Ara
Gümüşhane
Kapalı
-1°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
42,5331 %0.06
49,6506 %-0.02
5.761,49 % 0,15
Gümüşhane Haberleri Gümüşhane Gazetecilik Dedikodu Değildir!

Gazetecilik Dedikodu Değildir!

Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Uğur Aydın, 26 Kasım’da kentte yaşanan olaylar sırasında sosyal medyada yayılan bilgi kirliliğine tepki gösterip teyitsiz bilgilerin toplumda panik oluşturduğunu belirterek, "Etkileşim geçici, gerçek gazetecilik kalıcıdır" mesajını verdi.

1626
Gösterim
3 Dakika
Okunma Süresi

Gümüşhane’de 26 Kasım Çarşamba günü yaşanan ve kentte hareketli saatlerin geçmesine neden olan asayiş olayları, sadece güvenlik tedbirlerini değil, doğru bilginin önemini de bir kez daha gündeme taşıdı.

Gümüşhane Üniversitesi yerleşkesinde meydana gelen rehine krizi ve hemen ardından şehir merkezinde gerçekleşen bıçaklı saldırı olayları, kentte endişe dolu anların yaşanmasına sebep oldu. Ancak bu süreçte olayların kendisi kadar, sosyal medya üzerinden yayılan teyitsiz bilgiler ve abartılı ifadeler de kamuoyunda ciddi bir rahatsızlık oluşturdu.

Konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulunan Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi ve İhlas Haber Ajansı (İHA) Muhabiri Uğur Aydın, kriz anlarında gerçek gazeteciliğin toplumsal huzur için ne denli hayati bir öneme sahip olduğuna dikkat çekti.

Sosyal Medya ve Bilgi Kirliliği Tehdidi

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte herkesin içerik üreticisi konumuna geldiğini, ancak bunun gazetecilik mesleğiyle karıştırılmaması gerektiğini vurgulayan Aydın, 26 Kasım günü yaşanan bilgi kirliliğine işaret etti. Aydın, sosyal medyada kendisini haberci olarak tanıtan bazı hesapların, doğruluğu teyit edilmemiş bilgileri "son dakika" heyecanıyla servis etmesinin şehirde gereksiz bir infial havası estirdiğini belirtti.

Aydın açıklamasında, “Birkaç saniyelik etkileşim ve beğeni uğruna insanların can güvenliğini, ailelerin endişesini ve toplumun huzurunu hiçe sayan paylaşımlar, habercilik ile magazinsel safsata arasındaki çizgiyi ne yazık ki bulanıklaştırmıştır. Olayların vahametini artırmak için kullanılan abartılı ifadeler, panik havasının oluşmasına zemin hazırlamıştır” ifadelerine yer verdi.

"Gazetecilik Dedikodu Değildir, Emek İster"

Gerçek gazeteciliğin; sorumluluk, emek, doğruluk, teyit ve etik kurallar çerçevesinde yapıldığının altını çizen Uğur Aydın, sahadaki gazetecilerin mücadelesine değindi.

Sosyal medyanın oluşturduğu sis bulutunu dağıtmak için gazetecilerin resmi kaynaklarla sürekli iletişim halinde olduğunu belirten Aydın, şunları kaydetti: “Bugün herkes içerik üretebilir ancak habercilik bir meslek disiplinidir. Sahaya inmeden, kaynağına sormadan, veriyi kontrol etmeden yapılan paylaşımlar haber değil, olsa olsa dedikodudur. Bu tür yaklaşımlar tehlikelidir; çünkü yanlış bir bilgi, taşması kolay bir bardağı daha da taşırabilir. Gerçek gazeteciler ise kelimelerini seçerken toplumun güvenini düşünür ve hata yapmaktan imtina ederler.”

Gerçek Habercilik Kalıcıdır

Gümüşhane Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu Üyesi Aydın, gazetecilerin zorlu şartlar altında görev yaptığını ancak toplumun en önemli güven kapısı olduklarını hatırlattı. Açıklamasını mesleki bir manifestoyla sonlandıran Aydın, “Sosyal medyanın gürültüsü bazen kulaklarımızı yorabilir ama doğru bilgiyi halka ulaştırmanın verdiği güven, en büyük ödülümüzdür. Unutulmamalıdır ki; etkileşim geçicidir, gerçek gazetecilik kalıcıdır” değerlendirmesinde bulundu.
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *