20 yılı aşkın bir süredir dağ tırmanışları yapan, önceki yıllarda Güney Amerika’nın en yüksek dağı olan 6 bin 960 metre yüksekliğindeki Aconcagua’ya (Arjantin) çıkmıştı. Fransa’da bulunan Mont Blanc (4.800 metre), Türkiye’de Ağrı Dağı (5.137 metre), Abdalmusa Zirvesi (3.331 metre), Yeni Zelanda’da Aspiring (3.033 metre) zirvelerine de çıkan Yalçın’ın son zirvesi de Kilimanjaro (5.895 metre) oldu.
Etrafında bulunan komşu volkanlardan apayrı bir şekilde bulunduğu platoda tek başına yükselerek yaklaşık 6 bin metre rakıma ulaşabilmesi ve oldukça geniş bir alanı kaplaması nedeniyle Kilimanjaro “Dünyanın en büyük yalnız dağı” olarak nitelendiriliyor.
Tanzanya’da bulunan Kilimanjaro Milli Parkı sınırları içerisinde Ekvator çizgisinin hemen güneyinde yer alan 5 bin 895 metre yüksekliğindeki volkanik Kilimanjaro dağı, tepesinde bulunan buzulların küresel ısınma sonucunda erimeye yüz tutmasıyla dünyanın ilgisini çekiyor.
Afrika’nın en yüksek dağı olan Kilimanjaro’nun zirvesine 7 gün süren tırmanışla ulaşan Hakan Yalçın ise kendisine özel olarak gönderilen Gümüşhane pestiliyle enerji toplayarak zirvesini gerçekleştirdi.
Tanzanya kanunları gereği, lisanslı yerel bir rehberle tırmanışını gerçekleştiren Yalçın, tırmanışa milli parkın 1830 metre rakımlı Machame girişinde başladı. Aşamalı olarak yükselen ekip sırayla Machame (2580 metre), Shira (3840 metre), Baranco (3950 metre) ve Barafu (4550 metre) kamplarında kaldı.
Barafu kampından sonra 5. gün zirveye ulaşmak zorlu bir tırmanış gerçekleştirdiklerini anlatan Yalçın, “Geceden başlayan rüzgar ve yağmur sabah saatlerinde şiddetlenerek kar fırtınasına dönüştü. Fırtınaya rağmen yola çıktık ve 1345 metrelik yükselti farkını yaklaşık 6.5 saatte tırmandık. Öncelikle Stella Point adlı noktada zirvede bulunan krater çukuruna ulaştık. Daha üst kesimlerde kar yağışı durmasına rağmen rüzgar çok daha kuvvetli esmekteydi. 5.895 metrelik zirveye ulaştığımızda saatler 15.48’i gösteriyordu. Rüzgarlı zirvede 10 dakika kalıp hemen dönüşe geçtik. Hızlı bir inişle 2 saatten az bir sürede Barafu kampına döndük. Ertesi gün karlı bir rotadan inerek Mweka kampında (3000 metre) bir gece geçirdik. 7. gün tekrar tropik yağmur ormanı içinde yürüyerek parkın Mweka girişine ulaştık” dedi.
Yalçın, Kilimanjaro dağında bitki örtüsünün rakımla beraber büyük değişiklikler sergilediğini, parkın girişinde tropik yağmur ormanları varken, yukarı çıktıkça ağaçların seyreldiğini, dağın üst kısmı kar, buz ve volkanik kayaların hakim olduğu alpin ortama dönüştüğünü kaydetti.
Bol bol fotoğraf çektiği tırmanışının ardından Tanzanya Milli Parkı tarafından verilen sertifikayı alan Yalçın, tırmanışta en zevkli anların Gümüşhane’den gönderilen enerji deposu pestil ve kömeleri yerken Kilimanjaro’nun güzelliklerini seyretmek olduğunu sözlerine ekledi.
