Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Seyit TOK->BİR DESTANDIR ÇANAKKALE [ Arama ]

BİR DESTANDIR ÇANAKKALE
Başlık BİR DESTANDIR ÇANAKKALE
Açıklama -
Siteye Ekleyen Recep Ergin
      Tarihimizin unutulmaz şanlı günleri vardır. Böyle günler, başlı başına bir destan ve tek başına bir milletin tarihinde dönüm noktasıdır. Türk milletinin kaderini belirleyen en büyük dönüm noktasının 18 Mart 1915 direnmesi olduğu hiç kuşku götürmez bir gerçektir.

     Çanakkale’de yaşananlar sadece kuru bir savaş olarak görülmemeli; çünkü burada Türk milletinin yiğit ve has evlatlarının yüreklerindeki iman gücüyle dünyanın süper güçlerine karşı meydan okuması vardır.    

       Geçmişini bilmeyen atasını ne bilir? Sözünden hareketle Türk çocuğu, tarihini tanıdıkça en büyük dersini alacak, kendini tanıyacak, aldığı güçle geleceğe daha sağlam adımlarla yürüyecektir.

      Türk milleti, Asya bozkırlarından yağız atlarını kamçılamaya başladığı günden beri fetih duygusuyla hareket etmiştir. Bu yüce düşüncenin sonunda fethettiği yerlerde yaşayan insanların inançlarına, dillerine kısacası yaşam biçimlerine karışmamıştır. Bundan dolayıdır ki beş yüz yıl egemenliğimiz altında kalmış milletler bile öz benliklerini korumuştur. Türk milleti, tarihin hiçbir döneminde emperyalist duygularla hareket etmemiş; nehirlerinden, pınarlarından, abdest aldığı ve başını secdeye koyduğu üç kıta topraklarda adalet rüzgârlarını insanların yüreğine estirmiş büyük bir millettir.

       Aynı inançtan ve aynı kültürden gelen Kostantin,” Hıristiyan serpuşu görmektense; Türk sarığı görmeyi yeğlerim.” Sözünü neden söylediğini çoğumuz biliriz. Bisans’a yardım amacıyla gelen Haçlı birliklerinin, İstanbul’u nasıl yağmalandığını ve işgal ettiğini tarih kayda düşmüştür.        

       Emperyalist devletler ise işgal duygusuyla hareket ettikleri için egemenlikleri altına aldıkları ülkelerin yer altı ve yerüstü zenginliklerine el koymuş, orada yaşan insanların inançlarını, kültürlerini yaşamasına izin vermeği bırakın o insanlara, en kutsal hak olan yaşama hakkını tanımamışlardır. İşgallerinin otuz, kırk yıl olduğu yerlerde bile asimilasyon uygulamış, bu yerlerde kan ve gözyaşı hâkim olmuştur. Bu duygu ve düşüncelerle, emperyalist güçler, hasta adam diye tabir ettikleri Osmanlı Devletinin boğazına, salyalarını akıtarak, hayâsızca, fütursuzca saldırarak, İstanbul’u işgal etmek ve tarihin her çağına mührünü vurmuş bu yüce milleti tarih sahnesinden silmek istemişlerdir.  

      Çakal, sırtlan ve yamyam sürüsünün hesaba katmadığı, vatanına kurban olsun diye anaların kınalayıp savaşa gönderdiği “kınalı kuzuların” gönlündeki vatan sevgisinin ve imanın alınır kale olmadığı idi. Çanakkale, gelişmiş silahlarla saldırıya karşı, etten ve kemikten bir savunmadır. İmanmış bir ruhun maddeyi hallaç pamuğuna çevirdiği yerdir. Çanakkale, ülkenin her köşesinden, doğusundan, batısından, güneyinden, kuzeyinden, kopup gelmiş çocuk yaşta gençlerin, ana kuzuların aslana dönüştüğü yerin adıdır. Çanakkale, kanla, acıyla, yiğitlikle yazılmış bir destandır.

      18 Mart 1915'te kazanılan zafer göstermiştir ki dünyada Türk milletinin var oluş iradesini kıracak hiç bir güç yoktur. Çanakkale'de ortaya konulan bu sarsılmaz vatan sevgisi ve millet olma bilinci en büyük zenginliğimiz, en büyük gücümüzdür.

      Millet olarak yokluklar içindeyken bile 'Çanakkale Geçilmez' dedirten sağlam bir inancın, sarsılmaz bir ruhun mirasçılarıyız.  Geleceğimizin teminatı dün olduğu gibi bu gün de işte bu ruhtur, bu inançtır. Millet olarak aziz şehitlerimizin bize bıraktığı bu mukaddes emaneti, her geçen gün aynı şuur ve inançla daha da yükseklere taşıma azmi ve gayreti içinde olacağız. Çanakkale’ye her gittiğimde boğazın derin sularına huşu içinde bakarken, şehitlerimizin, Çanakkale savaşlarında tarihe şu gerçeği yazdığını görürüm: Çanakkale, Geçilmez,

      Türk’ün bileği bükülmez! 
Oyu Puanı: 8 - Ortalama: 5

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 13 (0 Kayıtlı Üye 13 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 1.34853 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu