Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçu Ve Cezası

Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçu Ve Cezası

Bireylerin özel yaşam alanları olan konutlarına veya işyerlerine, ya da bu mekanların yan bölümlerine, sahibinin izni olmaksızın girilmesi ya da girilmiş olmasına karşın sahibinin isteği doğrultusunda terk edilmemesi durumlarında konut dokunulmazlığını ihlal suçu oluşur.

Konut dokunulmazlığı, Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 21. maddesinde "Kimsenin konutuna dokunulamaz" ifadesiyle güvence altına alınmış, temel hak ve özgürlükler arasında yer alan bir haktır. Anayasa ile sağlanan bu hakka yönelik ihlaller, bireysel güvenlik ve huzuru ciddi şekilde sarsabilir. Bu kapsamda, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116. maddesi, konut dokunulmazlığının ihlalini açıkça suç olarak tanımlamakta ve buna karşılık cezai yaptırımlar öngörmektedir. Bu suç ile özel hayatın gizliliğini ihlal suçu koruduğu menfaat bakımından benzerlik göstermekle birlikte esasında farklı hukuki menfaatleri koruyan ayrı suçlar oldukları unutulmamalıdır.

Konut Dokunulmazlığı Hakkı

Tanım

Bireylerin, konutlarında güven içinde yaşama hakkı, hem Anayasa hem de uluslararası anlaşmalarla korunmaktadır. Türk Ceza Kanunu, bu hakkın ihlalini suç olarak ele almakta ve cezalandırmaktadır.

Hukuki Düzenleme

Türk Ceza Kanunu'nun "Hürriyete Karşı Suçlar" kısmında bulunan 116. maddenin düzenlemesiyle konut dokunulmazlığını ihlal suçu açıkça tanımlanmıştır.

Konut dokunulmazlığının ihlali TCK Madde – 116

(1) Bir bireyin konutuna ya da bu konutun yan alanlarına izinsiz olarak giren veya izinle girdikten sonra ayrılmayan kişilere, mağdurun şikayeti temelinde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Bu tür fiillerin, önceden izin gerektirmeyen alanlarda gerçekleştiği işyerleri ve yan alanlarına yönelik olduğunda, yine mağdurun şikayetiyle, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası uygulanır.

(3) Eğer evlilik birliği içinde veya birden fazla kişinin kullanımı söz konusu olan konut veya işyerlerinde, ilgili kişilerden birinin izni varsa, yukarıda belirtilen madde hükümleri uygulanmaz. Ancak, bu iznin yasal bir amaca dayanması şarttır.

(4) Eğer suç, zor kullanılarak veya tehdit edilerek ya da gece vakti işlenmişse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

Ayrıca, 119. madde altında "Ortak Hüküm" başlıklı madde ile konut dokunulmazlığı ihlali suçu için de geçerli olacak şekilde, bazı ağırlaştırıcı koşullar belirlenmiştir.

Ortak hüküm TCK Madde – 119

(1) Eğitim ve öğretim engellenmesi, kamu kurumları veya benzeri kuruluşların faaliyetlerinin engellenmesi, siyasi hakların kullanılmasının engellenmesi, inanç ve düşünce özgürlüğünün engellenmesi, konut dokunulmazlığının ihlali ve iş ve çalışma özgürlüğünün ihlali suçlarının;

a) Silah kullanılarak,

b) Failin kendisini tanınamaz hale getirmesi,

c) Birden fazla kişi tarafından işlenmesi,

d) Suç örgütlerinin gücünden yararlanılarak,

e) Kamu görevlisinin nüfuzunun kötüye kullanılması şeklinde işlenmesi durumunda, verilecek cezanın artırılmasına karar verilir.

(2) Bu suçlar işlenirken kasıtlı yaralama suçunun ağır sonuçları meydana gelirse, ayrıca yaralama suçuna ilişkin hükümler uygulanır.

Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçu Ve Cezası

Bir kişinin konutuna ya da eklentilerine izinsiz giriş yapmak ya da izinle girmiş olmakla birlikte ayrılmamak, Türk Ceza Kanunu'nda açıkça suç olarak tanımlanmıştır ve altı aydan iki yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür. Ancak, bu cezai yaptırımların uygulanabilmesi için mağdurun şikayet etmesi gerekmektedir.

