Ara
Gümüşhane
Kapalı
-2°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,8044 %0.17
50,1756 %-0.07
5.972,23 % 0,28

İLLERE GÖRE HAFTALIK COVID-19 VAKA SAYISI DEĞERLENDİRMESİ

YAYINLAMA:

(8-14 Şubat 2021, 100 binde)

Sağlık Bakanımız her hafta başında yedi günün vaka sayısını ilan edeceğini, yerinde karar döneminde olduğumuzu ifade ederek 8-14 Şubat 2021 tarihleri arasında illerimizdeki vaka sayısını paylaştı. Her 100 bin kişide illere göre haftalık COVID-19 vaka sayısı en fazla Trabzon’da (228.02), en az Şırnak’ta (7.82) görüldü. Türkiye’nin en büyük üç ilindeki vaka sayısı diğer illere göre daha düşük gözlendi. Bu oranlar İstanbul’da 60.19, İzmir’de 44.39. Ankara’da ise 35.49. Vaka sayısı yüksek olan ilk 5 il; Trabzon, Rize, Ordu, Giresun ve Samsun. Bu beş ilin olduğu Karadeniz Bölgesi’nde vaka sayısında önemli bir artış gözlendi. Bunun nedenin araştırılması, en azından bu bölgede mevcut önlemlerin daha etkin uygulanması veya yeni önlemlerin alınması gereklidir. Öte yandan Güneydoğu Anadolu'da vaka sayılarının düşük olduğu iller arasında Hakkari, Şırnak, Van ve Mardin yer aldı. Vaka sayılarının düşük olduğu illerde öncelikle esnafın ve okulların açılması, koşullara uygun olarak düşünülebilir. Bir yandan salgını yönetirken bir yandan da ekonomik sorunlara yönelik bazı illerde kısıtlamalara esneklik getirilirken, bazı illerde ise daha fazla kısıtlamalar yapılabilir. Alınacak karar ve uygulamalar; bilimsel, nesnel ve rasyonel bir şekilde, adım adım, ihtiyaç alanlarına öncelik verilerek yapılmalıdır. Kısıtlamalardan etkilenen kesimler için ise ekonomik ve sosyal çözümler üretilmelidir. Bu kriterlerin belirlenmesi konusunda Bilim Kurulumuz çalışmalarını sürdürmektedir.

Eylül ayından itibaren başlayan ikinci dalga Aralık başlarında zirve yaptı sonraki süreçte düşmeye başladı. 24 Ocak'ta ise 5 bine indikten sonra yükselmeye başladı ve 3 Şubat’ta 8 binin üzerine çıktı. Öyle gözüküyor ki virüse karşı Aralık ve Ocak aylarındaki üstünlüğümüz sona erdi. Daha sonraki süreçte virüs, mutasyon etkisi ile üstünlüğü yeniden ele geçirdi ve bu koşullarda azalma yerine artış başladı. Benzeri durum Avrupa'da da görüldü ve pek çok ülke sıkı kapanma politikası uygulamak zorunda kaldı. Önümüzdeki 3-4 aylık süreç çok önemli. Bir yandan aşı temin etmek için daha çok çaba harcamalı ve daha hızlı hareket etmeli, diğer yandan da pandemiyi kontrol altında tutmalıyız. Bu anlamda elimizdeki temel araçlarımız; aşı, hızlı test, izolasyon, karantina, takip, dolaşım kısıtlılığı, maske, mesafe, hijyen ve doğru bilgidir.

Sağlık Bakanımız 1 Ocak’ta İngiltere varyantının, 3 Şubat’ta ise Güney Afrika ve Brezilya varyantının Türkiye’de tespit edildiğini açıkladı. Yapılan çalışmalar, İngiltere'de ortaya çıkan varyantın virüsün daha hızlı yayılmasına yol açtığını, Güney Afrika’daki varyantın ise bazı aşıların etkinliğini bir miktar azalttığını ortaya koydu. Sağlık Bakanlığı bünyesindeki Koronavirüs Bilim Kurulu üyelerimiz Türkiye’de 400 kişide mutasyonlu virüs görüldüğünü ifade etti. Mutasyon etkisi de dikkate alındığında Türkiye’de kısıtlamalarda gevşeme yerine, alınan önlemlerin daha etkin uygulanması gereklidir. Pandemiyi kontrol altına almak istiyorsak iki hafta, dört hafta gibi sıkı bir kapanmaya gitmek daha sağlıklı bir yaklaşım olacaktır. Önce pandemiyi kontrol etmeli, sonra öncelikli alanlara önem vererek açılmalıyız. Ülkemizde Bilim Kurulumuzun oluşturduğu öncelikli grupların aşılanmasında 5 milyonu aşkın doz aşı yapılmıştır. Aşı sırası gelen vatandaşlarımız Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) üzerinden randevu alarak aile hekimlikleri ile kamu ve özel hastanelerde aşılarını yaptırabilir.

Koşullar uygun hale geldiğinde güvenli bir biçimde okulları açmak öncelikli görevimiz olmalıdır. Milli Eğitim Bakanlığı’nın kararı doğrultusunda, Türkiye genelindeki köy okulları 15 Şubatta açıldı. 1 Mart’ta okul öncesi ve 8 ve 12. sınıf öğrencileri yüz yüze eğitime başlayacak. Açılan sınıflar, gruplar ve öğretmenlerin, daha önceki açılma-kapanma dönemlerinde korona geçirmeyen ve antikoru olmayan öğretmenlerin öncelikli olarak aşılanmasında yarar var. Öğretmenlerin aşılanmasına şubat ayı sonunda başlanılacak. Ocak ayında Yüksek Öğretim Kurumu (YÖK), bünyesinde görev yapan akademik ve idari personelin aşılanması için Sağlık Bakanlığına başvuruda bulunmuştur. 16 Şubat’ta Sağlık Bakanımız yaptığı basın açıklamasında YÖK ile değerlendirme yaptığını ve uygulamalı eğitimin mümkün olduğunca yüz yüze yapılması, teorik eğitimlere ise çevrimiçi olarak devam edilmesi konusundaki görüş birliğini YÖK’e ilettiklerini ifade etti. Bütün önlemleri bir arada almak durumundayız. Bu anlamda haftada bir eğitimci, öğrenci ve personeller taranmalı, izolasyon ve karantinaları düzenlenmeli, okullara dönük şeffaf ve net bilgi paylaşımı yapılmalı, okullar sık sık temizlenmeli ve personel izlemi yapılmalıdır.

Sevgili Gümüşhaneliler, hepimiz çok dikkatli olmalıyız. Sizlerin desteğine ihtiyacımız var. Birlik olursak koronavirüsü yenebiliriz. İhtiyaç olmadıkça dışarı çıkmamalı, çıkmamız gerektiğinde maske-mesafe-hijyen kurallarına uymalıyız. Bireysel olarak sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz. Hayatımızı yeni normale göre ayarlamalı ve uygulamalıyız. Evde Kal Gümüşhane, Koronavirüsten Kurtulalım Gümüşhane…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *