Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Ali Coşkun HİRİK->KALBİMİ KELKİT'E GÖMDÜM [ Arama ]

KALBİMİ KELKİT'E GÖMDÜM
Başlık KALBİMİ KELKİT'E GÖMDÜM
Açıklama -
Siteye Ekleyen AdamGibi
Gün geçmiyor ki Kelkit'te geçen yıllarımı derin bir ah'la anmayayım. Hani ne demiş  üstat Necip Fazıl:

         Tam otuz yıldır saatim işlemiş ben durmuşum;
        Gökyüzünden habersiz, uçurtma uçurmuşum...

                                                     NECİP FAZIL KISAKÜREK

         Ben uçurduğum uçurtmaların ipini çoktan bıraktım. Otuzlu yılların bedenimi ve ruhumu acıtan kıskacında ve belki zamanın hafızasında tutulmaya değer bir dörtlük olur düşüncesiyle kesinlikle şu dörtlüğümü yazmak istiyorum:

Belki bir gün filizlenir umuduyla, tıpkı bir tohum gibi

Kalbimi Kelkit'e gömdüm; filizlendi ama erken çürüdü

Bu kalp ki -siz bilmezsiniz- en büyük özlemlerin sahibi

Ve bu kalp ki en uzak  hayat yollarında yürüdü...

          Bezirganlar gençliğimi çaldı; niyetimi rüzgara saldım; Kalbimi Kelkit'e gömdüm; ne uzandım; ne kısaldım. 

         Kalbimi Kelkit'e gömdüm; sükut dehlizlerinden amansız bir yalnızlığa açılan kapıyı buldum. Her uyandığımda eskittim zamanı ve hüznü miras aldım göçmen kuşlardan. Her ne kadar savaşlardan kaçtım,kılıçlardan yoruldumsa da, kalbim beni düşmanlarıma karşı eğitti.

         Sonrasında ne mi oldu?

         Almadan vermenin anlamına sürüklendim "hiç" lik boyunca!  Sessiz türküler söyledim, kimseler bilmedi.

Aslında

hüzün

dövüşmesini pek bilmez beklemekle

Şahsi becerisinde ölçülür

herkesin kolay ve zor

Kelkit umut cumhuriyetini

kendi kozamda,

emekle,

Aragon'dan güç alıp

kurduğumu kimseler bilmiyor...

         Herkes bıraktı gitti; kimsesiz bir Kelkit kanattı gözlerimi.Gidenlerin ardından saldığım harfler bir araya geldi, okunaklı bir  hüzün manifestosu oldu zamana karşı. Gidenler gitti, sen sürekli kendini çoğaltan bir tekil özne olarak kaldın içimde ey Kelkit! Baldıran acısı tadında ben gidemedim işte! Gitmedimse de, asla soytarı hüzünler beslemedim yüreğimde. Ben seni soylu hüzünlerle sevdim . 

         Ya şu mısralar?

Âna özlem giydirdim,

gözlerim senin için kan dökende

Şaşırma ;

kimi zaman sevinçli bir türkü,

kimi zaman ağıttım

Itır çiçeğim olarak

duydum ki

suya muhtaçsın

Palandöken'de

Kelkit Çayı'nı dönderdim,

güçlendirdim ;

Erzurum'a akıttım...

 
         Kelkit Çayı neyle güçlendi sanıyorsunuz?

         Pek tabiki gözyaşıyla!
Oyu Puanı: 23 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 19 (0 Kayıtlı Üye 19 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.33328 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu