Türk Eğitim-Sen Gümüşhane Şube Başkanı Mustafa Fevzi Akçay, ‘Bu Kadarına da Pes Doğrusu’ başlığı ile Milli Eğitim Müdürü Muhammet Şahinkaya ve son dönemde ki atamaları hedef alan çok sert bir basın açıklaması yaptı. Akçay, iddialarını notere de onaylattı.
Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirmelerine ilişkin yönetmelikle birlikte Gümüşhane’de acayip işler olduğunu, yönetmelik gereği yapılan atamaların facia niteliğinde olduğunu iddia, 33 okul müdürünün değerlendirme sürecinde başarısız sayılarak görevden alındığını ifade eden Akçay, yaşanan bu durumu son yıllarda eğitimde çıtasını yükselten Gümüşhane için facia olarak nitelendirdi.
Değerlendirmeye alınan müdürlerin yönettiği okulların öğrencilerinin son 6-7 yılda ülke genelinde yapılan merkezi sınavlarda dereceler elde ettiğini, okulların ülke genelinde dereceye girdiğini kaydeden Akçay, bu başarıdan dolayı Milletvekilleri, Valiler, Milli Eğitim Müdürleri, Müdür Yardımcıları ve Şube Müdürlerinin yerel gazetelerde sayfa sayfa açıklamalar yaptığını, öğrencilerle boy boy fotoğraflar çektirdiğini hatırlattı.
“GEREKÇESİZ GÖREVDEN ALMALAR FACİADIR”
Bu okul müdürlerinin değerlendirme yapılıncaya kadar başarılı, çalışkan, aktif olmasına karşın değerlendirme sürecinde ne olduğunu sorgulayan Akçay, “İldeki değerlendirme sonucunda 33 okul müdürü başarısız sayıldı. Daha kötüsü başarısız sayılan bu okul müdürlerinden birinin yönettiği okulun üniversiteye öğrenci yerleştirme bakımından ilin en başarılı okulu olduğu Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yerel basında duyuruldu. Ve yerel basında bu “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” sözüne konu oldu. Yıllarını bu ilin öğrencilerinin başarısına adamış, ilin başarısı için gecesine gündüzüne katmış onurlu, gururlu, başarılı okul müdürleri hiçbir gerekçe gösterilmeden puanlama bahanesiyle görevden alınmış; onurlarıyla, gururlarıyla oynanmış, yerlerine liyakat, başarı kriteri olmadan rastgele insanlar atanmıştır. Hiçbir gerekçe gösterilmeden yöneticilerin görevden alınması ve her türlü şaibeyi içinde barındıran bu atamaların yapılması facia değil de nedir?” dedi.
Milli Eğitim Müdürü Muhammet Şahinkaya’yı hedef alan Akçay, Şahinkaya’nın birilerinin güdümünde okul müdürlüğü dağıttığını öne sürerek, her hangi bir kritere bakılmadan bu koltuklara oturanların vicdanlarının rahat olup olmadığını sorguladı.
“DERSHANELERE ÖĞRENCİ GÖNDERMEYİN DEYİP KENDİ KIZINI DERSHANEYE GÖNDERİYOR”
Başarılı müdürlere düşük puan verip onları cebren makamlarından uzaklaştıranların, başarısız saydıkları bazı müdürleri yine çeşitli okullara hiçbir kritere bakmadan atayanların hatta daha büyük makamlara getirenlerin vicdanlarını da sorgulayan Akçay, “Milli Eğitim Müdürü, hak ve hukuk kavramlarını hiçe sayarak, adalete tecavüz ederek onlarca onurlu insanın onuruyla oynayıp öğrencilerin geleceğini düşünmeden, ne kadar başarılı olacaklarını bilmeden tecrübesiz kişileri tepeden inme yöntemlerle koltuklara oturturken, şucu bucu denilerek öğretmenlerin pansiyon nöbetlerini iptal ettirtirken, kurs açacağım diye hiç kimsenin fikrini almadan bu işin yükünü taşıyacak olan öğretmenleri hiç ciddiye almadan, kafasına göre resen görevlendirmeler yapıp öğretmenlerimizin moral motivasyonunu sıfıra indirip öğrencilerimizin geleceğiyle oynarken, dershanelere öğrenci göndermeyin kurslara öğrenci gönderin derken kendi kızını da dershaneye gönderirken, okul okul dolaşıp yardımcı kaynak tanıtımı yaparken şehrin önde gelenleri ile birlikte duruma mutlaka müdahale etmelidir. Ehil olması önemli değil, “Benim adamım olması, benim siyasi görüşüme hizmet etmesi önemli” mantığı ile Milli Eğitim Müdürü tarafından doldurulan koltuklar Milli Eğitim Müdürünün ve Milli Eğitim camiasının yüz karasıdır. Kul hakkını gözeten, dürüstlüğü düstur edinen, hakkaniyet için her şeyini feda eden, hiç kimsenin de hülle yoluyla yönetici olanları kabul edeceğini düşünmüyoruz. İşin komik tarafı üyeleri arasında ayrım yapılan bu süreçte zerre kadar ciddiye alınmayan, bürokratik vesayet altına alınan Sarı Sendika da sessizliğini korumakta, açıklama yapmamakta, yapılan rezalete kulak tıkamakta, göz yummakta, seyirci kalmaktadır.” dedi.
