Ara
Gümüşhane
Kapalı
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,8125 %0.19
50,2105 %0.03
5.979,91 % 0,41

Susan Kalemler

YAYINLAMA:

Farkında mısınız bilmem ama bu şehrin kalemleri susuyor,

Son iki yıla baktığımda aktif yazı yazan köşe yazarlarının yarısı yazmamakta kalan yarısı ise çoğunlukla ayda veyahut bir kaç ayda bir yazmakta.

Sebebini bulmak için müneccim olmaya gerek yok elbette. Evvela köşe yazarlarının gördükleri baskı yazmamalarındaki birinci sebep.

Bazı yöneticilerimizin kendileri gibi düşünmeyen herkesi yanlış adam olarak ilan etmeleri anlam verilemez bir durum.

Kendi gibi düşünmeyenleri kolaylıkla baskı altına alanlar için bu iş öyle kolay bir hal aldı ki; şaklat parmağını tehdit et, şaklat parmağını başka ile sürgün et, şaklat parmağını ticaretini kısıtla ve uzayıp giden bir sürü etki daha.

Eğer yazar kamu personeli ise tehdit etmesi ve baskı altına alması daha da kolaylaşıyor.

Eleştiriyi iftira olarak algılayanlardan tutun, yol göstereni ''çok bilmiş'' olarak nitelendirenler maalesef başımızda.

Aktif yazarların yazıları azaldıkça aklıma şu da gelmiyor değil. Meyve veren ağaç taşlanır. Acaba bizim ağacın meyvesi mi azaldı?

Şehri bu kısır döngüye mahkum edenler utansın demekten başka bir şey aklıma gelmiyor.

Bu şehrin yazarlarının ve aydınlarının tek derdi var o da daha yaşanılabilir bir şehrimiz olsun ve hoşgörülü insanlarımız sayısı artsın.

''Yapacağın işi önce istişare et'' buyuruyor Yüce Yaratan Al-i İmran suresi 159. ayette.

Ancak meşveret'ten çekiniyor günümüz insanı. Unutmayın işi ehline sorduğunuzda kimse sizi cahil ilan etmez. İşi ehline sorarsanız doğru yoldasınızdır. Ancak burnunuzun dikine giderseniz asla ama asla başarılı olamazsınız

Günümüzde işin ehline değil de zengine yada makam mevkii sahibine sorulduğunu görüyoruz. Hal böyle olunca da başarısızlık kaçınılmaz oluyor.

Yaptığı her şeyin doğru olduğunu düşünenlere;

İstişare sünnettir, danışan dağı aşar,
Danışmayan zavallı, düz yolda bile şaşar,
Bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp olur,
Ehline soran kişi, hakiki yolu bulur.
Meşveretin Türkçesi, ehline danışmaktır
Başlamadan bir işe sebebe yapışmaktır.
İstişare, edenler hiç pişman olmaz elbet,
Danışacak bir yerin var ise ne büyük nimet,
Şaşkınlık içindesin, sendeki bu çile ne?
Eğer bin bilsen bile sormalısın bir bilene,

 

Eleştirileri erdemlikle karşılayıp pay çıkaran, istişareyi temel prensip edinenleri Allah var etsin.

Sağlıcakla kalın.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *