Tüm yönleriyle şehir merkezinde yaşamayı sizler için araştırdık. İşte şehir merkezinde yaşamanın getirdiği artılar ve eksiler:

Şehir Merkezinde Yaşamın Artıları

• Şehir merkezinde yaşayanlar gönüllerince kültürel aktivitelere katılabiliyor. Sanatsal etkinlikler, en popüler buluşma mekanları şehir merkezlerinde yer alıyor. Ayrıca biletleri hızla tükenen etkinlikler için hızla bilet alma şansı da elde ediliyor.
• Ulaşımın da merkezi olan kentlerin kalbi, her yere kolaylıkla gidebilmeye imkan tanıyor. Toplu taşıma imkanları sayesinde ulaşım sorun olmaktan çıkıyor.
• Motorlu veya araçlı kurye ile market ürünlerinin teslimatını yapan uygulamalar neredeyse tüm şehirlerin merkezlerinde hizmet veriyor. Merkezde yaşayanlar yöredeki esnaftan kolaylıkla alışveriş yapabildiği gibi yeni nesil uygulamaları da rahatlıkla kullanabiliyor.
• Kent merkezlerinde çilingir, tesisat için usta bul ve tadilat yaptırma hizmetlerine ulaşmak oldukça kolay. İhtiyaç duyulan her konuda, tüm uzmanlar birkaç sokak uzaklık içinde yer alıyor.
• Şehir merkezleri neredeyse 24 saat yaşıyor, günün her saatinde sokakta olmak mümkün oluyor.
• Yoğun sirkülasyon alanları olduğu için herhangi bir sorunda, şehir merkezlerinde belediye hizmetleri hızla gerçekleştiriliyor. Altyapı gibi konularda problem çıktığında daha hızlı çözüme ulaşılabiliyor.
• Şehir merkezlerinde yaşam standartlarının daha yüksek olduğu biliniyor.
• Hastane gibi kamu hizmetlerine ulaşım kolaylıkla gerçekleşiyor.
• Şehir merkezindeki kozmopolit yaşam farklı kültürlere şahit olmayı beraberinde getiriyor. Kültürel zenginlikler, farklı özelliklerdeki geniş bir çevreyi ve bakış açısında gelişimi mümkün kılıyor.
• Şehir merkezinde yaşayanlar, çoğunlukla sıkılmaya fırsat bulmadan hayatın akışının içinde yaşamayı tercih ediliyor. Bu da insanların kendini oyalama ihtiyacını ortadan kaldırıyor. Keyifli zaman geçirmek için emek sarf etmeye gerek kalmıyor.

Şehir Merkezinde Yaşamın Eksileri

• Şehir merkezlerinde yaşayanların en büyük sorunlarının başında park yeri bulmak yer alıyor. Öyle ki, taşınırken evden eve nakliyat kamyonu geldiğinde bile yanaşılacak bir köşe bulmakta zorluk çekiliyor.
• Kent merkezlerinde ev kiralarından, yiyecek içecek fiyatlarına kadar hemen her şey daha pahalı oluyor.
• Merkezde araziler daha değerli olduğu için evler daha pahalı olmasına rağmen daha küçük planlanıyor. Kentin biraz dışında aynı fiyatlardaki evlerde havuzlar, geniş bahçeler bulunuyor. Ayrıca çok daha geniş metrekareli daireler planlanıyor.
• Günümüzde özel okullar genellikle şehrin biraz dışında konumlandırılıyor.
• Merkezde nefes alacak yeşillik bulmak çok daha zor görülüyor.
• Birçok binada ofisler bulunduğu için merkezde yaşayanların ısınma giderleri daha çok oluyor. Zira ofislerde geceleri ısıtma sistemleri kapatıldığı için diğer komşular daha çok ısınma giderine katlanmak zorunda kalıyor.
• Şehir merkezlerinde çok daha fazla gürültü ve toz ile baş etmek zorunda kalınıyor.
• Şehir merkezlerinde yerleşim eski olduğu için kentsel dönüşüm yapılmadıkça eski evler çoğunlukta bulunuyor. Kentsel dönüşüm ise gürültü, daha çok gürültü anlamına geliyor.
• Merkezde yaşayanlar, yalnız kalmakta zorluk çekebiliyor. Kapıdan çıktıkları gibi bir tanıdıkla karşılaşma ihtimalleri herhangi bir yerdekinden daha yüksek oluyor.
• Şehir dışında yaşam siteler ile tanımlanırken, merkezde apartmanlarda hayat sürdürülüyor. Site yaşamı daha yüksek güvenlik standartlarını beraberinde getiriyor. Şehir merkezlerinde suç oranları daha yüksek görülüyor. Özellikle hırsızlık gibi vakalarla merkezlerde daha sık karşılaşılıyor. 

Siz de şehir merkezinde mi şehrin biraz dışında mı yaşasam diye düşünüyor ve karar veremiyorsanız, merkezde yaşamın artılarını ve eksilerini değerlendirebilirsiniz. Önceliklerinize göre kararınızı yönlendirebilir, sizi daha mutlu edecek bir yaşam için adım atabilirsiniz.