Gümüşhane Ülkü Ocakları İl Başkanı Fatih Vakur Kara, Dağlık Karabağ’da yaşayan 2 bin 500 türkün katledildiği Hocalı katliamının yaşandığı kara günü dünya kamuoyundaki yanlış algıya rağmen unutmayacak ve unutturmayacaklarını söyledi.
Yaptığı açıklamada Hocalı’yı çaresizliğin adı olarak nitelendiren Kara, “Hani bazen konuşmak ister insan, kelimeleri boğazına düğümlenir. Yutkunmak ister, kuruyan ağzından yutkunacak tükürük kalmamıştır… Sesi tutulur, dudakları titrer, ağlamaklı olur ve yine konuşamaz insan… Beden dişiyle meramını anlatmaya çalışır, hıçkırmak ister, avazı çıktığı kadar… Ciğerleri parçalanıncaya kadar bağırmak ve meramını, yaşadığı haksızlığı, uğradığı katliamı duyurmak ister insanlığa, ama gücü yetmez…” dedi.
26 Şubat 1992 tarihinde Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Cumhuriyetinin Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşayan Azerbaycan Türkleri, şimdiki Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın başında bulunduğu 366. Motorize Piyade Alayı tarafından kendi yurtlarında bağımsız yaşamaktan başka hiçbir istekleri olmayan, savunmasız yaklaşık 2 bin 500 masum canın yaşadığı Hocalı’nın acımasızca yakılıp, yıkıldığını, dehşet verici olaylar yaşandığını kaydeden Kara, şunları söyledi: “Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Cumhuriyetinin Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşayan Azerbaycan Türkleri, şimdiki Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın başında bulunduğu 366. Motorize Piyade Alayı tarafından katledildi. Bu insanlık suçu, çok değil bundan 21 yıl önce yaşandı ve sözde demokrasi düşkünleri dünyanın gözleri önünde yaşanan bu vahşete kayıtsız kaldı. İnsanlıktan bir haber Ermeni ve Ruh askerleri çirkin yüzlerini Hocalıda bir kez daha göstermiştir.
Hocalı Ermenilerin uzun zamandır içlerinde biriktirdikleri hasetin, kinin ve intikam duygularının açığa vurulduğu belde ve insanlık dışı bir biçimde işlenmiş toplu bir katliamın gerçekleştiği yer olarak tarihin karanlık sayfalarına işlenmiştir. Daha önce Kars, Ağrı, Van ve Erzurum’da atalarının gerçekleştirmiş oldukları katliamlarda kalleşçe uyguladıkları işkence tekniklerini Ermeniler, Hocalı’da da tekerrür ettirdiler. 26 Şubat 1992’de Ermeniler, Azerbaycan Cumhuriyetinin resmi açıklamasına göre, 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 masum Türk’ü katlettiler.
Bu vahşeti yapanlar belli, göz yumanlar belli, kamera çekimleri, fotoğraflar ortada; buna rağmen dünya halen sessizlik içinde. Katliamın sorumluları üzerinden 21 yıl geçmesine rağmen yargı önüne çıkarılmadı. Katliamın siyasi sorumluları ise kendi vicdanları ile hesaplaşmak yerine Avrupa ve Amerika’da parlamentolarda Türklerin soykırım yaptığına yönelik kararlar çıkarmaya çalışıyor. Hocalıda katledilenlerin çığlıkları hala yankılanıyor ve kendine insanım diyenlerin vicdanları hala sızlıyor.”
Gümüşhane Ülkü Ocakları olarak Türk’ün yok edilmeye, soykırıma uğramaya ve sessiz kalmaya mahkum bir milletin adı olmadığını vurgulayan Kara, “Türk, insanlığın, ahlakın, faziletin ve doğruluğun bütünleştiği bir milletin adıdır. Türk Milleti tarihin hiçbir döneminde soykırım gibi insanlık suçu işlememiştir. Ancak; arkasını her döndüğünde emperyalist güçlerin güdümündeki soysuzların katliamına maruz kalmıştır. Hocalı’da bunun en acı örneğidir. Unutulmamalıdır ki, zulüm asla payidar kalmayacaktır. Bu kara günü dünya kamuoyundaki yanlış algıya rağmen unutmayacak ve unutturmayacağız. Kardeşlerimizin hunharca katlini bir ihanet olduğu düşüncesindeyiz. Azerbaycan ve Türkiye; teoride iki devlet, hakikatte ise bir tek millettir. Yüreğimizi her defasında daha şiddetli sızlatan bu kara günde, Ermeni ve Rus işbirlikçilerini nefretle kınıyor, aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyoruz. Ruhları Şad, Mekanları cennet olsun. Türk Dünyası’nın başı sağolsun.” diye konuştu.
