HAYALLER NE ZAMAN GERÇEĞE DÖNÜŞECEK GÜMÜŞ!...

Dün İstanbul’da oynanan final karşılaşmasında rakibi Erzurumspor’a 1-0 yenilen Gümüşhanespor’umuz, 1.Lige çıkma hayallerini başka bahara bıraktı.

Oysaki hepimiz inanmıştık bu maçı kazanarak 1.Lige yükseleceğimize.

Bunun en büyük ispatı da binlerce taraftarın Km.lerce uzaklıklardan gelerek stadı doldurmaları değilmiydi.

Düşünün Gümüşhane’de biletler satışa çıktığından kısa süre sonra tükenmiş olduğu maça olan ilginin seviyesini gösteriyordu.

Bazı taraftarlar kendi özel araçlarıyla, bazıları otobüslerle, imkânı olanlar uçakla gittiler önem verdikleri maçı izlemeye.

Hepsinin tek gayesi vardı. Gümüşhanespor’un şampiyonluğuna şahit olmak. “O sene bu sene” diyerek hayalleri gerçeğe dönüştürmek.

Stat mükemmel, seyirci desen öyle. O halde eksik olan neydi? diye haklı bir soruyu sormak durumundayız.

Belkide bazı taraftarlar aldığı asgari ücret maaşla, fedakarlık gösterip gönül verdiği takımına destek olmak için bilet alıp stada gitti.

Ancak alınan bu sonuç ile moralsiz olduklarını bildiğim seyircilerin uzun memleket yollarındaki ruh halini düşünebiliyor musunuz?

Geçtiğimiz yıldan biliyoruz ki final atmosferine alışık olan oyuncuların, maçın ikinci yarısındaki performansları hepimizi şaşırttı.

Dakikalar ilerledikçe eyvah dedik…

Özellikle ikinci yarıdaki oyun tarzı ve anlayışı 1.Lig hayallerimizi aldı götürdü.

İki yıl üst üste final müsabakalarından eli boş dönen kırmızı beyazlı oyuncuların, Erzurumspor karşısında sergiledikleri oyunun teknik analizini işin ehline bırakalım ancak iyi bir futbol izleyicisi olarak samimi düşüncelerimizi okurlarımızla paylaşmalıyız.

Maç esnasında yorumlarda bulunan, aynı zamanda TRT Spor yorumcusu da olan eski futbolculardan Serkan Reçber, Gümüşhane’nin çok diri bir takım olduğunu söyleyerek önemli oyuncularının inisiyatif alması gerektiğini vurguladı.

Ancak bunu maç boyunca maalesef göremedik. Rakibe çok pozisyon verildi. Orta sahadan gelen her hücum kalemizde tehlike oluşturdu.

Dikkatimi çeken 29 Numaralı oyuncumuz Taner ile defansta oynayan 4 numaralı oyuncunun dışında canını dişine takıp mücadele eden başka birisi var mı? siz söyleyin.

Sağ bek oynayan Rıdvan deyim yerindeyse adeta döküldü sahada. Erzurumsporlu Erhan dikkat ettim her pozisyonda geçti bu oyuncuyu…

Maçın sonlarında ceza alanı içerisinde boş pozisyonda topu kale yerine dışarı atan Ali Sakal’a ne demeli. Eğer bu gol olmayacaksa hangisi olacak.

Yazık oldu.

Özellikle ileri uçta görev yapan 9 numaralı oyuncu Ali’ye birkaç sözüm var.

Grubumuzun gol kralı olmuş bir oyuncu. Girdiği pozisyonları cömertçe harcayan, top kaybeden bir görüntüsü vardı sahada. 90 Dakika sahada hiçbir varlık gösteremedi. Etkisiz bir elemandı.

Bazen oyuncular gününde olmayabilir. Bunu anlarız ancak final maçında hiçbir mazeret kötü oyuna gerekçe gösterilemez.

Takım her yönüyle iyi hazırlanmalı.

Size güvenen ve inanan binlerce insanın beklentisi ve hayalleri var…

Orta saha ile hücum hattındaki kopukluk sonuca yansıdı. Fazla gol pozisyonuna girilemedi.

Teknik direktöründe oyuna müdahaleleri - bize göre - geç olunca elimiz boş döndük İstanbul’dan.

Erzurumspor’da sanıldığı gibi güçlü bir takım değil. Hücumda tüm topları Mert Nobre ile buluşturarak sonuca gitmeye çalıştılar.

Bizim takım kötü olunca Erzurumspor attığı tek golle kupaya uzandı.

Futbolda yenmekte var yenilmekte. Ancak hatalardan dersler çıkarmak gerekiyor.

Naçizane tavsiyem Gümüşhanespor’umuzu yönetenlerin tüm değerlendirmeleri, görüşleri ve eleştirileri dikkatle incelemeleridir.

Bizlere iki yıldır heyecan yaşatan hayallerimizi bir sonraki yıla erteleme alışkanlığından vaz geçmeyen Gümüşhanespor ailesine bu vesile ile teşekkür ederiz.