Yıldız teknik üniversitesi mimarlık fakültesi 2. sınıf öğrencileri ilginç ve ilginç olduğu kadarda faydalı bir Proje geliştirmişler.Özetle proje şöyle;Öğrenciler yurdumuzun herhangi bir köşesinde bir  ihtiyaçlı bir bölgede bir ilk okul  yapmayı amaçlıyorlar;bunun için o yeri gezip görüyorlar;eğer yapımına karar verirseler projesini kendileri çiziyor,bizzat inşaatında çalışıyorlar okulu bitirip geri dönüyorlar.       
       Demokrat Gümüşhanenin veb sitesi aracılığı ve bu sitemizin sahibi Recep Ergin bey ile temas kurmuşlar, acaba  nereye bir ilk okul yapabiliriz diye; Milli Eğitim Müdürümüz Kürtünün ara köyü ilk okulunu önerdi. Buranın fotoğraflarını çekip  ilgililere gönderdik. Geçtiğimiz pazartesi (13.3.2006)günü bu öğrencilerden 6 kişilik bir grup ilimize geldi ve  basın mensupları ile birlikte ara  köyüne gittik.    
      Devlet su işleri baraj inşaatının yanından vadinin güney yamacına döndük ,tek arabanın gidebileceği oldukça virajlı ve oldukça zor şartlar altında yapıldığı belli olan  bir yoldan 5- 6 km ilerledikten sonra arabamıza beklemesi için uygun bir yer bulup yürümeye başlıyoruz; 45 dereceye yakın bir eğimli araziye yukarı yürürken önümüze yaşlı beyaz tenli nur yüzlü nine çıkıyor. Bize güler yüzlü hoş geldiniz diyor ve ekliyor.
     - Ne güzel, bizim köyümüze de böyle devlet adamlarının gelmesi
    - Hoş geldiniz
    - Şimdi biz oyumuzu kime vereceğiz?
    Nine belliki bizi siyasetçilerden biri zannederek, daha biz hiçbir şey demeden o hangi partiye oy verelim diye soruyor.
    -Biz oy istemiyoruz nine, bize duaların yeter
    -Dualarım da oyum da sizindir.
    Elini öpmek için müsaade istiyor mimarlık öğrencileri ve elini öpüp ayrılıyoruz. Okulun  bulunduğu yere doğru tırmanıyoruz.Yolda giderken şu soru beynimi kurcalayıp duruyor;acaba nine bize direkt diyemedide Dolaylı yoldan “Bizim köyümüze devlet adamları sadece seçimden seçime gelirler, yoksa gene seçim mi var da geldiniz” demek istiyor.
      Yamaç boyu menekşeler ,kır çiçekleri yabani yoncanın o eflatun serinliği gözümüzü okşuyor.Buraya baharın geldiğinin tek habercisi çiçekler değil...tarlasını öküzleri ile süren yaşlı amca ve tarlanın yabancı otlarını ayıklayan hanım ana da baharın geldiğini ve çiftçilerin meşakkatlerinin başladığını söylüyor. Yaşlı amcaya kaç yaşında olduğunu sorduk 73 dedi.
    Sadece 2 yıl gurbete çıkmış, geri kalan gençliği ve diğer zamanının hepsi bu köyde geçmiş. O da bizi görünce seviniyor. Hele okul lafını duyunca çok hayırlı bir iş olduğunun altını çiziyor.Çoraplarının içine koyduğu pantolonu ve başına sardığı bir çeşit peştamal ile anadoludan bir  görüntü alıyoruz ara köyden ve bütün köylerimizin ortak kaderi olan yalnızlık alt yapı yetersizliği sosyal ve kültürel imkansızlıklar; kır çiçeklerinin kokusu ile birlikte içimizi sızlatıyor.
     Mimarlık fakültesi öğrencileri yamaç aşağı araziyi, harşit çayını, barajların görüntüsünü ve bütün araziyi en  ince ayrıntısına kadar içlerine çekiyorlar ;hiçbir ayrıntıyı kaçırmak istemeyen sinema seyircisi  gibi izliyorlar Kürtün deresini.
        Ara köyündeki mevcut okul iki derslikli. Öğretmenlerimiz okulu güzelleştirmek ve sağlıklı bir mekan haline getirmek için her gayreti göstermişler. Okulun bahçesinin olmaması daha doğrusu olamaması (arazinin çok eğimli oluşu  geniş bir bahçe yapımına hiç müsait değil)buradaki çocuklar için  büyük bir  eksiklik olsa gerek, düşünsenize okulun bahçesinde top oynamayı ne kadar özlüyorlardır.
      Yanımıza gelen köy muhtarı eğer okulu yapma kararı verirseniz köylü olarak her türlü destekle yanınızdayız diyor . Öğlen yemekleri ve okul yapımında kullanılacak  taş, ahşap gibi malzemeleri temin edebileceklerini  büyük bir kararlılıkla söylüyor.
       Herkesin bildiği ve çok tekrarlanan bir gerçeği buradan bir kere daha vurgulayalım.Anadolu insanı çok ama çok fedakar, sıcak ve samimi.....Düşünüyorum da gelenek ve göreneklerimiz yok olsa bizi aynı köyde 50 yıl sonra nasıl karşılarlar.!Kimin umruna gelecek köye bir yabancının gelmesi.......!
       Dönüşte karaca mağarasını ziyaret ettik;gerçekten bir şahaser,değerini bilmek ve korumak gerekli; Görerevli geçen yıl 42.000. resmi kayıtlı ziyaretçinin gezdiğini söylüyor. Ne güzel bir kazanç ve ilimizin tanıtılmasına yardımcı olması açısından büyük bir avantaj. Yeni yolun yapımı ve sosyal tesislerin bitimi ile bu sayının 150.000 i bulacağı tahmin ediliyor.
      Bu günkü sohbetimizi çanakkalede bizlerin bu vatanda özgür ve bağımsız yaşamamız için bir gül bahçesine girercesine gözlerini kıpmadan ölüme koşan 250 bin şehidimizi anarak bitirmek istiyorum.Ayrıca Gümüşhane lisemizin günün anlamına uygun sundukları program ve oyun için tüm idareci ve öğretmenlerimiz ile birlikte oyunda rol alan öğrencilerimizi yürekten tebrik ederim.

Çizmesi yok çarığı askerin
Çeyrek tonluk bir mermiyi kaldırıp
İki metre yüksekteki namlusuna sürmesi
Aman heyyy,
Bir atışta bir zırhlıyı vurması

Bu mermiyi kaldıracak bir babayiğit var mıdır?
Varsa bile ona ölüm yar mıdır?
                                      RUHLARI ŞAD OLSUN