“ATAMALARI SINAVLA YAPTIK DEYİP ALAY EDECEKLER”
Facianın en büyüğünün önümüzdeki günlerde yaşanacağını iddia eden Akçay, görevlerinden alınan müdürlerin yerine yönetmelik gereği 20, 21, 22 Eylül 2014 tarihinde yapılacak sözlü sınava tabi tutulacak olmasına rağmen, atandıklarını öne sürerek, bu iddiasını notere onaylattı.
Akçay, bu sınavın usulen yapıldığını, Milli Eğitim Müdürü ve yöneticileri tarafından oluşturulan komisyonların daha önceden görevlendirilen isimleri başarılı sayacaklarını, kanunlarla, yönetmeliklerle, hukukla alay eden bu yöneticilerin sözlü sınavla müdür atadık diyerek vatandaşlarla da alay edeceklerini öne sürdü.
“ÖTEKİLEŞTİREN DEĞİL KUCAKLAYAN BİR MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ İSTİYORUZ”
Milli Eğitim Müdürlüğü gibi çok şerefli bir makamın siyasi hesaplara kurban edilmesinin, aynı siyasi paydalarda bulunan insanlara iltimas geçilmesi için kullanılmasının, şaibe ve yandaşlık kavramları ile birlikte anılmasının eğitimciler ve onurlu tüm insanların yüreğini kanattığını ifade eden Akçay, “Milli Eğitim camiasını yönetme becerisi sergileyemeyen Milli Eğitim Müdürü ya herkesin müdürü olarak çalışacak ya da bu şehirde bulunduğu sürece hiç kimseden saygı görmeyecek ve o kotlukta rahat oturamayacaktır. Bizler ötekileştiren değil kucaklayan bir Milli Eğitim Müdürü istiyoruz. Artık bir yol ayırımındayız. Ya çocuklarımızın geleceğiyle oynayan bu Milli Eğitim Müdürünü ve onun şube müdürlerini o makamda tutacağız ya da onurlu duruşu sergilemedikleri için ilimizden ayrılmaları için mücadele edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirmelerine ilişkin yönetmelikle birlikte Gümüşhane’de acayip işler olduğunu, yönetmelik gereği yapılan atamaların facia niteliğinde olduğunu iddia, 33 okul müdürünün değerlendirme sürecinde başarısız sayılarak görevden alındığını ifade eden Akçay, yaşanan bu durumu son yıllarda eğitimde çıtasını yükselten Gümüşhane için facia olarak nitelendirdi.
Değerlendirmeye alınan müdürlerin yönettiği okulların öğrencilerinin son 6-7 yılda ülke genelinde yapılan merkezi sınavlarda dereceler elde ettiğini, okulların ülke genelinde dereceye girdiğini kaydeden Akçay, bu başarıdan dolayı Milletvekilleri, Valiler, Milli Eğitim Müdürleri, Müdür Yardımcıları ve Şube Müdürlerinin yerel gazetelerde sayfa sayfa açıklamalar yaptığını, öğrencilerle boy boy fotoğraflar çektirdiğini hatırlattı.
“GEREKÇESİZ GÖREVDEN ALMALAR FACİADIR”
Bu okul müdürlerinin değerlendirme yapılıncaya kadar başarılı, çalışkan, aktif olmasına karşın değerlendirme sürecinde ne olduğunu sorgulayan Akçay, “İldeki değerlendirme sonucunda 33 okul müdürü başarısız sayıldı. Daha kötüsü başarısız sayılan bu okul müdürlerinden birinin yönettiği okulun üniversiteye öğrenci yerleştirme bakımından ilin en başarılı okulu olduğu Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yerel basında duyuruldu. Ve yerel basında bu “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” sözüne konu oldu. Yıllarını bu ilin öğrencilerinin başarısına adamış, ilin başarısı için gecesine gündüzüne katmış onurlu, gururlu, başarılı okul müdürleri hiçbir gerekçe gösterilmeden puanlama bahanesiyle görevden alınmış; onurlarıyla, gururlarıyla oynanmış, yerlerine liyakat, başarı kriteri olmadan rastgele insanlar atanmıştır. Hiçbir gerekçe gösterilmeden yöneticilerin görevden alınması ve her türlü şaibeyi içinde barındıran bu atamaların yapılması facia değil de nedir?” dedi.
