Gümüşhane Ticaret ve Sanayi Odası (GTSO) Başkanı İsmail Akçay, şehrin turizm potansiyelini harekete geçirecek olan Camii Boğazı Ziyaretçi Karşılama Merkezi projesine tam destek verirken, projenin başarısı için karayolu standartlarının iyileştirilmesi ve bütüncül bir turizm planlamasının şart olduğunu vurguladı.
Gümüşhane’nin sahip olduğu eşsiz doğal güzellikleri, tarihi dokusu ve kültürel mirasının ekonomiye kazandırılması amacıyla çalışmalar hız kesmeden devam ediyor.
Gümüşhane İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü tarafından hazırlanan "Camii Boğazı Ziyaretçi Karşılama ve Yönlendirme Merkezi Projesi", bazı kesimler tarafından şehrin turizm geleceği adına atılmış heyecan verici bir adım olarak değerlendiriliyor.
Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan GTSO Başkanı İsmail Akçay, projenin değerine dikkat çekerken, bu yatırımdan maksimum fayda sağlanması için kritik altyapı uyarılarında bulundu.
"Turizm Aksı İçin Karayolları Standardı Şart"
Turizmden beklenen ekonomik payın alınabilmesi için projelerin kağıt üzerinde kalmaması ve sağlam bir altyapıya oturması gerektiğini belirten Başkan Akçay, önceliğin yol ağına verilmesi gerektiğinin altını çizdi. Akçay, "Şehrimizin önceliklerini doğru belirlemeliyiz. Eğer Süleymaniye Mahallesi, Krom Vadisi, Camiboğazı, Taşköprü ve Santa Harabeleri arasında uzanan bütünleşik bir turizm aksı oluşturmak istiyorsak, bu hatları birbirine bağlayan yolların bir an önce karayolları standardında yapılması elzemdir. Ulaşım konforu sağlanırsa, Camii Boğazı projesi gerçek amacına ulaşır ve beklenen faydayı sağlar" değerlendirmesinde bulundu.
Yeşil Yol: Sümela’dan Gümüşhane’ye Uzanan Köprü
Bölge turizminin can damarı olarak nitelendirilen "Yeşil Yol" projesine de değinen Akçay, ödenek sorunları nedeniyle yarım kalan bağlantı yollarının tamamlanması çağrısında bulundu. Trabzon sınırındaki Sümela Manastırı'na gelen yoğun turist akışını Gümüşhane'ye çekmenin formülünü açıklayan Akçay, şunları kaydetti: "Sümela’ya gelen turlar, Gümüşhane sınırındaki Kurtdere Yaylası'na kadar asfalt yoldan rahatça gelebiliyor. Biz de kendi sınırlarımızdaki yolları bu standarda yükseltirsek, turist hiç yorulmadan Krom Vadisi’ne, Çakırgöl’e, Taşköprü’ye, Karaca Mağarası’na ve tarihi Süleymaniye Mahallemize ulaşabilir. Dünyanın en güzel doğasına sahip olsanız bile, ulaşılabilir değilseniz cazibe merkezi olamazsınız. Tur operatörlerine ve ziyaretçilere konforlu bir seyahat imkanı sunmak zorundayız."
Tarihi Miras İçin "Mevcut Haliyle Koruma" Modeli
Gümüşhane turizminin kalbi konumundaki Süleymaniye Mahallesi için de gerçekçi çözüm önerileri sunan İsmail Akçay, restorasyon bütçelerinin yetersiz kaldığı durumlarda "dondurma tekniği"nin uygulanabileceğini belirtti.
Bölgedeki Zeki Kadir Beyoğlu Konağı gibi değerli yatırımların hizmet verdiğini hatırlatan Akçay, "Süleymaniye’de çok sayıda tarihi yapı var. Hepsini restore etmeye gücümüz yetmeyebilir ancak bu yapıları mevcut halleriyle koruyup, güvenli gezilebilir hale getirebiliriz. Dünyada bunun örnekleri mevcut. Turiste daha fazla imkan sunup şehirde konaklamasını sağlarsak, Gümüşhane ekonomisine doğrudan katma değer sağlamış oluruz. Bu projeler bir bütündür ve tüm şehir el birliğiyle bu vizyona sahip çıkmalıdır" ifadelerini kullandı.