Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Mevlüt ERGİN->ETKİLİ DERS ÇALIŞMA VE BAŞARI [ Arama ]

ETKİLİ DERS ÇALIŞMA VE BAŞARI
Başlık ETKİLİ DERS ÇALIŞMA VE BAŞARI
Açıklama 4 Kasım 2010 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
email -
Siteye Ekleyen Recep Ergin
               Anne, baba ve öğretmenlerin çocuklardan genel beklentisi, "derslerine çok çalışıp, başarılı olmaları" yönündedir. Beklenti böyle olunca da başarısızlığın nedeni, "yeterince çalışmamak" olarak görülmekte ve çocuktan sürekli daha çok çalışması istenmektedir. Oysa gerekli olan "Bilinçsizce çalışmak" değil, verimli ve etkili çalışmaktır.

               Gerçektende ‘verimli ders çalışma ve başarı’ birbirini tamamlayan iki önemli olgudur. Önemli olan ne kadar ders çalıştığınız değil ne kadar verimli ders çalıştığınızdır. Bu açıdan bakıldığında saatlerce kitapların başında oturan ve çok çalıştığını söyleyen bir kişinin her zaman verimli ders çalışmış olmayacağı söylenebilir. Dolayısıyla, ders çalışma süresinin uzunluğu değil, çalışma sonucunda elde edilen başarı önemlidir.

                 Peki, nedir etkili ders çalışmak?‘Etkili çalışmak’ belirlenmiş  amaçlar ve saptanmış öncelikler doğrultusunda zamanı programlı olarak kullanmaktır. ‘Etkili çalışma’ programı içinde dinlenmeye, eğlenmeye, aileye, sevdiklerine zaman ayırmaya ve hobilere daima yer vardır.Başarılı olabilmek için mutlaka amacın açık ve net bir biçimde tanımlanmış olması, kişinin buna inanması ve bu amaca yönelik yıllık, aylık ve haftalık programların düzenlenmesi gerekir. Unutmamak gerekir ki, başarılı insan belirlediği amaçlarına belli bir zaman dilimi içinde ulaşmış olan insandır.

                  Sirklerde çıkan yangınlarda en çok filler yanarmış. Neden mi? Çünkü onlar küçük bir fil yavrusuyken ağır bir zincirle küçük bir kazığa bağlı olarak eğitilirlermiş. Küçük fil yavruları ne zaman bir adım öteye gitmek isteseler, kazığa bağlı kalın ve ağır zincirler daha uzağa gitmelerine engel olurmuş. Zamanla fil yavruları büyüyüp devasa fil olduklarında ise, onları tutan tek şey ince bir zincirle bağlandıkları küçük kazıklarmış. Ancak doğada hortumlarıyla tonlarca ağırlığı kaldıran bu koca filler sirklerde canları pahasına olduğu halde o küçük kazığa bağlı ince zincirleri koparmayı bile düşünmezlermiş. Çünkü onlar küçük bir fil yavrusuyken bunu denemişler ve başaramamışlardır. Artık koca bir fil olmalarına rağmen onları durduran tek şey ise başaramayacaklarına dair sahip oldukları inançlarıdır.

                  Öğrencinin yaptığı çalışmaya kendini vermesi, her şeyden önce, o işin üstesinden geleceği konusunda kendisine güvenmesini gerektirir. Yetersizlik duyguları içindeki bir öğrencinin, başarı sağlamak için, dikkatli bir çalışma ortamı içinde bulunması güçtür. Bu yönüyle, verimli çalışmada öğrencinin kendine güvenmesinin önemi hiçbir koşulda yadsınamaz. Güven eksikliği olan bir öğrencinin yapacağı işte kendine güven duymasının en iyi yolu, o işi başaracağına kendini inandırmasıdır. Örneğin, aynı konuda daha önce sağladığı bir başarısını düşünmesi, yapacağı çalışmayla elde edilecek sonucu bir an düşlemesi yararlı olabilir.  

                   Etkili ders çalışmanın olmazsa olmazlarının başında da ‘günlük ders tekrarları’ gelir. Çünkü başarılı bütün öğrencilerin ortak olarak yaptıkları en önemli çalışma günlük tekrarlardır. Tekrarlar, öğrenilen bilginin pekiştirilmesini ve kalıcı hafızaya atılmasını sağlar. Tekrar edilmeyen bilgi, su üstüne yazı yazmak gibidir. Ayrıca, bir bilgiyi ilişkilendirme yapmadan papağan gibi tekrar etmek de etkisiz bir öğrenmedir. Özellikle yeni öğrenilen bir bilgi aynı gün içerisinde tekrar edilmezse  %50"si unutulur. Bir hafta içerisinde tekrar edilmezse  % 70"i unutulur. Geriye de çok az bilgi kalır ki onunla da hiçbir başarı elde edilmez.   

                     Peki, etkili ve verimli ders çalışma ortamı nasıl olmalıdır? Masası, sandalyesi, ışığı, sıcaklığı ile ideal bir ortam, motivasyonu, dikkati arttırmada ve başarı kazanmada önemli bir rol oynar. Yatarak, uzanarak, kaykılarak ders çalışmak dikkati ve konsantrasyonu olumsuz etkileyeceğinden öğrenmeyi de engeller. Çalışma odasında bilgisayar, televizyon, telefon, resim, yiyecek vb. dikkati dağıtabilecek unsurlar olmamalıdır. Çalışma masası sadece ders çalışmak için kullanılmalıdır. Ders dışı faaliyetlerin aynı masada yapılmaması, ders için koşullanmayı olumlu etkiler. Çalışmaya ara verildiğinde yapılan etkinliklerin en yaygını bilgisayar veya televizyonun başına geçmektir. Fakat bilgisayar veya televizyon, açması çok kolay kapatması çok zor olan araçlardır. Yapılabilecek şey bilgisayar veya televizyonu , ders çalışmaya başlamadan kullanmak ve seyretmektir.

                    Emek verip karşılığını almak isteyen öğrencilere ve anne babalarına, Sevgi ve Saygılarımla…
Oyu Puanı: 23 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 15 (0 Kayıtlı Üye 15 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.32835 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu