Elmalı: İYİ Parti'den beklediğimiz etik ilkelere uygun davranması

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkan Yardımcısı Av. Ebubekir Elmalı, İYİ Parti'li Lütfü Türkkan’ın şehit kardeşine ettiği küfürle ilgili “İYİ Parti’den beklediğimiz etik ilkelere uygun davranması. Bu işe karışan milletvekilinden etik ilkelerin gereğini yerine getirmesi, kamu vicdanını bu şekilde sakinleştirmesini, istifa etmesini bekliyoruz” dedi.

Elmalı: İYİ Parti'den beklediğimiz etik ilkelere uygun davranması

Mustafa Sarıgül genel başkanlığında kurulan ve bugüne kadar 67 ilde teşkilatlanan Türkiye Değişim Partisi’nin adalet ve hukuk politikalarından sorumlu genel başkan yardımcısı Av. Ebubekir Elmalı Ramada Gümüşhane Otelde kentte görev yapan gazetecilerle bir araya geldi.

“Bizim için aş partisi, iş partisi, milletin derdi ile dertlenen parti isimlerini de koyabilirsiniz”

Burada yaptığı açıklamada Türkiye Değişim Partisi’nin bir sol veya sağ parti olmadığını, bu ideolojilerin daha üzerinde merkezde bir parti olduğunu kaydeden Elmalı, “Bizim için aş partisi, iş partisi, milletin derdi ile dertlenen parti isimlerini de koyabilirsiniz ama hiçbir şekilde bize herhangi bir ideolojinin peşinde gittiğimiz söylenemez. Vatanını, bayrağını, milletini dert edinen, seven ve kutsal gören her kesimi kucaklayan bir siyasi partiyiz. Sayın Genel Başkanımız herkes tarafından bilinen, tanınan daha önce de siyasetin içerisinde bulunmuş ve sadece bulunduğu hinterlant üzerinde değil, Türkiye'nin her noktasına ufak tefek dokunuşlar veya büyük dokunuşlar yaparak adından bahsetmiş çok iyi bir siyasetçidir. Partimiz yeni bir parti ancak liderimiz çok tecrübeli ve milletini, devletini, bayrağını seven çok iyi bir liderdir” dedi.

“Dadanmışlar kendilerine, adanmışlar millete hizmet eder”

Yeni kurulan partilerin adanmışlardan kurulduğunu ifade eden Elmalı, “Çünkü yeni bir harekettir. Ve sizin önünüze kimse bir pasta getirip koymaz. Çocuklarınızdan, evlatlarınızdan, ailenizde geçireceğiniz zamandan feragat ederek bir çalışma içerisine girersiniz. Dolayısıyla adanmışlardan kurulu bir kadronuz olur. Fakat siyasetin içerisinde herdem olmuş, hele hele iktidar olmuş 20 yılda iktidarda durmuş bir partide artık adanmışlardan çok dadanmışlar bulunur. Dadanmışların adanmışlardan farkı şudur: Onlar kendilerine hizmet eder, adanmışlar ise millete hizmet eder. Dolayısıyla bugün itibariyle hizmet isteyen halkımızın adanmışlardan kurulu Türkiye Değişim Partisi ne oy vermelerini bekliyoruz” diye konuştu.

“Kişi başına düşen milli gelirde Gümüşhane 62’nci sırada”