Milli Eğitim Müdürü Muhammet Şahinkaya’yı hedef alan Akçay, Şahinkaya’nın birilerinin güdümünde okul müdürlüğü dağıttığını öne sürerek, her hangi bir kritere bakılmadan bu koltuklara oturanların vicdanlarının rahat olup olmadığını sorguladı.
“DERSHANELERE ÖĞRENCİ GÖNDERMEYİN DEYİP KENDİ KIZINI DERSHANEYE GÖNDERİYOR”
Başarılı müdürlere düşük puan verip onları cebren makamlarından uzaklaştıranların, başarısız saydıkları bazı müdürleri yine çeşitli okullara hiçbir kritere bakmadan atayanların hatta daha büyük makamlara getirenlerin vicdanlarını da sorgulayan Akçay, “Milli Eğitim Müdürü, hak ve hukuk kavramlarını hiçe sayarak, adalete tecavüz ederek onlarca onurlu insanın onuruyla oynayıp öğrencilerin geleceğini düşünmeden, ne kadar başarılı olacaklarını bilmeden tecrübesiz kişileri tepeden inme yöntemlerle koltuklara oturturken, şucu bucu denilerek öğretmenlerin pansiyon nöbetlerini iptal ettirtirken, kurs açacağım diye hiç kimsenin fikrini almadan bu işin yükünü taşıyacak olan öğretmenleri hiç ciddiye almadan, kafasına göre resen görevlendirmeler yapıp öğretmenlerimizin moral motivasyonunu sıfıra indirip öğrencilerimizin geleceğiyle oynarken, dershanelere öğrenci göndermeyin kurslara öğrenci gönderin derken kendi kızını da dershaneye gönderirken, okul okul dolaşıp yardımcı kaynak tanıtımı yaparken şehrin önde gelenleri ile birlikte duruma mutlaka müdahale etmelidir. Ehil olması önemli değil, “Benim adamım olması, benim siyasi görüşüme hizmet etmesi önemli” mantığı ile Milli Eğitim Müdürü tarafından doldurulan koltuklar Milli Eğitim Müdürünün ve Milli Eğitim camiasının yüz karasıdır. Kul hakkını gözeten, dürüstlüğü düstur edinen, hakkaniyet için her şeyini feda eden, hiç kimsenin de hülle yoluyla yönetici olanları kabul edeceğini düşünmüyoruz. İşin komik tarafı üyeleri arasında ayrım yapılan bu süreçte zerre kadar ciddiye alınmayan, bürokratik vesayet altına alınan Sarı Sendika da sessizliğini korumakta, açıklama yapmamakta, yapılan rezalete kulak tıkamakta, göz yummakta, seyirci kalmaktadır.” dedi.
“ATAMALARI SINAVLA YAPTIK DEYİP ALAY EDECEKLER”
Facianın en büyüğünün önümüzdeki günlerde yaşanacağını iddia eden Akçay, görevlerinden alınan müdürlerin yerine yönetmelik gereği 20, 21, 22 Eylül 2014 tarihinde yapılacak sözlü sınava tabi tutulacak olmasına rağmen, atandıklarını öne sürerek, bu iddiasını notere onaylattı.
Akçay, bu sınavın usulen yapıldığını, Milli Eğitim Müdürü ve yöneticileri tarafından oluşturulan komisyonların daha önceden görevlendirilen isimleri başarılı sayacaklarını, kanunlarla, yönetmeliklerle, hukukla alay eden bu yöneticilerin sözlü sınavla müdür atadık diyerek vatandaşlarla da alay edeceklerini öne sürdü.
“ÖTEKİLEŞTİREN DEĞİL KUCAKLAYAN BİR MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRÜ İSTİYORUZ”
Milli Eğitim Müdürlüğü gibi çok şerefli bir makamın siyasi hesaplara kurban edilmesinin, aynı siyasi paydalarda bulunan insanlara iltimas geçilmesi için kullanılmasının, şaibe ve yandaşlık kavramları ile birlikte anılmasının eğitimciler ve onurlu tüm insanların yüreğini kanattığını ifade eden Akçay, “Milli Eğitim camiasını yönetme becerisi sergileyemeyen Milli Eğitim Müdürü ya herkesin müdürü olarak çalışacak ya da bu şehirde bulunduğu sürece hiç kimseden saygı görmeyecek ve o kotlukta rahat oturamayacaktır. Bizler ötekileştiren değil kucaklayan bir Milli Eğitim Müdürü istiyoruz. Artık bir yol ayırımındayız. Ya çocuklarımızın geleceğiyle oynayan bu Milli Eğitim Müdürünü ve onun şube müdürlerini o makamda tutacağız ya da onurlu duruşu sergilemedikleri için ilimizden ayrılmaları için mücadele edeceğiz.” ifadelerini kullandı.
