Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
1 Ağustos 2007 tarihli Kuşakkaya Gazetesindeki yazısı
Mail
-
Siteye Ekleyen
AdamGibi
Diğer canlılardan farklı olarak insan topluluklarını ayakta tutan birtakım vazgeçilmez kurallar mevcuttur. Bu kurallara uyum derecesi ve mükemmelliği, medenî olmanın en önemli göstergesidir.
İnsanlarda, yaratılış gereği sınırlandırılmamış, ucu açık bırakılmış çeşitli duygular mevcuttur. Sevmek, yermek, acımak, korkmak, hırs, kindarlık, zulmetmek, intikam almak vb... bu duyguların sınırı olmadığından her insanda farklı şekillerde uygulama derecesi bulmaktadır. Bu duygular kontrol altında tutulmazsa veya vasat noktada kullanılmazsa uygulama şiddet ve şekilleri bazen istenmeyen sonuçlara kadar gidebilmektedir. İşte tam bu noktada milletler, toplumsal düzenlerini sağlamak adına, kanunlar başta olmak üzere çeşitli kural ve yaptırımları devreye sokma gereği hissetmişlerdir.
İnsanların, sınırlandırılmamış duygularını hep iyi yönde kullanmalarını sağlamak ve olumsuz yönde kullanmalarını engellemek için yine doğuştan gelen ve daima adaleti, iyiliği ve güzelliği arzu eden vicdan ve hoşgörü gibi "denge duyguları" devreye girmektedir.
Değişik sosyal çevrelerde yetişip, değişik anlayış seviyelerinde bulunan, öğrenimleri, ekonomik seviyeleri farklı, değişik inançlarda, değişik siyasî ve sosyal görüş sahibi yüzlerce, binlerce ferdin bulunduğu bir toplumda asayişi temin etmenin en kısa yolu, denge unsuru duyguların meyveleri durumundaki ortak kültür değerlerini geliştirmektir. Bu değerlerden birisi de "hoşgörü kültürü"dür.
Toplumsal barışı sağlayan uzlaşı ve denge kültürünün en önemli öğesi hoşgörüdür.
Değişik anlayıştaki fertlerin bir arada bulunduğu toplumlarda insanlar arasındaki birlikteliği sağlayıcı en önemli duygu hoşgörüdür.
Hoşgörü sayesinde kırgınlıklar, düşmanlıklar ortadan kalkıp, huzur ve güvenin devamı sağlanır.
Hoşgörü; muhatabına toleranslı davranma tarzıdır.
Hoşgörü; meydana gelen bir kriz anını tolere boyutlu davranışlarla yumuşatma şeklidir.
Hoşgörü; bir kırgınlık ve incinme anında empati yaparak, hata boyutu içinde olan muhatabını bu hatadan kurtarma sanatıdır.