Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Haberler

Haberler->Gümüşhane->SALDIRANLAR PKK'LI MI? TİKKO'LU MU?   

SALDIRANLAR PKK'LI MI? TİKKO'LU MU?


        MİLLİ İstihbarat Teşkilatı Eski Başkanı Prof. Dr. Mahir Kaynak, gazetemizin köşe yazarlarından Trabzon Kanal Mavi TV Genel Yönetmeni Ulaş Özdemir'e Gümüşhane'de yaşanan ve bir askerin şehit edildiği bir askerin de yaralandığı terörist saldırıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

        Prof. Dr. Kaynak, bu tür terörist faaliyetlerin Gümüşhane'de son bir kaç yıldır yürütüldüğünü, geçtiğimiz yıl da Trabzon'da bir eylem hazırlığı yapılırken güvenlik güçleri tarafından son anda engellendiğini hatırlatarak önemli ayrıntılara dikkat çekti. "Bir terör örgütü var, Kandil Dağı'nda oturuyor ve kendisine tamamen yabancı, kitlesel desteği olmayan bölgelerde eylem yapıyor" diyen Kaynak, "Terör suda yaşayan balık gibidir, su olmadığı zaman yaşayamaz. Yani o bölgede kendisini destekleyecek bir çevresinin olması lazım. Gümüşhane, Erzincan, gibi hatta Tunceli gibi bir takım bölgelerde eylem yapıyor. Kandil Dağı'ndan terörist kalkıp binlerce kilometreyi aşarak eylem mi yapıyor sorusunu yöneltmek lazım. Aslında karşılaştığımız terör eylemleri tek bir kaynaktan çıkmıyor. Yani sadece biz diyoruz ki; "PKK yaptı." Bu bir takım şeyleri örtüyor. Burada, "PKK yapmıyor" diyerek, bu terör örgütünü savunmuyorum, yanlış anlaşılmasın. Ama her terör eyleminin arkasına PKK yaftasını yapıştırırsanız, bu maskenin altına giren bir sürü insanı gözden kaçırırsınız. Bir sürü aktörü göremezsiniz. Bu bölgede faaliyet gösteren terör örgütleri farklı bir eserin odağı olabilir ve farklı bir yerden kaynaklanabilir" ifadelerini kullandı.

        Terör olaylarının gizli istihbarat servislerinin birer uzantısı olduğunu vurgulayan Kaynak, "Bakınız, Gümüşhane'de bildiğimiz PKK hareketini besleyebilecek bir ortam yok. Yani PKK eylemlerine müsait değil. Bu ortam farklı bir ortam. Bu ortama uygun olarak farklı bir takım örgütler var. Eylemleri yapan bu örgütlerdir.  O bakımdan bunların devlet tarafından iyice teşhis edilmesi ve mutlaka kaynaklarının bilinmesi ve kamuoyuna açıklanması gerekir" dedi.

        Özdemir'in, "Peki neden o zaman Gümüşhane, Giresun ve Trabzon'u seçiyor bu örgütler?" şeklindeki sorusuna Kaynak şu yanıtı verdi: Bura
da milliyetçiliği hassas olduğunu biliyorlar ve bir takım istihbarat örgütleri milliyetçiliği yükseltmek için, milliyetçi tepkileri artırmak için Gümüşhane'de Trabzon'da eylem yapıyorlar. Yapmak istedikleri şu; Türkiye biran önce Kuzey Irak'a girsin, hesapsız girsin ve oradaki Kürtler'le çatışmaya girsin. Amaçları bir Türk-Kürt çatışmasını ortaya çıkartmak. Şunu söylüyorum; siz Kürt'e değil, sözde onların temsilcisi olduğunu iddia eden bir örgüte karşısınız. Onun için eninde sonunda Türkiye Kuzey Irak'a mutlaka girecektir ama girdiğimiz zaman halkla çatışmamalıyız. Halka karşı hani, müsamahakar, dost, kardeş olarak bakalım ama oradaki örgütlere ve yönetime karşı savaşabiliriz, mücadele edebiliriz. Ama kesinlikle bir halk çatışmasını yaratacak ortamı oluşturmamalıyız."

