Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
22 Kasım 2006 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
AdamGibi
Bin yıldan fazla geçmişi olan öğretmenlik mesleğine yeni bir anlam kazandırmayı amaçlayan öğretmenler günü kutlamaları her yıl 24 Kasım gününde gerçekleştiriliyor. Öğretmenlerin bir ülkü etrafında toplanmalarını ve geleceğe el ele gönül birliği içinde yürümelerine ilke olarak imkan sağlayan bu anlamlı günle ilgili olarak çok şey söylense de temelde öğretmen merkezli bir değerlendirmenin her halükârda yapılması gerekiyor. Öğretmen cephesinden, öğrenci cephesinden, toplumun bireyleri cephesinden bakıldığında farklı değerlendirmeler olsa da eğitimin temel öğesinin öğretmen olduğu kesin. Öğrenci öğretmeni değerlendirirken: "Ben ağlarsam O'da ağlar./Hayatını bana adar./Öğretmenim öğretmenim." Diyor. Başöğretmen ATATÜRK'de "Toplumların en özverili ve saygın insanları Öğretmenlerdir" değerlendirmesinde bulunuyor. Halktan bir kişi olarak bende diyorum ki: "Öğrettiğin her harften sana köle olanlar çıktığı gibi gecelerini gündüze çevirmek için uğraş verdiğin yurt köşelerinde canından olan yine sensin. Sen çaresizliğe çare, gönül yarasına merhem olmak için düştüğün Anadolu yollarında bazan bir köprü bazan yolculara yoldaş oldun. Kurtuluş Savaşında, Cumhuriyetin anlatımında ve uygarlık yarışında başkaları da vardı ama en ön saflarda sen değil miydin ÖĞRETMENİM. C. A. KANSU'nun şiirindeki sözlerini bağırsam da duyamazsın artık öğretmenim. Ne demiştin?: "Dünyanın bütün çiçeklerini getirin./Öğrencilerimi getirin buraya./Bütün köy çocuklarını getirin buraya./Son ders vereceğim onlara./Son şarkımı söyleyeceğim./ Getirin getirin ve sonra öleceğim." Bir şey daha fısıldar gibisin öğretmenim: "Yarım kalmışsa eğer dersim, zil çaldığında olmazsam tahta başında, öldü sanmayın beni. (ya da emekli oldu diye görmezlikten gelmeyin) Biz artık toprağa düşmüş yediveren tohumuyuz. Öğrencilerimle açacağım ülkemin geleceğinde. Bu anlayış içerisinde öğretmenimize duyduğumuz sevgi ve saygıyı dile getirmek için bugünü fırsat bilmeli ve onların elleri öpülmelidir. Okul aile birlikleri, koruma dernekleri, sivil toplum örgütleri, okuyarak bir konuma gelen iş adamı, bürokrat, memur bu eylemin öncüleri olmalıdır. Unutmayalım eğitim sorunlarını aşan ülkeler kalkınmış olan ülkelerdir. Eğitim sorununu henüz aşamayan ülkeler ise tökezleyerek yoluna devam eden ülkeler ya da İMF'ye el açan ülke konumunda ki ülkelerdir. Öğretmenler gününün anlamı işte burada yatmakta halk olarak bizler de bu gerçeği görmek zorundayız. Bu yolda emek veren öğretmenlerimizi tebrik ediyor ve günlerini gönülden kutluyorum.