Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
22 Haziran 2009 tarihli Kuşakkaya Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
Recep Ergin
Kenya'nın kurucu devlet başkanı Kenyatta'nın o ünlü sözlerini bilirsiniz işte...
‘‘Beyazlar geldiğinde bizim geniş, bereketli topraklarımız vardı... Elimize İncil'i tutuşturup gözlerimizi kapatarak dua etmemizi öğrettiler... Gözlerimizi açtığımızda bir de baktık ki İncil bizim olmuş, bizim topraklarımız ise onların...''
Bu yöntem hiçbir zaman değişmez...
Ekonomik anlamda güçlü olanlar, mutlaka ama mutlaka insanların gözlerini kapatacak bir şeyler bulurlar...
Ve gözlerinizi açtığınızda bir de bakarsınız ki; elde avuçta ne varsa hepsi uçup gitmiş...
***
Ülkelerin ve insanların zayıf anlarını kollamada üzerlerine yoktur...
Zamana göre geliştirdikleri yöntemlerini önce kendileri uygulamaya koyulurlar...
İşler rayında giderse ne iyi, ne ala...
Yok eğer gitmezse o zaman farklı yollar bulurlar.
En yakınım dedikleriniz bile, onların ateşli birer savunucusu haline gelebilirler...
Uluslararası büyük sermaye dünyanın dört bir yanında ne bulursa silip süpürüyor...
Bir zamanlar Türkiye'de karma ekonomi bunun önünde engeldi...
Zaman içinde gerçekleştirilen yasal düzenlemelerle işlerin rengi bir anda değişti.
Son çıkarılan yasalarla bütün bunlar perçinlenince...
Anlayacağınız; Vatan yağma hasanın böreği..
Bugün Türkiye'de el ele veren yerli-yabancı sermaye çok kazanmak uğruna her şeyi kırıp döküyor...
Ne sular altında kalan tarihi kalıntılar, ne altının siyanürü ile ölecek doğa umurlarında...
Bakın burnumuzun dibinde meydana gelen doğa tahribatlarının adını anan dahi yok...
Maden şirketleri, taş ocakları, yol yapımları...
Şimdi de aralıklarla nükleer enerjiden söz ediliyor...
Avrupa'da ‘nükleer enerji' diye söze başlasanız, sizi doğduğunuza pişman ederler...
İşte Almanya örneği.
Adamlar bir bardak suda fırtına koparabiliyorlar...
Türkiye'de ise nükleer enerjiye karşı çıkanları neredeyse ‘vatan haini' ilan ediyorlar.
Aslında bunu ifade edenlerin önce Avrupa ülkelerinde enerji konusunda olan bitenlere bakmaları gerek!
Türkiye'de azıcık sıkışınca ‘Karanlıkta kaldık...' yaygaralarının hemen peşinden kamuoyunun önüne getirilennükleer santral ihaleleri, inanılmaz bir yağmanın sadece görünen bir ucu...
Kendileri yapamayınca maşa kullanıyorlar...
Değişmez bir yazgıdır bu, Dünya'nın bütün her yerinde.
Ve şimdi Türkiye'nin altını-üstünü paylaşmaya karar verdiler, paylaşıyorlar...
Gümüşhane'deki maden rezervleri küçük bir örnek sadece...
Afrikalı ünlü lider Kenyatta'nın bahsettiği gibi İncil değil belki ama, yaşanan onca şey karşısında tepkisiz ve duyarsız bir topluma dönüşerek ‘‘Büyüyen Türkiye... Bölgesinde güçlü ülke... Avrupa Birliği...'' gibi birilerinin dudaklarından dökülen incileri gözlerinizi kapatarak dinleyebilirsiniz...
Birazcık zaman geçirip, gözlerinizi açtığınızda topraklarınız ve haliyle zenginliklerinizle kimlerin zengin olduğunu mutlaka fark edeceksiniz!