Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
Köşe Yazıları Bölgesi

Köşe Yazıları->Ekrem YILDIZ->ETHEM HOCA'NIN İFTAR SOFRASI [ Arama ]

ETHEM HOCA'NIN İFTAR SOFRASI
Başlık ETHEM HOCA'NIN İFTAR SOFRASI
Açıklama 17 Ağustos 2011 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen Recep Ergin
Geçen hafta içerisinde değerli hemşerilerimizden Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi aynı zamanda PTT Yönetim Kurulu Üyesi Sayın Prof.Dr.Ethem ATAY'ın Gümüşhaneli arkadaş ve dostlarına itafen PTT Ahlatlıbel Tesislerinde vermiş olduğu iftar davetindeydik.Değerli kardeşim Av.Hasan TOK ile Ankara'nın son dakika trafiğine kalmadan iftara yetişebilmiştik.Nede olsa altımızda kara şimşek vardı ve Hasan kullanıyordu.İftarın onur davetlisi hiç şüphesiz ki Gümüşhane'ye damgasını vuran, Yüz yılda bir gelir türünden, adı hiçbir şekilde hiçbir şaibeye karışmamış,ak alnıyla girdiği siyasetten ak alnıyla çıkmayı başarmış,hemşeri canlısı,Türk siyasi hayatına mal olmuş  eski bakanlarımızdan Sayın Oltan SUNGURLU'ydu. Siyaset, çevresinden Gümüşhane eski vekillerinden Sayın Bedri YAŞAR ve Sayın Sabri VARAN, son dönem vekil adaylarından Sayın Mutlu GÜRLER katılanlar arasında bulunurken bürokrasi ve iş çevresinden birçok Gümüşhaneli bir araya gelme fırsatını bulmuştu.

Ethem Hoca'nın iftar sofrasında sevgi vardı, dostluk vardı, muhabbet vardı... İftar sonrası Sayın Ethem ÇELİK'in sofra duasından sonra herkes bir daha böyle bir araya gelmek için tekrar âmin demişti... Çaylar yudumlanırken herkes birbirini ziyaret ediyordu, kan şekerim anca düzelmişti yeni yeni gözlerim görmeye başlamıştı. İlk olarak bulunduğu her ortama neşesini, pozitif enerjisini katan birazda kan bağı önceliğince Sayın Musa CANLI'yla kucaklaştık. Musa Abinin bulunmuş olduğu tarafta Musa abi tabiri ile ekip iyiydi. İrfan-Ünsal TURGAY, Başak ÇITAK, Nilgün ÇAĞLAYAN, Turan AKSOY, İrfan AKTÜRK, Av.Mustafa KAYMAK'ın bu ekip arasındaydı. Diğer yanda Bünyamin PELİT, Gürkan KEMALOĞLU, Türker YENİÇERİ, Av.Rubil GÖKDEMİR, Şükran KARADEMİR bulunuyordu. Sol taraf baktığımızda ise GİAD Başkanı Baki TELLİ, Hacı Hafız KENDİGELEN, Cemil YILMAZ, Baki Bayar PARMAKSIZ bulunuyordu. Bizim ekip diyeceğimiz tarafta ise Gümüşhaneli Bürokratlar Derneği (GÜBDER)Başkanı Kemal NALÇACI, Ümit YEŞİLBAĞ, Zeki MERAL, Âdem SARI, Ethem ÇELİK, Adnan YILMAZ, Dr.Mustafa ENÖN Ağabeyimiz vardı. Birde Gümüşhane'den liseden, üst devreden alt devreye doğru Kendim, Av.Hasan TOK ve Tet. Hâkimimiz Âdem BAYRAK... Her tarafta sohbetler farklı ama muhabbet aynıydı. Millet birbirini özlemişti, siyaset çok uzaktaydı o akşam... Gönülden, içten bir samimiyet vardı. Öyleki saatler geç vakite gelmişti ama kimsenin kalkmaya pek niyeti Yoktu. Davetten ilk ayrılan Sayın Bakan olmuştu. Saatte 10'u geçmek üzereydi. Biz bile gece 11 e doğru kalkmış isek kim bilir diğerleri ne zaman kalkmıştır. Kalkerken Ethem Hocama dönüp, bu kadar insanı bir araya getirdiniz ya hocam bu duada size yeter dedim... Selamlaşıp ayrıldık. İftarda yaşanan tabloyu gördükten sonra iftar amacına ulaşmıştı diyebilirdik artık. ...

Son söz Barış MANÇO'dan göstermelik iftar daveti verenlere, katılanlara, boy fotoğrafı verenlere olsun: (Barış MANÇO  mekanın cennet, sofraların Halil İbrahim sofrası olsun ! )

BUYURUN DOSTLAR BUYURUN HALİL İBRAHİM SOFRASINA

İnsanoğlu haddin bilir kem söz söylemez iken,
Elalemin namusuna yan gözle bakmaz iken.
Bir sofra kurulmuş ki Halil İbrahim adına,
Ortada bir tencere boş mu dolu mu bilen yok
Daha çatal bıçak kaşık icat edilmemişken,
İsmail'e inen koç kurban edilmemişken,
Bir kavga başlamış ki nasip kısmet uğruna,
Kapağı ver kulpu al, kurbanı hiç soran yok.
Yıllardır sürüp giden bir pay alma çabası,
Topu topu bir dilim kuru ekmek kavgası,
Bazen durur bakarım bu ibret tablosuna
Kimi tatlı peşinde kimininse tuzu yok
Ağzı açıkgözü toklar buyursunlar başköşeye,
Kula kulluk edenlerse ömür boyu taş döşeye,
Nefsine hakim olursan kurulursun tahtına,
Çalakaşık saldırırsan ne çıkarsa bahtına.
Halat gibi bileğiyle yayla gibi yüreğiyle,
Çoluk çocuk geçindirip haram nedir bilmeyenler, buyurun sizde buyurun.
Barış der her bir yanın altın gümüş taş olsa,
Dalkavuklar etrafında el pençe divan dursa,
Sapa kulpa kapağa itibar etme dostum,
İçi boş tencerenin bu sofrada yeri yok,
Para pula ihtişama aldanıp kanma dostum,
İçi boş insanların bu dünyada yeri yok.

Saygılarımla...
Oyu Puanı: 29 - Ortalama: 4.33

Yorum Gönder Değerlendir Yazdır
Yorumlar

Bilgiler
Burda 2491 Köşe Yazısı Kayıtlı
Enfazla Bakılan: TARİMİZDEKİ KAHRAMAN KADINLAR...
Enfazla Değerlendirilen: TEKNOLOJİ VE İNSAN

Köşe Yazıları Bölgesini Gezen: 13 (0 Kayıtlı Üye 13 Ziyaretçi ve 0 Bilinmeyen Üye)
Görünen üyeler: 0


 


MKPortal M1.1.1 ©2003-2006 mkportal.it
Bu safya 0.79539 saniyede 15 sorguyla oluşturuldu