KİTAPLARIM YERLERE ATILMIŞ
YAYINLAMA:
Görünce içim acıdı yandım üzüldüm ağladım okulumun bu son haline. Yok mu? dedim buradan geçen geçerken okulunu gören içine giren yok mu? diye içimden hayıflandım..
“Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum.” Hz. Ali, bu kısacık cümlesinde, dağlar kadar, denizler kadar anlam yüklerken, aslında İslam’ın nasıl bir ortamda doğduğunu; Bu dinin, eğitime ne kadar büyük önem verdiğini anlatıyor.
İslam öncesi yaşanan köleliğin, insanlığın yaşadığı yüz karası bir dönem, kaldırmasının da bir o kadar zor olduğunu anlatırken, bir harf için köle olmayı düşünen bir Halifenin ne anlatmak istediğini varın, siz düşünün. Çünkü bir değil bin harfi öğrendiğimiz kitaplarımız yerlerde sürünüyor.
Toplum olarak neyi nerde yanlış yapıyoruz. Bir zamanlar geleceğe pırıl pırıl gençler yetiştiren köylerde bulunan ilkokullar şimdi içler acısı bir şekilde kaderlerine terk edilmiş. Konuşurken okumaktan eğitimden kitaplardan bahsediyoruz da, acaba arkamızda önümüzde yanı başımızda bulunan harabe olmaya yüz tutmuş olan okullarımızın farkında mı değiliz.
İl Milli Eğitim Müdürlüğünün bir an önce bu tür okullara el atmasını umut ediyorum hatta bekliyorum. Bakınca birçok köyde bu tür kullanılmayan okulların sayısı artabilir.
Yeterli öğrenci sayısı olmadığı için okul olarak kullanılmıyorsa, müze, kütüphane olabilir veya kısa süreli köy halkına eğitimler düzenlenebilir. Arıcılık, Avcılık, Zirai bitkiler konularında aklıma ilk gelenler bunlar. İl Milli Eğitim Müdürlüğü,Turizm İl Müdürlüğü ve Köy Muhtarı ortaklaşa bir karar almak suretiyle atıl olan okullarımızı aktif yapabilirler.Vatandaş olarak ta bizlere ne düşerse yapmaya hazırız.
Yorumlar
*
Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *