Çocuklarımızın mutlaka birçok hayali vardır. Bu hayallerden birisi de Üniversitede okuma hayali diyor ve barınma sorunundan bahsetmek istiyoruz.

“Çocuklarımızın hayalleri ile oynanmasın”. Bu bir suçlama. Kim? Neyi, niçin suçluyor?

Yaşanmış bir öykünün belleğimizdeki silinmeyen izlerini siz değerli okuyucularımıza paylaşarak konuyu irdelemeye çalışalım.

Geçen yıl üniversiteye kayıt yaptırmak için gelen ve kiralık ev bulmada güçlükle karşılaşan bir velinin serzenişi bu. Daha doğrusu isyan noktasında ki tepkisi.. (Çocuklarımızın hayalleri ile oynanmasın.)  

Bu ifadenin açılımı hepimizi ilgilendiriyor. Yani kentteki yaşanılabilir konut sıkıntısının ortaya koyulduğu gerçek. Öğrenci kayıt yaptırıyor ama barınma yeri bulamadığından geldiği yere dönüyor dolayısıyla üniversiteli olma tutkusu da kursağında kalıyor. Buna da biz Gümüşhaneliler sebep oluyormuşuz....Demeye getiriliyor.

Sorun yurt meselesinde düğümleniyor.

Ne yapmalı?

Belli ki kentimiz bu alt yapı için yeterli donanıma sahip değil. Üniversite isterken bu durumu hesaba katmamışız. Devlet yurt yapımını  elbette ki üstlenecek ve bunu da yapıyor. Bürokratik engellemelere rağmen YURT- KUR üstüne düşeni yerine getirmeye çalışıyor. Ancak acil çözüm olarak başlatılan prefabrik yurt için yer bulmada güçlük çekiliyor. Kimse de bunu umursamıyor. Efendim, kırmızı alanmış meraymış ormanmış sit alanıymış v.s gibi engellerle kurum yetkilileri yapacakları yardımı geciktiriyor bir bakıma da esirgiyor.

Bu kentte biz Gümüşhaneliler olarak yaşıyoruz. Kırmızı alanda orman da hazine yeri de sit alanları da bizim. Bu alanların kamu yararı ilkesi doğrultusunda hizmet üreteceklere tahsis edilmesinden daha doğal ne olabilir.

Kent Konseyi Başkanı Sayın Hasan Pir'in konuya yaklaşımını  ve gerekirse kriz masası oluşturulsun önerisine katılmamak mümkün mü? Kendisine teşekkür ederiz. Bizde diyoruz ki:

Belediyemiz, Milli Emlak, Tapu İdaresi, Kadastro ve Özel İdare ile iş birliği içerisine girerek derhal arsa üretmeye başlamalı ve yurt yapımı için özel sektöre imkân tanınmalı. Öğrenci evleri devreye girmeli veli yanında barındırma gibi yöntemler denenmeli en önemlisi devletin üretim araçlarını elinde bulunduranlar da seferber olmalıdır.

Üniversitemizin gelişip güçlenmesinde ve tercih edilmesinde son derece önemli olan yurt ve barınma, sorun olmaktan çıkarılmalıdır. Başta Valilik ve üniversite olmak üzere herkesin buna katkı sağlaması, özel sektörün teşvik edilmesi gerekmektedir. Barınma ve kişinin kendini güvende hissetmesi temel bir haktır. Bu hakkı öğrencilerimizden esirgemeyelim. Esirgemeyelim ki Gümüşhane'mizin adı da diğer yörelerde olumlu bir yankı bulsun.