İşyeri Dokunulmazlığını İhlal Suçu Ve Cezası

Eğer bir iş yeri, genel olarak izinsiz girilmesi beklenmeyen bir yerse ve bu işyerine veya yan alanlarına işyeri sahibinin rızası olmaksızın girilirse, işyeri dokunulmazlığını ihlal suçu oluşur. Bu durumda, fail mağdurun şikayeti üzerine, altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılabilir. Burada mahkeme, verilecek cezayı seçimlik olarak belirleme hakkına sahiptir.

Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçunun Şartları

Konut dokunulmazlığı ihlali suçu, iki temel eylem üzerinden işlenebilir;

  • Bir kişinin konutuna veya yan alanlarına izinsiz olarak girilmesi,
  • Bir kişinin konutuna veya yan alanlarına izinle girildikten sonra, sahibinin rızasına aykırı olarak oradan ayrılmamak.

Bu iki durum da aşağıdaki başlıklar altında ayrıntılı olarak incelenmiştir.

Konuta Kişinin Rızası Dışında Girilmesi

Konut dokunulmazlığını ihlal suçunun meydana gelmesi için birincil şartlardan biri, izinsiz olarak konuta girilmesidir. Bu, konut sahibinin haberi olmaksızın veya zor kullanarak konuta giriş yapılması şeklinde gerçekleşebilir. Ayrıca, kişiyi aldatarak konuta giriş yapılması, örneğin kendini farklı bir meslek grubundanmış gibi tanıtarak, izinsiz giriş olarak kabul edilir.

Eğer konut birden fazla kişi tarafından kullanılıyorsa, bu kişilerden herhangi birinin verdiği rıza, suçun oluşmaması için yeterlidir. Ancak verilen rızanın meşru bir amaca dayanması gerekmektedir. Örneğin, bir kişi evde hırsızlık yapması amacıyla bir başkasını eve davet ederse, bu meşru bir rıza olarak kabul edilmez.

Aile bireylerinden birinin rızası ile girilen aile konutunda da suç teşkil etmez, ancak burada da rızanın meşru bir amaçla verilmiş olması gereklidir.

Konuta Rıza İle Girdikten Sonra Konut Sahibin Rızası Hilafına Çıkılmaması

Konut dokunulmazlığı ihlali, izinsiz girişin yanı sıra, izinle girilen bir konuttan sahibinin rızasına aykırı olarak ayrılmamak suretiyle de işlenebilir. Burada önemli olan, konuta giriş için izin veren kişinin, eylem veya sözleriyle, bu kişinin ayrılmasını talep etmesine rağmen, failin ayrılmamasıdır.

Konut Dokunulmazlığı Suçunda Cezayı Artıran Nitelikli Haller

Konut dokunulmazlığı ihlali suçunun çeşitli nitelikli halleri bulunmakta ve bu durumlar, suçun daha ağır cezalarla yargılanmasını gerektirmektedir. Bu nitelikli haller aşağıda sıralanmıştır.

Cebir Ve Tehdit Kullanılması Suretiyle Konut Dokunulmazlığını İhlal

TCK'nın 116. maddesinin dördüncü fıkrasına göre, cebir veya tehdit kullanarak bir kişinin konutuna giren faile, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası verilir. Cebir, fiziksel güç kullanımını ifade eder ve eğer kullanılan güç, basit tıbbi müdahaleyle giderilemeyecek düzeydeyse, fail aynı zamanda kasten yaralama suçuyla da yargılanabilir.

Geceleyin Konut Dokunulmazlığını İhlali

Suçun gece vakti işlenmesi, mağdurun savunma kapasitesinin düşük olması nedeniyle, kanun koyucu tarafından cezayı artırıcı bir nitelikli hal olarak kabul edilmiştir. Kanunda gece vakti, güneş batımından bir saat sonra başlayıp, güneş doğumundan bir saat önceye kadar süren zaman dilimi olarak tanımlanır. Bu zaman dilimi içerisinde işlenen konut dokunulmazlığı ihlali suçları için bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülmüştür.