Yaptığı açıklamada Hocalı’yı çaresizliğin adı olarak nitelendiren Kara, “Hani bazen konuşmak ister insan, kelimeleri boğazına düğümlenir. Yutkunmak ister, kuruyan ağzından yutkunacak tükürük kalmamıştır… Sesi tutulur, dudakları titrer, ağlamaklı olur ve yine konuşamaz insan… Beden dişiyle meramını anlatmaya çalışır, hıçkırmak ister, avazı çıktığı kadar… Ciğerleri parçalanıncaya kadar bağırmak ve meramını, yaşadığı haksızlığı, uğradığı katliamı duyurmak ister insanlığa, ama gücü yetmez…” dedi.
26 Şubat 1992 tarihinde Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Cumhuriyetinin Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşayan Azerbaycan Türkleri, şimdiki Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın başında bulunduğu 366. Motorize Piyade Alayı tarafından kendi yurtlarında bağımsız yaşamaktan başka hiçbir istekleri olmayan, savunmasız yaklaşık 2 bin 500 masum canın yaşadığı Hocalı’nın acımasızca yakılıp, yıkıldığını, dehşet verici olaylar yaşandığını kaydeden Kara, şunları söyledi: “Karabağ Savaşı sırasında Azerbaycan Cumhuriyetinin Dağlık Karabağ bölgesindeki Hocalı kasabasında yaşayan Azerbaycan Türkleri, şimdiki Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan’ın başında bulunduğu 366. Motorize Piyade Alayı tarafından katledildi. Bu insanlık suçu, çok değil bundan 21 yıl önce yaşandı ve sözde demokrasi düşkünleri dünyanın gözleri önünde yaşanan bu vahşete kayıtsız kaldı. İnsanlıktan bir haber Ermeni ve Ruh askerleri çirkin yüzlerini Hocalıda bir kez daha göstermiştir.
Hocalı Ermenilerin uzun zamandır içlerinde biriktirdikleri hasetin, kinin ve intikam duygularının açığa vurulduğu belde ve insanlık dışı bir biçimde işlenmiş toplu bir katliamın gerçekleştiği yer olarak tarihin karanlık sayfalarına işlenmiştir. Daha önce Kars, Ağrı, Van ve Erzurum’da atalarının gerçekleştirmiş oldukları katliamlarda kalleşçe uyguladıkları işkence tekniklerini Ermeniler, Hocalı’da da tekerrür ettirdiler. 26 Şubat 1992’de Ermeniler, Azerbaycan Cumhuriyetinin resmi açıklamasına göre, 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 masum Türk’ü katlettiler.
Bu vahşeti yapanlar belli, göz yumanlar belli, kamera çekimleri, fotoğraflar ortada; buna rağmen dünya halen sessizlik içinde. Katliamın sorumluları üzerinden 21 yıl geçmesine rağmen yargı önüne çıkarılmadı. Katliamın siyasi sorumluları ise kendi vicdanları ile hesaplaşmak yerine Avrupa ve Amerika’da parlamentolarda Türklerin soykırım yaptığına yönelik kararlar çıkarmaya çalışıyor. Hocalıda katledilenlerin çığlıkları hala yankılanıyor ve kendine insanım diyenlerin vicdanları hala sızlıyor.”
Gümüşhane Ülkü Ocakları olarak Türk’ün yok edilmeye, soykırıma uğramaya ve sessiz kalmaya mahkum bir milletin adı olmadığını vurgulayan Kara, “Türk, insanlığın, ahlakın, faziletin ve doğruluğun bütünleştiği bir milletin adıdır. Türk Milleti tarihin hiçbir döneminde soykırım gibi insanlık suçu işlememiştir. Ancak; arkasını her döndüğünde emperyalist güçlerin güdümündeki soysuzların katliamına maruz kalmıştır. Hocalı’da bunun en acı örneğidir. Unutulmamalıdır ki, zulüm asla payidar kalmayacaktır. Bu kara günü dünya kamuoyundaki yanlış algıya rağmen unutmayacak ve unutturmayacağız. Kardeşlerimizin hunharca katlini bir ihanet olduğu düşüncesindeyiz. Azerbaycan ve Türkiye; teoride iki devlet, hakikatte ise bir tek millettir. Yüreğimizi her defasında daha şiddetli sızlatan bu kara günde, Ermeni ve Rus işbirlikçilerini nefretle kınıyor, aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyoruz. Ruhları Şad, Mekanları cennet olsun. Türk Dünyası’nın başı sağolsun.” diye konuştu.