Konuşmasında kente sık sık gelen birisi olarak Gümüşhane’ye dair değerlendirmelerde de bulunan Elmalı, “Gümüşhane’ye çokça gelen giden bir siyasetçiyim. Gümüşhane altın, gümüş, bakır rezervinde oldukça zengin bir şehrimiz. Allah böyle bir nimeti bu şehrin topraklarına vermiş, bizlere vermiş. Aynı zamanda yukarı Fırat Havzası'nın tarımsal arazi kısmında çok önemli, verimli topraklara sahip bir il. Aynı zamanda sığırcılıkta, organik süt sığırcılığında Avrupa'da lider olacak derecede üretim yapan bir il. Ayrıca özellikle pestil köme üretiminde Gümüşhane markalaşmış bir şehir. Bunları bir tarafa koyduğumuz zaman ve buradaki doneleri üst üste koyduğumuz zaman diyoruz ki Gümüşhane acaba İsviçre’de çok gelişmiş bir şehirden çok daha fazla done olan bu şehirde halk nasıl yaşıyor? Kişi başına düşen milli gelirde Gümüşhane 62’nci sırada. Tüm bu verilere rağmen tüm bu artılara rağmen Allah'ın size vermiş olduğu coğrafi nimetlere rağmen milli geliriniz kişi başına düşen milli gelir oranı bakımından 62’nci sırada. Bu kadar nimetiniz var fakat biz burada 62’nci sıradayız. Demek ki yolunda gitmeyen bir şeyler var. Demek ki burada bir mirasyedi var. Mirasları iyi kullanamayan, coğrafi koşullarının ona vermiş olduğu nimetleri iyi kullanamayan bir yönetim var demek. Sizi size bırakmışlar. Pestil, kömede markalaşan şehirde markalar yol kenarlarına tezgah açmışlar. Aynı zamanda teşvik programlarında Gümüşhane’nin kendi coğrafi koşulları dikkate alınarak teşvik programları oluşturulmamış. Torba yasa gibi torba teşviklerin içerisine Gümüşhane alınmış ve özellikle kendi coğrafyasına has teşviklerden bir türlü faydalanamamış. Gümüşhane’nin bu problemleri de eskiden gelen problemler. Yıllardır iktidarda olan AK Parti bu problemlerin çözümü için hiçbir adım atmamıştır. Dolayısıyla Gümüşhane hak ettiği yere bir türlü gelememiştir” ifadelerini kullandı.

“Biz kesinlikle fildişi kulelerinden siyaset yapmayacağız, biz kesinlikle elitist fanuslar içerisinde halka bakmayacağız”

Partilerin her ilde hızla örgütlendiğini, 67 ilde örgütlenmesini bitirdiğini dile getiren Elmalı, “Gümüşhane'de de hızlı bir şekilde örgütlenmesini yerine getirecek. Gümüşhane'yi çok iyi tanıyan Gümüşhane'nin sevdalısı olan arkadaşlarla görüşmelerimiz hemen hemen tamamlanma aşamasında. Bunlar partimiz tarafından resmiyete kavuştuktan sonra sizlerle paylaşılacak. Gerçekten Gümüşhane'nin derdini bilen, Gümüşhane'nin derdiyle hem dem olan kişilerle bir ekip kuruluyor. Bir Genel Başkan Yardımcısı olarak şunun sözünü veriyorum: Biz kesinlikle fildişi kulelerinden siyaset yapmayacağız, biz kesinlikle elitist fanuslar içerisinde halka bakmayacağız, sürekli halkın içerisinde, sürekli halkla beraber, sürekli halkın dertlerini bilen ve o dertlere nasıl çözüm üretilmesi için çalışan bir ekip olacağız. Bunun sözünü sizlere veriyorum” dedi.

“İYİ Parti'den beklediğimiz etik ilkelere uygun davranması”

Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını cevaplandıran Elmalı, “Şehitler ve aileleri bizim başımızın tacıdır. Vatan, bayrak bizim için en önemli, en hassas olduğumuz noktalardır. Bu vatanın bekası için evladını şehit vermiş şehit yakınları da hepimizin başının tacıdır. Dolayısıyla hele hele yasama organında adı üstünde bir milletin vekilinin bir millete hem de bu kişinin bir şehit yakını olması düşünüldüğünde söylenilen sözlerin partimiz tarafından tasvip edilmesi mümkün değil. Bir hukuk devletindeyiz. Dolayısıyla bu yapmış olduğunun sonucunu hukuken görür. Etik dediğiniz şeyi kaldırırsanız yasalar bir hüküm yığınından başka birşeye benzemez. Burada hukuk bir şekilde işleyecek ama bizim İYİ Parti'den beklediğimiz etik ilkelere uygun davranması, etiğin gereğinin yerine getirilmesi. Aynı şekilde bu işe karışan milletvekilinden de beklentimiz etik ilkelerin gereğini yerine getirmesi, kamu vicdanını bu şekilde sakinleştirmesini, istifa etmesini bekliyoruz. Hukuken istifaya zorlamak değil, hukuken istifaya zorlamak da kamu vicdanını rahatlatmayacak. Ancak etik sistem işlerse o takdirde kamuoyu rahatlayacak” şeklinde konuştu.