Silah Kullanılması Suretiyle Konut Dokunulmazlığını İhlal

Silah kullanılarak işlenen konut dokunulmazlığı ihlali suçları için, verilecek ceza, normal şartlar altında öngörülen cezadan daha ağır olacaktır. Bu durumda, suçun işleniş şekline göre, ceza miktarı bir kat artırılır. Silahın sadece bulundurulması değil, suçun işlenişinde kullanılması esastır.

Kişinin Kendini Tanınmayacak Bir Hale Koyması Suretiyle Konut Dokunulmazlığını İhlal

Failin, suçu işlerken kendini tanınmayacak hale getirmesi (maske takmak, tanınmaz bir makyaj yapmak, takma saç veya sakal kullanmak gibi) de cezayı artırıcı bir nitelikli haldir. Bu durum, mağdurun faili tanıyamamasına ve failin tespit edilmesinin zorlaşmasına yol açar, dolayısıyla ceza miktarı artırılır.

Birden Fazla Kişi Tarafından Konut Dokunulmazlığını İhlal

Birden fazla kişi tarafından işlenen konut dokunulmazlığı ihlali suçları da, cezayı artırıcı nitelikli bir hal olarak değerlendirilir. Bu durum için, faillerin en az iki kişi olması ve suçu birlikte işlemeleri gerekir. Önceden plan yapmış olmaları şart değildir.

Suç Örgütlerinin Korkutucu Etkisinin Kullanılması Suretiyle Konut Dokunulmazlığını İhlal

Suç örgütlerinin oluşturduğu korkutucu etkinin kullanılmasıyla işlenen konut dokunulmazlığı ihlali suçları, verilecek cezanın artırılmasına sebep olur. Burada, faaliyetin örgüt adına yapılmış olmasının yanı sıra, örgütün varlığından faydalanılarak korkutucu bir etki yaratılması yeterlidir. Failin örgüt üyesi olup olmadığı veya örgütün gerçekten var olup olmadığı bu durum için önemli değildir.

Kamu Görevinin Sağladığı Güç Ve Nüfuzun Kullanılması Konut Dokunulmazlığını İhlal

Kamu görevlisinin, görevinden kaynaklanan yetki ve nüfuzu kötüye kullanarak bir kişinin konut dokunulmazlığını ihlal etmesi, cezayı artırıcı bir başka nitelikli haldır. Bu durumda, suçun kamu görevlisi tarafından işlenmiş olması ve bu görevin sağladığı otoritenin suçun işlenmesinde kullanılmış olması gerekmektedir.

Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçunda Şikayet

Konut dokunulmazlığını ihlal eden suçların soruşturulup kovuşturulabilmesi için mağdurun şikayeti şarttır. Şikayet, zarar gören kişi tarafından ilgili mercilere yapılmalıdır. Bu, doğrudan savcılığa ya da ilk aşamada polis karakoluna yapılabilecek bir işlemdir. Şikayet süresi 6 ay olarak belirlenmiş olup, bu süre zarar görülen kişinin hem fiili hem de faili öğrendiği andan itibaren işlemeye başlar.

Cebir veya tehdit kullanılması, gece vakti işlenmesi ve TCK'nın 119. maddesinde belirtilen nitelikli hallerde suçların işlenmesi durumunda, suçlar resen takip edilir ve şikayete bağlı değildir.

Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçunda Soruşturma Ve Kovuşturma (Yargılama)

Soruşturma

Konut dokunulmazlığını ihlal suçu şikayete bağlı bir suçtur. Bu suçun işlenmesi halinde, faile karşı cezai soruşturmanın başlatılabilmesi için mağdurun yetkili mercilere suç duyurusunda bulunması gerekmektedir. Bu suç için ceza yargılaması süreci, suçun duyurulmasıyla başlar. Soruşturma sürecinde Cumhuriyet savcısı, gelen ihbar veya şikayet üzerine harekete geçer, olayın gerçekliğini araştırır ve delilleri toplar.

Kovuşturma

İddianamenin hazırlanıp ilgili mahkeme tarafından kabul edilmesiyle, kovuşturma süreci başlar. Bu aşamada mahkeme, dosyadaki delilleri inceleyerek, suçu işleyen kişi hakkında gerekli olan cezai kararı verir.

Görevli Mahkeme

Konut dokunulmazlığını ihlal suçları için yetkili mahkeme, Asliye Ceza Mahkemeleridir.

Yetkili Mahkeme

Suçun işlendiği yer mahkemesi, genel yetki kuralına göre yargılama yapacak mahkemedir. Konut dokunulmazlığı ihlal suçları bakımından da, suçun işlendiği yerdeki Asliye Ceza Mahkemesi yetkilidir.

Konut Dokunulmazlığını İhlal Suçunda Zamanaşımı

Konut dokunulmazlığı suçlarında zamanaşımı süresi 8 yıldır. Bu süre içinde, hem fiilin hem de failin mağdur veya zarar gören tarafından öğrenilmesinden itibaren 6 ay içinde şikayet edilmesi gerekir. Eğer 8 yıl içerisinde ne fail ne de fiil öğrenilirse, bu durumda suç için daha fazla soruşturma veya kovuşturma yapılamaz; çünkü suç zamanaşımına uğramış olur.

Verilebilecek Ceza Ve Yaptırımlar

Konut dokunulmazlığı ihlali suçunu işleyen kişiye yönelik olarak, hapis cezası başta olmak üzere, belirli koşullarda adli para cezası, Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB) veya cezanın ertelenmesi gibi yaptırımlar uygulanabilir.

Hapis Cezası

Konut dokunulmazlığı ihlali suçunda öngörülen hapis cezası, suçun işlendiği yerin niteliğine (konut mu, işyeri mi) bağlı olarak değişiklik gösterir:

  • Kanun, konut dokunulmazlığı ihlal edildiğinde, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası verilmesini öngörmektedir.
  • İşyerleri ve eklentilerine izinsiz olarak giren veya izinle girip çıkmayan kişilere ise altı aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası uygulanabilir.

Adli Para Cezasına Çevirme

Belirli durumlarda, mahkeme tarafından hapis cezası yerine adli para cezası uygulanabilir. Eğer kasten işlenen suçlardan dolayı bir yıla kadar hapis cezasına hükmedilirse ve suçun işlenme biçimi, failin davranışları, suçtan duyulan pişmanlık, failin sosyal ve ekonomik durumu gibi etkenler göz önünde bulundurulursa, hapis cezası adli para cezasına çevrilebilir. Konut dokunulmazlığı ihlali suçunda da, şartlar müsaitse ve mahkeme kararıyla, hapis cezası adli para cezasına dönüştürülebilir. Ancak, Türk Ceza Kanunu'nun 116. maddesinin ikinci fıkrasında belirtilen işyeri dokunulmazlığının ihlali durumunda, adli para cezası doğrudan seçenek olarak sunulmuş olup, mahkeme gerekli görürse hapis yerine adli para cezası verebilir.

Erteleme

Türk Ceza Kanunu'nda belirtilen şartlar çerçevesinde, mahkeme tarafından cezanın ertelenmesine karar verilebilir. Bu durumda, sanığa verilen hapis cezası belirli bir süre ertelenir ve bu süre zarfında sanık belirlenen koşullara uyarsa, ceza infaz edilmez. Konut dokunulmazlığı ihlali suçlarında da, kanunun öngördüğü koşullar dahilinde cezanın ertelenmesi mümkündür.

Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması (HAGB)

HAGB uygulaması, mahkemenin sanığa verdiği cezanın belirli bir denetim süresi boyunca açıklanmaması ve bu süre içerisinde sanığın belirlenen şartlara uyması halinde, cezanın infaz edilmemesini sağlar. Konut dokunulmazlığı ihlali suçu da dahil olmak üzere, suçun türüne bakılmaksızın HAGB kararının verilmesi mümkündür. Bu süreçte sanık, denetimli serbestlik altında olup, bu dönem içerisinde yeniden suç işlemez ve diğer koşullara uyarsa, hakkındaki hüküm kesinleşmeden dava düşer.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER