‘Adam Gibi’ Gümüşhane’ye geliyor

Adam gibi, bir adın kalmalı, adın batsın, bugün pazar, aldırma reis gibi şiirleriyle bilinen, buğulu sesiyle dinleyene huzur veren şair, sunucu, televizyoncu ve tiyatrocu İbrahim Sadri, ‘Memleketim Merhaba’ adlı hasbihale katılmak üzere Gümüşhane’ye geliyor.

Adam gibi, bir adın kalmalı, adın batsın, bugün pazar, aldırma reis gibi şiirleriyle bilinen, buğulu sesiyle dinleyene huzur veren şair, sunucu, televizyoncu ve tiyatrocu İbrahim Sadri, ‘Memleketim Merhaba’ adlı hasbihale katılmak üzere Gümüşhane’ye geliyor.

Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Gençlik Merkezleri için yürüttüğü "Hasbihal Gençlik Sohbetleri" programı kapsamında "İbrahim Sadri ile Memleketim Merhaba" adlı programa katılacak olan Sadri, Gümüşhanelilerle 14 Aralık Çarşamba günü saat 19.00'da Gümüşhane Kültür Merkezinde buluşacak.

Şiir ağırlıklı gerçekleşecek olan programa katılım ücretsiz olarak gerçekleşecek.

İbrahim Sadri kimdir?

İstanbul'da doğan İbrahim Sadri aslen Erzincan Kemah Yücebelen'lidir, ilk ve orta öğrenimini istanbul kasımpaşa'da tamamladı. İstanbul Üniversitesi işletme Fakültesi'nde okuduktan sonra, yedi yıl tiyatroyla uğraştı. Turnelere çıkarak, Anadolu'yu yakından tanıma imkânı buldu. Çeşitli gazete ve dergilerde yazı ve şiirleri yayımlandı. Radyo ve televizyonlarda programcılık ve sunuculuk yaptı. Halen bir özel televizyonda program yapmaktadır. Şiir ve tiyatro kasetleri de bulunan şairin, şiir kitapları da mevcuttur.

"Adam Gibi" İbrahim Sadri'nin 1998'den beri devam ettirdiği şiir-kaset serüveninin altıncısı ve kendinden en çok söz ettireni oldu. Aslında kendini bir şair gibi görmediğini ama şiirlerinin olduğunu ve bu şiirlerini yıllardır okuduğunu söylüyor. Kendisinin iyi bir şiir okuyucusu olduğunu belirtiyor. Eski kasetlerinde de bulunan 'fondaki müzik', 'Adam Gibi'de oldukça fonksiyonel olarak yer alıyor.

İbrahim Sadri'nin şiirlerinin belli bir dönemin ruh yapısını yansıttığı belirtiliyor. Şiirlerinde, Türkiye'de 60'lı yıllarda doğan ve 70'li, 80'li yılların kargaşa ile sükun arasında aykırı yaşam biçimlerini idrak eden gençlerin bakış açılarını, yaşadıklarını ve geçirdikleri süreçleri ifade ediyor. İbrahim Sadri bu dönemin kuşağına ve yaşadıklarına tanıklık etmek istediğini sık sık belirtmiştir.

İbrahim Sadri her ne kadar tiyatro, şiir, mizah ve televizyon alanlarında çalışmış ve çalışıyor olsa bile, kendisini "tiyatrocu" olarak gördüğünü ifade etmekle beraber, tiyatroyu bırakmasını tiyatronun kurumsallaşmamış olmasına ve ekmek kapısı olarak yeterli olmamasına bağlıyor.



 
YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER