Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
07 Mart 2007 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
AdamGibi
BENİM BANKALARIM İŞİNİ BİLİR...
Bankalar Bankalar kanımızı emen Bankalar
Belki farkındasınızdır belki değilsinizdir eğer uzun zamandır hesabınızı kontrol etmiyorsanız bir kontrol edin, para yatmışsa eksikmiş olduğunu göreceksiniz. Sebebine gelince bankaların işlem gideri adı altında kesmiş oldukları kimilerinde 30 kimilerin de 20-25 YTL'lik kesintiler. Pes yani... Nakit çekmeden dolayı faiz ücreti,havale ücreti,gecikme ücreti yetmiyormuş gibi birde sadece bir hesap için 30 YTL' lik bir kesinti.Bir kişinin birden çok mevduat hesabı ve kredi kartı olduğunu düşünürsek neredeyse 100 YTL'ye yakın bir yıllık işlem ücreti ve kredi kartları içinde 20-30 YTL kart ücreti ödeyecektir. Değerli Hemşehrimiz ATO Başkanı Sayın Sinan AYGÜN bu konuları çeşitli şekillerde dile getirmişti sonrasında Bankacılık Düzenleme Kurulu tarafından yapılan açıklamalarda bunun olması gerektiğinden bahsedilmişti.
TAKDİRİMİN YETKİSİ
Geçen hafta içerisinde bir bankaya uğradım hesabıma havale gelmişti çekmeye gittim. Bankamatikten Bakiyeme baktığımda 30 YTL eksik olduğunu gördüm. İçeriye girip sebebini görevliye sorduğumda yıl sonunda işlem gideri olarak kesildiğini söyledi. Geri dönüşü yok mu diye sorduğumda İlgili müdürün takdirinde olduğunu eğer kabul ederse veya otomatik ödeme talimatı verirseniz geri iade edilebileceğini söyledi.Şaşırmamıştım doğrusu çünkü bu takdir yetkisi kavramının ne olduğunu iyi biliyordum. Her zaman karşımıza çıkan TAKDİR YETKİSİ. Zaten bu takdir yetkisinin kriteri nedir? anlaşılır gibi değil. Esasen anlıyoruz da mantıkla bağdaştıramıyoruz. Takdir yetkisinin kısaca açıklaması şu: Eğer adamın varsa, gücün varsa vs etkilerin varsa işin olur eğer bunlardan mahrumsan o zaman kanunlar işler. Dün internette bir habere rastladım konu ile alakalı. Kocaeli Üniversitesinde bir profesör bankanın yapmış olduğu bu kesintilere karşın dava açmış ve mahkeme Profesörü haklı bulmuş,davayı kazanmış. Bu bir emsaldir. Hakkını arasan bir dert aramasan bir dert. Arayanlara buradan duyurulur. ADALET bu kadar uzaklarda görünse de mücadele etmek lazım...
ÇEKECEĞİNİZ PARAYA ŞU AN ULAŞILAMIYOR. DAHA SONRA TEKRAR DENEYİNİZ.
Bankalarla ilgili ikinci bir sorunumuz ise günlük çekme limiti kavramı.Emekliler için bu limit kaldırıldı. Diğerleri için devam ediyor. Bunu da anlamak mümkün değil,düzeltiyorum mümkün BURASI Türkiye...Şimdi şöyle düşünün maaşınız hesabınıza yatmış,hesabınızda 1300 YTL para var o günde 1000 YTL'lik ödemeniz gereken bir senetiniz, kredi kartı hesabınız var para çekeceksiniz 1000 YTL yazıyorsunuz bankamatik cevap veriyor:Günlük çekme limiti 600 veya 800 YTL'dir yeni işlem için uğraş....Hadi bakalım gel de derdini anlat. Varlığın içinde yokluk,Paran var vermezler, bir gün sonra kredi kartı hesabını yatırsan ceza keserler faizi ile birlikte alırlar. Sayın banka kardeşim bu para benim ise ister hepsini çekerim ister yarısını sen çekme limiti koyamazsın.1300 YTL nin 800 YTL sini çektim geri kaldı 500 YTL bir gün bekleyeceğim. Benim gibi milyonlarca insanı düşünürseniz bir gecede banka bu paraları repo vs yapsa ona yeter benim hakkımı kullanma yetkisini onlara kim veriyor?Nerden alıyorlar bu hakkı...Bankada param var ama ödemelerimi yapmak için bir günlüğüne borç bulmalıyım. Düştüğümüz hale bakın.Şimdi diyecekler ki şubeden girer çekersin. El cevap şehir dışındayım,bir dağın başındayım vs...
MAHŞERDE KOVUŞURUZ....
Şimdi dirilme zamanı, mücadele zamanı,ekmeğin aslanın midesinde olduğu bu zamanda mücadele etmeden kimse sizi gelip hakkınızı iade etmez, üzülerek söylüyorum ki maalesef bu gün ki durumumuz böyle.....İster hak hukuk adalet... ister susma sustukça ... ama sıranın bize geldiği kesin....
Devlet içerisinde hangi kurum hangi merci olursa olsun problemlerin temel kaynağı adaletten ve adalet anlayışından uzak oluşudur.Hakkınızı aramak için bir mahkemeye başvurduğunuzda haklı olsanız bile bir yerlere ulaşmadan hakkınızı alamıyorsanız, yoksa birileri, mahkemenin ne zaman biteceğini Allah bilir. Süre aşımından adalet tecelli edemiyorsa, geciken adalet de adalet olmayacağına göre mücadeleden sonuç alınamıyorsa geri tek bir tesellimiz kalıyor. O da Huzur-u Mahşer....Her zaman denilecek olan Şairin dediği gibi;
ÖNCE HÜPLET, SONRA GÜMLET
