FAŞİSTSEK DE O KADAR DA DEĞİL!

Siyaset nedir? Diye soranlara hep dedim. Siyaset demek “yalan” dır. Siyasetçi de “Cem Uzan’dır. Bu sözümü beğenmeyen siyasetçi beni arayabilir.

Benim nerem yalancı diye sorabilir?

Söylenen yalanlar bohçamda!

Siyasetçinin ruh haline ve durumuna en uygun örnek şu cümlelerdir.

“Kürt sorunu var!”

“Kürt sorunu diye bir şey yok!”

Valla artık aynı insanlardan sadır olan aynı konuya ilişkin bu tip sözleri duydukça “acaba bende mi bir mallık var?” diye sormadan edemiyorum.

“Bizler Kürt’lerin haklarını savunacağız” diyorlar. “Siz faşistsiniz” diyorlar.

Biz “PKK, Kürt değil taşeron bir ermeni örgüttür” diyoruz.

“PKK’yı muhatap almazsak Kürt sorununu çözemeyiz” diye cevap veriyorlar.

Tamam biz adam değiliz. Bizim kafamız çalışmaz. Cenabı Allah bizi “salak” olarak yaratmış. Ne yapalım.

Ama soru sorabiliyoruz en azından.

Şu soruları sorabiliyoruz.

“Kobani’deki kardeşlerimize selam olsun” diyen bir Başbakanız var mı? Var!

“Kobani düştü düşecek” diyen bir Cumhurbaşkanımız var mı? Var!

Bu iki cümle arasındaki farkı izah edebilecek dâhilerin tamamı neden AKP’de?

Neden bizim içimizden de bu kadar ileri zekalı, dâhiler çıkmıyor?

Sormadan edemiyorum.

En sonunda birisi kulağıma sesleniyor!

“Faşistsekte o kadar da değil!”

Şimdi anlamadığım ne?

AKP, çözüm istiyor mu istemiyor mu?

AKP, Kürtçü mü Türkçü mü?

AKP, neyin nesi kimin fesi?

Alinin külahını Veliye, Velinin külahını Aliye,

Raylarda tren yürüsün de nasıl yürürse yürüsün.

Yalnız bu tren nereye gidiyor? Soran yok.

Selamsız bandosu gibi Gümüşhaneli hemşehrilerimde mızıka çalıp duruyor.
YORUM EKLE