AYDIN DOĞAN’DAN MEKTUP VAR

“Maksadı hayırlı olanın, sonu da hayırlı olur.”
Abdulhakim Arvasi


Şehirlerin marka isimleri vardır şehirlerle birlikte gururla anılan. Öldükten sonra da hayırla yad edilen ve hayır defterleri hiç kapanmayan. Bu gurur onların eğitime verdikleri önemin birer nişanesidir. Örneğin Bolu denince İzzet Baysal, Kayseri denince Kadir Has, Gümüşhane denince Aydın Doğan ismi önde geldiği gibi.

Öte tarafa hiçbir şey götüremeyeceğimize göre bu dünyada kazanılanları yine bu dünyada insanlığın refahına harcamak en büyük erdem değil midir? Öyle ya Sakıp Sabancı’da, Vehbi Koç’ta bizim Gümüşhaneli bir garip hemşerimizde çırılçıplak sarılacaklar 5 metrelik kefene. Son saltanatımız olan musalla taşına hepimiz uzanacağız. Hani demiş ya Aşık Reyhani;

Ağayla hizmetkâr yan yana yatar,
Ne asıl ne nesil sormuş kara yer.


O halde aslolan Efendimiz’in (SAV) ifade buyurduğu gibi “İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olanıdır.

İşte o altın yürekli insanlardan biri hemşerimiz ve eniştemiz olan Aydın Doğan. O ülke genelinde açtığı şirketler, çağrı merkezleri ve diğer iş sahalarında binlerce insana ekmek vermesinin yanında; ister kazandıklarının zekâtı deyin, ister hayrı veya ne sayarsanız sayın kazandıklarının büyük bir yekûnunu insanımıza geri iade etmektedir. Verdikçe serveti de aynı oranda çoğalmaktadır.

Malumunuz on ikinci eserim Gümüşhane Eğitim Tarihi kitabı için birçok hemşerimden maddi ve manevi katkı gördüm. Bende onların katkıları sayesinde Gümüşhane merkez ve ilçelerindeki tüm okul ve kurumlara yine onların hayrına kitapları dağıttım. Şimdi her okulumuzun kütüphanesinde kitabımızdan inşallah kaynak eser olarak istifade edilecektir.

Aydın Doğan, Osman Akgül, Ali Beyaz, Mahmut Oltan Sungurlu, Gönül Sungurlu, Rafet Ataç ve Metin Akagün başta olmak üzere bu eserimize yakın ilgi gösteren tüm hemşerilerime Gümüşhane eğitim ve kültürü adına saygılarımı ve şükranlarımı sunuyorum.

Eğitime gönül veren isimlerin katkıları ile 200 okul ve kurumumuza kitap dağıtımı yaptık. Öte yandan Gümüşhane’de nazımızın geçtiğine inandığım, aynı mescitte birlikte namaza durduğumuz bir esnaf kardeşimize bir kitap sunduğumda o esnafımızın suratını görmenizi isterdim.

Hocam kitapta ben var mıyım” diye sorunca ben de; “Bu ……….. Tarihi değil eğitim tarihi, kitabımı bana geri verir misin” dedim ve çıktım. Öte yandan kitapta yer almasına rağmen ve eserimizi takdim etmemize rağmen bazı hocalarımızın vurdumduymazlığı da enteresan.   

Malumunuz maddiyattan önce bir eser çıkarmak için manevi desteğe daha çok ihtiyacımız vardır. Bana bu konuda ışık veren ve yapacak olacağım eserlere ilham kaynağı olan Aydın Doğan ve değerli eşleri Sema Hanım’ın şahsıma yazdığı mektubu sizlerle paylaşmak istiyorum.

İsmail Bey,
“Gümüşhane ile ilgili çok güzel bir kitap hazırlamışsınız. Sayfalar ilerledikçe, okuduklarımız ve gördüğümüz resimlerden biz de birçok anımızı yad ettik. Kitabınız kaynak eser olarak kütüphanemizde yerini alacak. Teşekkür eder, başarılarınızın devamını dileriz. Sevgilerimizle.”


Sema-Aydın Doğan

YORUM EKLE