Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Ekrem YILDIZ->VUSLATIN BİRİNCİ YILINDA MUHSİN YAZICIOĞLU [ Arama ]

VUSLATIN BİRİNCİ YILINDA MUHSİN YAZICIOĞLU
Başlık VUSLATIN BİRİNCİ YILINDA MUHSİN YAZICIOĞLU
Açıklama 24 Mart 2010 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen Recep Ergin
     Anadolu insanı O'na Muhsin Bey derdi…    

     O, bütün iyi insanların  “dik duran, doğru söyleyen, düz yürüyen diye söz ettiği,” adam gibi adam olarak imrendiği istikamet sahibi bir dava adamıydı.

     Tanıyanlar bilir ve Şahadet ederler ki,

     O,secde-i rahmanda iki büklüm kul, ayağının değdiği her yerde içimizden biri olarak olabildiğince mütevaziydi fakat söz konusu vatan, millet, din, adalet, hürriyet olunca vakar ve asaletinde yakışır bir duruşa sahip aslan yürekli bir kahramandı.

     O,bütün hayatını inandığı değerler uğruna adadı… Hiç bir zaman yorgunluk, bitkinlik, umutsuzluk içine düşmedi.

     O  dünyanın en güzel gülen insanlarından biriydi… Yüzüne bakınca insan huzur bulurdu.

     O'nun bir hayali vardı:

    Önce insan diyebilen bir felsefe ile bu cennet vatan toprağında başı açığı, başı kapalısı, Alevi'si, Sünni'si, Kürt'ü, Türkmen'i, Laz'ı, Çerkez'i, Boşnak', Arap'ı, hep birlikte, hep beraber ay yıldızlı bayrağın altında doğduğu yerde doysun, başı dik karnı tok olsun… Bu ülkenin bütün çocukları bireysel özgürlüklerin önünün açık olduğu, güvenli, özgür ve refahın içinde tam bağımsız güçlü bir Türkiye'de yaşasın. AB kapılarında sürünmek veya global emperyalist projelerin figüranı olmak yerine Adriyatik'ten Çin Seddi'ne kaynaşmış ve birleşmiş Büyük Bir Türk-İslam Dünyası olsun…

     O, davasının peşinde gecesini gündüzüne katarak koşarken, bu hayalini gerçekleştirmesi uğruna mücadele verirken 25 Mart 2009' da çıktığı yolculuktan geri dönemedi… Kader O'nu beş yol arkadaşı ile birlikte çok sevdiği Sonsuzluğun Sahibi'ne ulaştırdı…

    O canından aziz bildiği Büyük Türk Milletinin vicdanında bu gün yetmiş milyonun gözü önünde şüphe ile duran şahadet dosyasını, kırk yıllık misyonunu aziz milletine emanet ederek ulaşmak istediğine ulaştı…

   O bu gün yaşıyor olsaydı, bu açık dosyanın kapanmasını, şüphelerin ortadan kaldırılmasını ve herkesin üzerine düşen vazifeyi yapmasını isterdi.

    O, kendi ve beraberindeki beş canın hukukları üzerinden milletin geleceğinin aydınlanmasına ve sistemin çarpıklarının giderilmesini isterdi.

     O,Keş dağlarında kar altında kalmayıp, İsmail'in kanıyla çalı dibine düşen devlet itibarının da kurtarılmasını isterdi.

     Derdi vatanı, milleti, devleti olan bu dertli insanın vefat meselesini aydınlatmak da bu gün ki devlet adamlarının derdi olmalıdır. Bu dertli adamın derdiyle dertlenemeseler de bari meselesiyle dertlenseler…
 
     'Bir Muhsin Ölür, Bin Muhsin doğar' sözüyle nice Muhsinler peşinden seni anarak, anlayarak, bilerek yetiştirilir. Analar-babalar nesilden nesile seni anlatır bir tarih boyunca…

      Adriyatik'ten Çin Seddi'ne senin adına dikilmiş fidanlıklarla yeşillenir.

      Senin adının verildiği okullarda erdemli öğrenciler göz doldurur.

      Senin adının verildiği caddelerde, sokaklarda insanlar gürültü yapmaktan hayâ ederler.

      Senin adının verildiği parklarda, bahçelerde insanlar birbirine tebessüm ederler.

      Senin adının verildiği köprülerde insanlar emin olurlar, rahat ve huzur içerisinde geçerler.

      Senin adının verildiği hafta selamet haftası olur.
 
     Bu haseple 25-31 Mart Muhsin YAZICIOĞLU Haftası Olarak ilan edilmiştir. Bu ilana icaben bu hafta içerisinde doğan erkek çocuklarımıza 'Muhsin Yazıcıoğlu' ismi verilebilir.(Beşiktaş, Obama isimleri veriliyorsa…)

     Gümüşhane Kent Ormanı adı Muhsin YAZICIOĞLU Kent Ormanı adını alabilir.

     Gümüşhane Belediyesi ve Valiliği bu konuda bir çalışma yaparak çeşitli park, cadde'ye herkesin üzerinde ittifak edeceği, kimsenin olmasından da gocunmayacağına inanılan bu isim verilebilinir. Herkes de bilir ki Sayın YAZICIOĞLU'nun şahsi kimliği siyasi kimliğinin çok çok önünde gelir.

    Memleketi Sivas olduğu için sadece Sivas'ta değil ülkenin dört bir yanında bu isim yaşatılmalıdır. Yarın öbür gün Türkmenistan'da, Azerbaycan'da bir yere bu isim verilmiş olsa bu yakın coğrafya içerisinde hicap duymaz mıyız?

     Bu gün ki Türkiye'de yaşanan olayları görünce Muhsin YAZICIOĞLU'nun eksikliği daha net anlaşılıyor.

     O'ndan başka bir alternatif yoktu ve belki onun içindir ki bu gün aramızda yok…

     Muhsin YAZICIOĞLU'nu ve arkadaşlarını bir kez daha rahmetle anıyoruz. Mekânlarınız Cennet olsun Güzel insanlar…

     Saygılarımla.
Oyu Puanı: 6 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 12 (0 Kayıtlı Üye 12 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.31602 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu