Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
17 Ekim 2007 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesinde yayınlanan yazısı
Siteye Ekleyen
AdamGibi
Daha önce görev yaptığım Gümüşhane'de halkın elle tutulur bir geçim kaynağının olmadığını görünce kuşburnu suyu ve marmelat üretim tesislerinin daha aktif hale gelmesini sağlamak, Rize ilimizin çayı nasıl meşhur ve halkının bir numaralı geçim kaynağı ise, Giresun, Ordu illerimizin fındığı nasıl meşhur ve bu yörelerin bir numaralı geçim kaynağı ise, Gümüşhane'de de kuşburnuyu meşhur ederek halkın bir numaralı gelir kaynağına dönüştürmek için, bir basın mensubu olarak, bu hususta azami gayret göstermeye çalıştım. Diğer basın mensubu arkadaşlarım da bu hususta bendenizi yalnız bırakmayarak her fırsatta kuşburnu ile ilgili haberler yayınlama nezaketini gösterince kuşburnu hak ettiği yere doğru emin adımlarla ilerlemeye başladı. Ancak, bu gayretler yeterli değildi. Festivaller düzenlenmeye ve kuşburnu yanında yöreye has pestilin de tanıtımı yapılmaya başlandı. Üstelik bu festivaller geleneksel hale getirildi.
Erzincan'ın tulum peyniri meşhurdur. Kalitesi ve damak tadına hitap eden lezzeti onu haklı olarak peynirler içerisinde baş köşeye oturtmuştur.
Yine Erzincan'ın Cimin üzümü meşhurdur. Sofralık üzümde dünyada bir numaradır denilse abartılmamış olacak lezzete sahiptir.
Cimin üzümü ve tulum peyniri için geleneksel olarak Erzincan'da da her yıl festivaller düzenlenmektedir.
Buraya kadar her şey güzel.
Festivallerin gayesi ürünü hakkıyla tanıtıp, satışını arttırmak, buna bağlı olarak üretimini arttırmak ve bu doğrultuda istihdam oluşturarak hem il ve hem de ülkemiz ekonomisine katkıda bulunmaktır.
Fakat bunca masraflarla düzenlenen bu festivallerde yapılan tanıtımlar yetersiz kalmaktadır.
Çünkü bu festivaller her yıl tekrarlanmasına rağmen, tanıtımı yapılan ürünlerin satışında önemli bir artış görülmemektedir. Görülüyor ki, bu tanıtımlar yetersiz kalmakta, festivaller hedefine ulaşamamakta ve bir eğlenceden öteye geçememektedir.
Festivallerin önemi inkar edilemez, ancak festivale işadamlarının davet edilmesi ve katılımının sağlanması için cazibe maksatlı çalışmalar yapılmalıdır.
Kısacası festival neticesinde ne kadar satış yapıldığı , ne kadar bağlantı yapıldığı ve bu bağlantıların sürekliliği hususunun iyi analiz edilip, bundan sonraki çalışmaları bu merkezde yoğunlaştırmalıdır.
Bu arada şu gerçeği hep göz önünde bulundurmayı hiç ihmal etmemelidir: Bir ürünü sattıran ambalajıdır. Sadece kalite yeterli olmuyor.
Bunun için gerekiyorsa üreticiye devlet desteği ilaç gibi gelecektir.
Bütün bunları üretim ve istihdamı arttırmak, yatan değil, çalışan bir toplum oluşturmak için düşünürsek, netice almak çok zor olmayacaktır.
FESTİVALLER NE İŞE YARAR