        PKK'nın Kandil'deki kadrosunu İran ve Suriye sınırına doğru kaydırdığına dair Doğan Haber Ajansı'nın yayınladığı görüntülere de değinen Kaynak, sözlerini şöyle sürdürdü: İşte bakın bu yüzden şu anda biz Kuzey Irak'a girmemeliyiz. Çünkü PKK şimdi İran ile çatışıyor. Haliyle bizim oradaki Kürtler'le yerleşik halkla çatıştıracak bir senaryo hazırlarlarsa ciddi ölçüde yanlış hareket etmiş oluruz. Çünkü bizim bölgedeki halklarla hiçbir sorunumuz yok. Nedeni de biz bu halklarla geçmişte aynı toprakları paylaştık, onlar bizim kardeşlerimizdir. Genelkurmay Başkanlığı da operasyonu Kuzey Irak'ta var olmak için istiyor. Şu anda Irak parçalanıyor ve bölünüyor. Peki burada bizim dışımızda herkes söz sahibi olacak, Türkiye sadece seyirci mi kalacak? Kuzey Irak'a girelim ama hiçbir şekilde oradaki halkla çatışacak bir ortam yaratmayalım, PKK ile mücadele edelim. Siz Barzani için, 'Kuzey Irak'a hakim ve egemen' diyorsunuz. O'na karşı olan hiç kimse yok mu Kuzey Irak'ta? Herkes Barzani'nin egemenliği ve sultası altında yaşamayı kabul etmiş midir? Orada size karşı ittifak yapacak hoşgörüyle bakacak sizi dostça karşılayacak bir kimse yok mu? Bunlarla askeri harekattan önce ilişkilerin kurulması gerekir."

        Hükümetin Kuzey Irak'a operasyon kararı almamakla bu senaryoların önüne mi geçiyor sorusunu Kaynak, "Birileri bizi Kuzey Irak'ta Türk-Kürt çatışmasına çekmek ve bunu yaratmak için tahrik ediyor. İçerde de büyük bir düşmanlık yaratıyorlar. Bakınız, Gümüşhane'ye kadar gelen PKK'dan bahsediliyor. Bunlar buraya gelemez. Ama Gümüşhane'ye kadar gelerek hepimizi hepinizi tahrik ediyorlar. Haliyle de diyoruz ki; 'Hemen Kuzey Irak'a girelim.' Ben de diyorum ki; nasıl olsa gireceksiniz, bugün değilse yarın. Ama burada bir Türk-Kürt çatışmasını, kardeş kavgasına yol açmayın. İktidar bu iki şeyden korkuyor. Birincisi, 'Bizi bir kardeş kavgasının içine mi sürükleyecekler?", ikincisi de, 'Acaba buradaki bir operasyon benim seçimdeki performansıma zarar verir mi?' Bu iki endişe üst üste biniyor. Terörün artmasıyla birlikte hükümet üzerinden senaryo da oynanıyor. Terör üzerinden hükümeti sıkıntıya sokmaya çalışıyorlar. Çünkü Türkiye'de bir çok taraf çatışıyor. Buradan doğru bir analiz yapmamız gerekiyor. Türkiye'deki hiçbir parti bizim hasmımız değildir. Biz hiçbir partiyi düşman ya da karşıt olarak görmeyiz; rakiptir bizim için. Bizim asıl mücadele edeceğimiz dışarıdaki şer odaklarıdır. Onların zafer kazanmasına izin veremeyiz. Siyasi kazancımız bile olsa buna izin veremeyiz. Türkiye kötüye gitmiyor. Türkiye dünyadaki çatışmanın odağında, orta noktasında. Böyle orta noktada olunca ciddi hasarlar görmek mümkündür. Ama şimdiye kadar böyle bir ciddi hasara uğramadık. Ama mutlaka dikkatli olmamız gerekir. Çünkü Türkiye üzerinde büyük bir savaş cereyan ediyor. Türkiye'nin alacağı şekil dünyanın kaderini etkileyecektir. Belirleyecek demiyorum ama etkileyecektir" sözleriyle yanıtladı. « Gümüşkoza Gazetesi »



TÜRKİYE'NİN EN BÜYÜK DİL OKULU GÜMÜŞHANE'DE


| More

 Gönderen AdamGibi, Cuma, 22 Haziran 2007 10:09, Yorumlar(0)
Yorumlar


MKPNews ©2004-2006 mkportal.it
 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 0.91165 saniyede 9 sorguyla oluşturuldu