“Demokrasinin en büyük unsurlarından biri çoğunlukçuluktur, çoğulculuk değil”

Genel Başkan Yardımcısı Elmalı, bir ülkede siyasi partilerin ne kadar çok olursa o ülkede demokrasi adına o kadar ümitvar olunabileceğini savunarak, “Siyasi partiler mihenk taşıdır. Çünkü her siyasi parti bir fikri temsil eder. 3 kişinin fikridir, 5 kişinin fikridir ama 10 kişinin fikridir fark etmez. Dolayısıyla ne kadar çok fazla parti varsa o kadar çok kişinin fikri, siyaseten tartışılıyor demektir. Dolayısıyla demokrasinin en büyük unsurlarından biri çoğunlukçuluktur, çoğulculuk değil. Fakat Başkanlık sistemi zorunlu ittifaklar meydana getirdi. Zorunlu ittifaklarda kişileri bir şemsiyenin altına sığdırmaya çalıştı. Bir şemsiye bir kişiliktir. Eğer o şemsiyenin altında 2 kişiyi 3 kişiyi alırsanız ya sağ kolunuz ya sol kolunuz ya sırtınız ıslanır ya ayakkabınız ıslanır, başınız ıslanmaz ama bir yerden feragat edersiniz. Dolayısıyla ittifak içerisine giren siyasi partilerin kendi tabanlarının fikirlerini yüzde 100 temsil etmiyorlar. Bazı fikirlerden ortak menfaatler kapsamında feragat ediyorlar. Bir ittifakta CHP, Saadet Partisi ve İYİ Parti var. Şimdi CHP’nin tabanının ideolojileri ile tamamını yansıtsa, Saadet Partisi tabanının ideolojileri birbirleriyle örtüşebilir mi? Hayır. Dolayısıyla çoğunlukçudan çoğulcu bir sisteme geçmiş oluyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

“Onlar küskünler hareketi. Biz ittifaka karşıyız”

Her fikrin iktidar olmak için doğduğunu ifade eden Elmalı, “İktidar olmayabilir. Bir fikriniz vardır, iktidar olmak istersiniz ama 100 sene de geçse iktidar olmayabilirsiniz o önemli değil fikir yaşar. Ama fikrin içerisinden iktidar olma amacını çekip alırsanız o fikir ölür. Benim genel başkanımın ve bizim tabanımızın bir ideolojisi yani bir beklentisi var. Biz elbette ki kendi başkanımızı mevcut sistemde cumhurbaşkanlığı yarışına genel başkanımızla gireceğiz. Çünkü genel başkanımız bizim kendi tabanımızı en iyi şekilde temsil eden kişi olacak. Şu aşamada biz ittifaka karşıyız. Bize göre ittifaklar adanmışlar ittifakı ve dadanmışlar ittifakı olarak ikiye ayrılıyor. Biz adanmışlar ittifakıyız. Adanmışlara oy vermek isteyenler bize oy versinler. Deva Partisi ve Gelecek Partisi bir küskünler hareketi. Her ikisinin de zaten mevcut bir tabanı var. Bizle bir değil. Bizi onlarla kesinlikle karşılaştırmayın ve kıyaslamayın. Onlar küskünler hareketi. Belli bir harekette umduğunu bulamayanlar, istediğini alamayanların bir tali yol açma çabası neticesinde kurmuş oldukları bir partidir. Dolayısıyla demokrasiye renk katar mı? Katar. Ama ana renk katmaz ara renk katar. Ana rengi Türkiye Değişim Partisi katıyor şu anda. Çünkü biz tecrübeli bir lidere sahip yeni bir partiyiz. Güncel sorunlarımızı merkeze alarak siyaset yapıyoruz. Dolayısıyla biz o aşamada diğer partilerden farkımızı öne koyduğumuzu düşünüyorum” diyerek sözlerini sonlandırdı.
 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER