ben devleti gerçekten gördüm! O insanların hayal ettiği bir varlık olarak tam yanı başımda gördüm. Görmekle kalmadım elime dokunduğunu, konuştuğunu, gülümsediğini ve her şeyi duyabildiğini fark ettim.
Ben devleti Erzincan’ ın Refahiye ilçesine 5 km mesafedeki Köroğlu Deresinde gördüm.
Aracımla yoldan çıkıp Köroğlu köprüsünden dereye uçarken bilimcim açıktı. Yere çarpma anımızı da hatırlıyorum. Ömrümün bittiğini her insan gibi beninde bir sonum olduğunu düşünürken bir yandanda “evet ölüm hak ama ailemden benden başka 4 kişinin hayatına sebep oldum” diye yakınırken o a sırada yaşadığımı ve hayatın devam ettiğini fark ettim. Hemen arabanın sıkıştığım yerinden çıkarak yaralıları arabadan çıkarmanın telaşesine düştüm. İşte bu sırada gördüm devleti.
Kazadan 5 dakika sonra devletin polisi, jandarması, ambulansı ve sivil savunma ekipleri bir anda yanımıza geldiler.3 Ambulansla hastalarımız hastaneye taşınırken aracımız jandarma tarafından koruma altına alındı, polisler tarafından trafik kazasının tutanakları tutuldu. Ben gerçekten devletin cismani varlığını orda hissettim. Kasko sigorta işlemleri içim bazı evraklar lazım olunca Refahiye Cumhuriyet Savcılığına müracaat etik çünkü kaza ile ilgili soruşturma açılmıştı. Savcılık kaleminden aldığımız dosyada kaza ili ilgili bütün belgelerin titizlikle tutulduğunu ve muhafaza edildiğini bizzat müşahede ettim ama burada en önemlisini anlatmadan geçmeyelim: kaza sonrası ben ve ailem hastaneye gidince jandarma aracı karakolun önüne çekip içindeki eşyaları korumaya almışlar ve arabadan çıkan eşyaları bir bir tutanağa geçirmişlerdi. Bizim akrabalar gidip eşyaları tutanakla alıp bana getirdiler, hayretim ve devlete olan sevgim ve hayranlığım birkaç kat arttı. Arabanın içerisine düşen tespihim ve çocukların tokası dahil 150 küsür eşya eksiksiz bize teslim edildi.
Düşünün hele siz bir kaza sonrası bir derenin içinde aracınızı bırakıp gidiyorsunuz ve devlet denen o beklenen, özlenen varlık sizin aracınızı emniyete alıyor, koruyor, eşyalarınızı bir bir tutanağa geçiriyor ve size teslime diyor.
Gerçek devleti görmüştüm.!
Gerçekten görmüştüm.
Bunlar sadece yazabildiklerim, Hastanede de devleti gördüm. Eşimin tedavisi için eve sağlık hizmeti getiren devleti evde de gördüm.
Devleti bize gösteren tüm kamu görevlilerine ve kazada bizi yalnız bırakmayan bütün büyüklerimize ve dostlarımıza bir kez daha teşekkür eder onların kazadan beladan uzak bir ömür geçirmelerini temenni ederim.
Son olarak dostum Kemalettin Yıldız’ın bir tespiti ile konuyu noktalayalım. Şöyle diyor üstat;“Bizim halk 3 şeye çok üzülür: birincisi zengin olursan üzülürler, ikincisi makam sahibi olursan üzülürler bir de ölürsen üzülürler”
Makamı da zenginliği de halkla paylaşmak gerekir halkı üzmemek için. Ölüme üzülmek ise gayet doğal bir refleks olsa gerek.
.jpg)
DEVLET İ GÖRDÜM !
