Gümüşhane Üniversitesi ev sahipliğinde Edebiyat Fakültesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen “Zaferin Adı Türkiye” panelinde 15 Temmuz’un tarihi önemi, milli irade ve bağımsızlık mücadelesi akademik bir perspektifle ele alındı.
Gümüşhane Valisi Aydın Baruş, Rektör Prof. Dr. Oktay Yıldız, il protokolü, siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, akademik-idari personel ile öğrencilerin katıldığı panelin moderatörlüğünü Doç. Dr. Kadir Sancak üstlenirken Dr. Öğr. Üyesi Bülent Bal, Dr. Öğr. Üyesi Muhammet Cemal Şahinoğlu ve Arş. Gör. Mustafa Bal konuşmacı olarak yer aldı.
Panelde, 15 Temmuz 2016 gecesi yaşanan hain darbe girişimi tarihî, toplumsal ve siyasal boyutlarıyla ele alınarak katılımcılara kapsamlı bir değerlendirme sunuldu.
Panelde konuşan Vali Aydın Baruş, 15 Temmuz’un Türk milletinin tarihinde çok önemli bir dönüm noktası olduğunu belirterek, “9 yıl önce Türk milleti büyük bir ihanetin, büyük bir kalkışmanın saldırısıyla baş başa kaldı. 15 Temmuz akşamı çok sıcak bir gündü. Herkes cuma gününün huzuruyla evindeydi. Aniden televizyonlarda köprülerde tanklar göründü. Başta kimse anlayamadı. Daha sonra Cumhurbaşkanımızın açıklamasıyla ülkemizin işgal teşebbüsü altında kaldığını öğrendik. Minarelerden salalar okunmaya başlayınca milletimiz meydanlara akmaya başladı” dedi.
Vali Baruş, milletin o gece gösterdiği destansı direnişin Türkiye’yi parçalamak isteyenlere karşı verilmiş en büyük cevap olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: “Türk milleti zor durumda kaldığı zaman, kendi iradesine saldırı yapıldığı zaman canından kolayca geçebilen bir millet. O gece tankların önüne, bombaların altına kendini atan kahramanlar sayesinde demokrasimizi, birliğimizi, devletimizi ve özgürlüğümüzü kurtardık. Türkiye’nin böyle bir konuma gelmesini hazmedemeyen uluslararası çevreler, memleketimizin her tarafına hücreler bazında işlemiş bir örgütü kullanmak istediler. Ancak milletimizin direnişi destansı oldu.”
15 Temmuz’un yalnızca bir darbe girişimi olmadığını, aynı zamanda Türkiye’yi esarete mahkûm etme girişimi olduğunu belirten Vali Baruş, “Bu örgütü kullanmak istediler son bir defa. Çünkü artık bu son dokunuştu. Bunu başarabilselerdi, Türkiye hem bölünme açısından ciddi bir açmaz içerisinde olacaktı hem de bağımsızlığını kaybedip kukla bir idareye mahkûm olacaktı. Ancak milletimizin cesareti ve direnişiyle bu hain plan boşa çıkarıldı” diye konuştu.
Vali Baruş, konuşmasının sonunda şehitlerimizi rahmetle, gazilerimizi minnetle anarak, “Bu vesileyle bir kez daha şehitlerimizi rahmetle, minnetle anıyor, gazilerimize şükranlarımızı sunuyorum. Allah milletimizi bir daha böyle ihanet süreçleriyle karşı karşıya bırakmasın” dedi.
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Rektör Prof. Dr. Oktay Yıldız ise 15 Temmuz’un sadece bir gün değil, milletin yüzyıllardır süregelen bağımsızlık mücadelesinin sembolü olduğunu vurgulayarak, “Bedir’den Malazgirt’e, Otlukbeli’nden Sakarya’ya, 15 Temmuz’dan bugüne kadar Temmuz ayı, milletimizin kaderinin yeniden yazıldığı bir zaman dilimi olmuştur” ifadelerini kullandı.
Prof. Dr. Yıldız konuşmasının devamında şu noktalara değindi: “15 Temmuz 2016 gecesi, ülkemiz yalnızca bir darbe girişimiyle değil; aynı zamanda bir yıkım ideolojisiyle karşı karşıya kalmıştır. Tıpkı tarih boyunca ortaya çıkan “haşhaşî” benzeri örgütlenmeler gibi, aklı esir alan, itaat kültürünü mutlaklaştıran ve bireyin iradesini köleleştiren bir yapı, devletin kılcal damarlarına kadar sızarak milli güvenliğimizi tehdit etmiştir. Ancak bu millet, aklını ve kalbini teslim etmemiştir. Türk milletinin bin yıllık devlet geleneğinde, böyle yapılanmalarla mücadele sadece güvenlik tedbirleriyle değil; Anadolu irfanı dediğimiz değerler sistemiyle, ilimle, hikmetle ve birlik ruhuyla yürütülmüştür. Yunus’un diliyle merhameti, Mevlânâ’nın diliyle hoşgörüyü, Hacı Bektaş-ı Veli’nin diliyle adaleti esas alan bu irfan; 15 Temmuz gecesi sokaklarda, meydanlarda, dualarda ve direnişlerde vücut bulmuştur. Tarihsel olarak baktığımızda, Peygamber Efendimiz (s.a.v.) döneminde yaşanan Bedir Gazvesi, sadece bir savaş değil; hak ile batılın, adalet ile zulmün ilk büyük karşılaşmalarından biri olarak kabul edilir. İslâm tarihindeki bu kıyam, inanç, kararlılık ve hakka bağlılık temelinde şekillenmiştir. Asırlar sonra, bu topraklarda da milletimiz benzer bir kıyamı, benzer bir hak mücadelesini 15 Temmuz gecesi vermiştir.”
Uluslararası öğrencilerin panele katılımlarının kendisini memnun ettiğini dile getiren Yıldız, “Üniversitemizde 2000’e yakın yabancı uyruklu öğrencimiz mevcuttur. Türk devleti, kendi değerlerini başka ülkelere tanıtmak için hiçbir yapılanmaya ihtiyaç duymaz. Bu duruşun en büyük temsilcisi de sizlersiniz. Sizler kendi memleketlerinize gittiğinizde buradan bizden gördüklerinizi orada anlatacak en önemli elçilersiniz” dedi.
Rektör Yıldız, konuşmasının sonunda 15 Temmuz gecesi vatan uğruna canlarını feda eden şehitlerimize Allah’tan rahmet, gazilerimize ise şükran dileklerini ifade ederek, etkinliğe katılım gösteren tüm protokol üyelerine, akademisyenlere ve öğrencilere teşekkür ederek, bu tür bilinçlendirici programların üniversitemiz vizyonu doğrultusunda artarak devam edeceğini belirtti.
Panel, Vali Aydın Baruş ve Rektör Oktay Yıldız’ın panel moderatörü Doç. Dr. Kadir Sancak’a ve panelist akademisyenler Dr. Öğr. Üyesi Bülent Bal, Dr. Öğr. Üyesi Muhammet Cemal Şahinoğlu ile Arş. Gör. Mustafa Bal’a teşekkür belgelerini takdim etmeleriyle son buldu.
