21 Nisan 2006 Cuma günü,Aydın doğan vakfı tarafından yaptırılacak olan 100 kişilik  kız öğrenci pansiyonları ile Gümüşhane Mühendislik fakültesinin  temelleri, ilimiz bağlarbaşı semti, Kürtün,Köse ve Kelkitte atıldı.Olay basına geniş şekilde yansıdı;bizde olayın değişik boyutlarını değişik bakış açıları ile harmanlayıp bir şeyler söylemek istedik.........
     İlk temel Kürtünde saat 9 30 da devlet bakanımız  A.Latif Şener, Vekillerimiz ve sayın valimizin  iştirak ettiği, kaymakamlar ve Belediye Başkanlarının da bulunduğu devletimizin üst yöneticileri tarafından törenle atıldı. Törenlerde tesbit ettiğim notları sizlerle paylaşmaya gelince aşağıda arz ettiğim sonuçlar hasıl oldu.     
     Kürtün'ün arazisinin çok engebeli, geçit vermez yüksek dağlarla çevrili oluşu buraya ilk gelenlerde değişik duygular bıraktı.Bu duyguları her iki vekilimizde hissetmiş olacak ki konuşmalarında şu vurguyu üstüne basa basa yüksek perdeden herkese haykırdılar..
     “Kürtün halkı bu haşin tabiatla baş başa yaşarken ; Yoksulluğunu geri kalmışlığını,veya pek çok alandaki mahrumiyetini asla istismar etmemiş, vatana bağlılıkları konusunda, vatan uğruna ölme konusunda hiç tereddütleri olmamıştır.Aziz milletimizin en salih duygularını itina ile muhafaza etmişlerdir.”  Ağzınıza sağlık  Sayın Vekillerimiz,teşekkürler kürtün halkı...Yine sayın valimiz Veysel Dalmaz ,eğitimin önemi ile kürtün arazisi arasındaki ilişkiyi şöyle dile getirdi.”Batıdaki  illerde kızlara seslenirken ; okumazsanız tarlarda çalışırsınız derler,oysa Kürtünde okumayan kızlarımızın çalışacak tarlaları bile yok.” Vakfın yöneticisi  sıfatı ile törenlere katılan Candan fetvacı ise kızlara seslenmeyi yeğledi ve her üç törende de şu cümleyi yineledi.”Kızlar başarmak için en değerli öz varlığınız eğitiminiz olacaktır”
     Diğer bir önemli nokta ise halkımızın  devlet yetkililerinin üst yöneticilerinden oluşan bu heyeti  sıcak duygularla karşılaması oldu.Halkımız Başbakan Yardımcısı Sıfatı ile Törenlere Katılan sayın Bakanımız, Sayın vekillerimizi,Valimizi ve diğer devlet erkanının el ele memleket için uğraşılarınnı samimi duygularla alkışladılar.Bu duyguları alan ve iyi yorumlayan sayın Bakanımız her üç temel atma töreninde de içi dolu, duygulu ve akıcı bir konuşma yaptı ve halk tarafından coşku ile alkışlandı.Bakanımızın vurgu yaptığı noktalar ise şöyle.... “Dünya kurulduğundan bu güne, rekabet alanındaki en hızlı ve en acımasız günlerini yaşamaktadır, rekabette % 1  avantaj  yakalamak öğle önemli bir hal almıştır ki % 1 avantajınızı kaybetmek sizi ülkelerle yarışta çok gerilerde bırakmaktadır.”  “Günümüz dünyası küreselleşme ile birlik te öyle küçülmüştür ki Kelkitin veya kösenin Bir bakkal dükkanındaki raflarda çin mallarını görmeniz nasıl mümkünse Çinde ki bir markete de Gümüşhane'nin pestilini ve kömesini görmeniz mümkün olmaktadır” Bu nedenle artık dağlar ve yüksek kayalıklar insanların  önündeki engeller olmaktan çıkmıştır.Şimdiki asıl engel ise insanların  kafasındaki  başarabilme duygusunu harekete geçirebilme engelidir.Artık  bir iş yaparken bizi yolumuzdan alıkoyacak hiçbir engelin olamayacağını yeterki inanmamız gerektiğini  sayın bakanımız Şeh Galibin şu dizelerini vurgulayarak dile getirdi.
     -Hoşça bak zatına kim ,züpte-i alemsin sen.(Sen kendini çok iyi tanı çünkü bu alemin özü sensin)
     Sayın bakanımız;bir işi yıkmanın çok kolay ama yapmanın çok zor oldunu Mehmet Akif Ersoyun Şu dizelerini okuyarak  anlattı
    Bir işi yıkmak dendimi
    İki ırgat lazımdır.
    Gel kaldıralım dendimi
    Heyhat
    Bir Sinan lazımdır, birde Süleyman
    Konuşmanın değişik bölümlerinde Mevlana ,Yunus Emre ,Pir sultan Abdal ve Atatürkten örnekler veren Sayın Başbakan yardımcımız en büyük zenginliğin bir ülkenin insan kaynakları olduğunu,yetişmiş insan gücü olmadan hiçbir yer altı ve yer üstü zenginlik kaynağının bir değer ifade etmediğini vurgularken insanımızın çok çalışıp dünya ile rekabet  etmesi  gerektiğini, bunu Türk milletinin tereddütsüz başaracağına inancını anlattı ve  son konuşmasını Atatürkün gençliğe hitabesindeki son cümle ile bitirdi.
     “ Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur. “
    Ben kendi adıma söyleyeyim, dolu dolu latif bir gün yaşadım. Saygılar efendim.