Son mesaj - Gönderen: Recep Ergin - Salı, 01 Kasım 2011 23:40
Sitemizin yeni hali www.gumushane.gen.tr/v2 adresinde test edilmektedir. Lütfen belirli aralıklarla ziyaret ederek, yaşadığınız aksaklıkları ve önerilerinizi admin@gumushane.gen.tr adresinden veya buradaki formdan bize bildirin.
11 Nisan 2007 tarihli Demokrat Gümüşhane Gazetesindeki yazısı
Siteye Ekleyen
AdamGibi
SENDE Mİ BÜRÜTÜS?
Yıl biterken Sezar'ın Hakkını Sezar' a teslim etmeye çalışmıştık köşemizde...Sendemi Bürütüs? Gözlerde o an.... Tıpkı cesur yürek filmindeki William Voles'ın karşısında bilmeden savaştığının İskoç Prensinin olduğunu gördüğünde şaşırması gibi... Nice böyle tablolarla karşılaşıyoruz... Aslında en samimi ve hiç beklemediğimiz nice arkadaşımızdan yediğimiz darbeleri...En can alan yerden vuruluyoruz, yitiriyoruz alamıyoruz baharı...
EZİK SABUN...
Türk toplumu olarak nerden vurmuyorlar ki bizleri işin acı tarafı acıyı hissetmez olduk, bağımlı olduk, farkında bile değiliz. Tıpkı bir sabun üzerine vuran damlalar misali...Sabuna damlalar vurup vurup düşer siz sabunu normal hali ile görürsünüz oysa ki her bir damla her vuruşu ile sabunu biraz daha ezmiştir ama dışardan bu anlaşılmamaktadır. Sonra sabunu elinize aldığınızda içinin çöktüğünü görürsünüz.Yavaş yavaş fark etmeden....
ANLADIN SEN ONU...
Televizyonlar alabildiğince birbiri ile yarışırcasına magazin programları ile dolu.Hele de bir pop star yarışmaları yok mu?Yapımcıların hayal gücüne saygı duymak lazım..Türlü türlü jenerasyonlar üretiyorlar, en sonuncusu "şimdi şarkı söylemek lazım" diye çıktı karşımıza.Bunun gibi kaç tane var, her kanalda al bir yarışma, geyik programları, zamanımızı TV karşısında harcamasına harcıyoruz da bari değse diyoruz...Nereye geleceğim buradan.Bir zamanlar Kurtlar vadisi dizisi vardı herkes mübtelası olmuştu, kasırga gibi esti,geçti pop starlar bile unutturamadı bu dizinin havasını.... Sonra benzerleri çıkmaya başladı piyasaya ...sonra Kurtlar vadisi terör ile ekranlarda kendini buldu. Bulmasıyla inmesi de bir oldu. RTÜK engeline takılmıştı ne hikmetse...Nerelere dokunmuştu acaba veya dokunacaktı... Apar topar kaldırıldı...Basında büyük yankı buldu. Anketlere bakacak olursanız toplumun yüzde sekseni yayınlanması taraftarıydı. Yerel gazete köşelerimizde de dile getirildi konu...Bir yerde fikir engellenmesiydi.İnsan şu soruyu sormadan alamıyor kendini. Bu dizinin Türk toplumunun aile yapısına getireceği yıkım toplumsal infial diğer televole, hop ztar programlarından daha mı çok tu?Bu diziyi tehlikeli kılan içindeki fikri mesaj mıydı?Gaffur tabiriyle anladın sen onu kanımca....Ama birde devamı gelseydi tam süper olacaktı.Hep fikrideğerlere dayanan kurgular diğerlerinden daha tehlikeli bulunmuştur.20 Aralık 2006 tarihli köşemizde değindiğimiz gibi...Roma Olimpiyat Oyunlarının devam etmesi isteniyordu ve istenilecektir de....
KODLARIMIZ...
İki soru geliyor aklıma :Ya iyi, kaliteli diziler programlar kalmadı? Ya da kaliteli dizlerden programlardan anlayan bir izleyici kitlesi. Değişen neydi? Diziler mi? Bizler mi? Ya da bizleri değiştiren diziler mi? Bu değişim nereye kadar ve ne kadar zaman... Kodlarımız bir kez daha hatırlamalı ve yeniden tanımlanmalıydı mı?
AZDAN AZ GİDER ÇOKTAN ÇOK...
Eski bölümlerinde verilmesi yayınlanacak olan yeni versiyona bir nevi zemin hazırlama noktasında gibi görünüyor...RTÜK tarafından durdurulan dizi şimdi yeni versiyonu ile izleyici karşısına çıkıyor. Terör tabiri kaldırılmış.İnternetten aldığım bilgilere göre. Diziyi biraz yumuşatmışlar yani."light" laştırmışlar. Trabzon'da Üniversiteden tanıştığımız Erzurumlu bir İsmail ağabeyimizin bir sözü vardı: "Tırsacaksan yaşama" Ne de olsa Erzurumlu,Dadaş... Bu yönden yapımcıların daha cesur olmalarını beklerdim. Diziyi yumuşatmak yerine sinemaya taşıyabilirlerdi. Bu taviz bir yerde yenilgiyi kabullenmek gibi...Ya da bizim bilmediğimiz başka olaylar derin devlet senaryoları...sonuçta azdan az gider çoktan çok...
Eminim ki yediden yetmişe herkes merakla bekliyordur dizinin yeni halini...Sağır Oda dizisinden umduğunu bulamayanlar tekrar dönecektir eski dizilerine hasretle..Hasretle diyorum çünkü son zamanlardaki mide bulandırıcı,aşağı seviyedeki programlardan sonra artık böyle diziler bile hasretle bekleniyor,tıpkı eski Türk filmlerine duyulan özlem gibi...
Bir kez daha altını çizecek olursak mafya tarzı özentiye kaçıran şiddet içeren bu tür dizileri kesinlikle yüzde yüz kabul etmiyorum. Ama doğrularını da inkar etmiyorum ayrıca diğer programlara göre bakılacak olursa tabir yerindeyse yanlarında çok daha temiz duruyor ve temelinde bir fikir teşkil ettiği içinde diğer magazin programlarına göre çok daha takdiri hak ediyor..
İzleyeceğiz ve göreceğiz. Takdir yine kamuoyunun olacaktır...
KURTLAR VADİYE İNİYOR...
