VALİ ALPER TANRISEVER
“Vatan topraklarımıza göz diken ve işgale kalkışan yedi düvele bu toprakların sahipsiz olmadığını bildirerek, Kurtuluş Savaşımızın kazanılmasına ve yeni bir devletin doğmasına vesile olan 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109. Yıl dönümünü millet olarak kutlamanın sevincini ve vatanımız için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi saygıyla, minnetle andığımız Şehitler Günü’nü bir kez daha idrak etmenin onur ve gururunu yaşamaktayız.
Aziz Milletimizin bütün dünyaya karşı onurunu, namusunu ve bağımsızlığını kanının en son damlasına kadar nasıl koruduğunu gösteren bu emsalsiz destanın kahramanları olan şehitlerimiz ve gazilerimiz, devletimizin birlik ve beraberliğinin güvencesi olarak sonsuza kadar milletimizin gönlünde yaşamaya devam edecektir.
Çanakkale Zaferi, sonuçları itibarıyla tarihin akışını ve Türk Milletinin kaderini değiştiren, ortaya konan mücadele bakımından eşsiz bir destandır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kelimeleriyle Çanakkale “Bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize ebedi vatan yapan” zaferin adıdır. Yurdun dört bir yanından kopup gelen yiğitler, düşmana karşı aynı gaye uğruna çarpan yürekleriyle, Çanakkale’de omuz omuza savaşmış ve mertebelerin en yücesine ulaşmıştır.
Bizler, öncelikle onların canları pahasına bize bırakmış oldukları emanete sahip çıkmak durumundayız. Bununla beraber ölüm kalım savaşında en yüce mertebe olan şehadete eren şehitlerimize, asla tam manasıyla ödeyemeyeceğimiz minnet ve şükran borcumuzu bir nebze ödeyebilmek için, onların hatırasını en güzel şekilde yaşatmak, gelecek nesillere en doğru ve anlamlı şekilde aktarmak, anlatmak zorundayız.
Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin yıl dönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde; bize mukaddes bir vatan emanet eden tüm şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere tüm kahramanlarımızı rahmetle, minnetle ve şükranla anıyorum. Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”
AK PARTİ MİLLETVEKİLİ AV. CELALETTİN KÖSE
“Umudun bittiği yerde imanın, gücün tükendiği yerde azmin, silahın olmadığı yerde yüreğin coştuğu, dünyada eşi benzeri görülmemiş çetin bir savaşa sahne olan, toprağın her zerresinin şehit kanı ile sulandığı 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 109. yıldönümünü kutlamanın gurur ve mutluluğunu yaşıyoruz.
Çanakkale Zaferi, vatanın ve milletin bekası ve mutluluğu için canlarını feda edecek kadar benliklerinden vazgeçmiş yüz binlerce milli kahramanın, ilahi bir mücadele gücü ile milletimizi yüceltme ülküsünün ihtişamlı ve mukaddes bir hatırasıdır. 1915’te bir kez daha görülmüştür ki yeryüzündeki hiçbir silah, hiçbir mekanik güç vatan ve millet sevgisine karşı üstün olamayacaktır. Çanakkale Zaferi, milletimizin sarsılmaz birlik ve beraberliğinin en güçlü nişanesidir. Etnik kökenleri, mezhepleri ne olursa olsun vatanın her köşesinden kopup gelerek düşmanın karşısına dikilen ve ’Çanakkale geçilmez’ diyerek canları pahasına bu toprakları savunan şehitlerimizin aziz hatırası, bugün de millet olma şuurumuzu canlı tutan en büyük ilham kaynağı olmaya devam etmektedir. Aziz milletimizin bağımsız yaşama konusundaki tavizsiz tercihinin izlerini; Çanakkale’nin derin sularında, Conkbayırı ve Anafartalar’ın siperlerinde kefensiz yatanların destansı mücadelesinde görmek ziyadesiyle mümkündür. Vatan topraklarını korumak ve savunmak için, en zor şartlar altında canlarını ortaya koymaktan çekinmemiş olan şehitlerimiz; devletimizin varlığının, milletimizin birlik ve beraberliğinin manevi güvencesi olarak sonsuza kadar hatırlanacaktır. Unutulmamalıdır ki, Çanakkale ruhu gönüllerde yaşadıkça ve bunu sahiplenen vatansever şahsiyetler oldukça, geçmişte ve günümüzde başarılmaya çalışılan ayrılıkçı emelleriyle bölücülük, kendine yaşam alanı bulamayacaktır. Bu vatanı korumanın bedelini kanla ve canla ödeyen bir millet, bundan sonrada aynı şuurla her türlü saldırıyı geri püskürtecek, terör faaliyetleri ile yapılmak istenen kirli oyunlar bozulacaktır. Şehitlerimizin aziz emanetini ebediyen koruyacak, bu emaneti çok daha yükseklere taşımak için var gücümüzle mücadele edeceğiz. Şehitlerimiz ve onların kahramanlıklarından aldığımız ilhamla ülkemizi ve şehrimizi büyütmeye, güçlendirmeye, tarihine, kültürüne ve medeniyetine yarışır şekilde geleceğimizi inşa etmeye devam edeceğiz.
Bu vesile ile başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere Çanakkale’de, Dumlupınar’da, Sakarya’da ve bugün terörle mücadelede görevlerini ifa ederken şehadet şerbetini içen kahraman şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum. Ruhları şad olsun. Gazilerimize şükranlarımı sunuyorum."
MHP MİLLETVEKİLİ MUSA KÜÇÜK
“Türk milletinin gülle, mermi, çelik ve baruta karşı verdiği en çetin mücadelelerden birisi olan Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıldönümünü gururla kutluyoruz.
Dönemin hasım küresel güçlerinin sahillerimize kadar gelerek, vatan topraklarına yönelik kirli ve habis emellerini hayata geçirmek istemeleri, çok şükür ki Çanakkale önünde imana çarpmış, ecdadımızın bağımsızlığa duyduğu inançla erimiş ve yok olmuştur.
‘Batmaz’ denilerek, haklarında efsane uydurulan savaş gemileri, gücünü yalnızca milletimizin eşsiz varlığından alan kahramanların, ağırlıklarının bir önemi olmadan sırtlandığı mermilerin hedefi bulmasıyla, bir kalıntı ve batak olmak üzere Boğaz’ın dibini boylamışlardır.
Yurdumuz olan Anadolu’yu kuşatan düşman unsurlarının sahip oldukları teknolojik ve moral üstünlüğüne karşı, kendilerini seve seve feda eden vatan evlatlarının dikilmesi haklı olarak Çanakkale’de bir Türk destanının doğmasına neden olmuştur.
Bu zafer milletimiz açısından stratejik ve jeopolitik bir dönüşüm sağlamış ve aynı zamanda, dünyanın siyasi, ekonomik ve kültürel çehresinin değişmesinde de çok etkili olmuştur.
İki yüzyılı aşan geri çekilme Çanakkale’de durmuş ve meselenin vatan savunması olduğu zaman aziz milletimizin neleri göze alabileceği gök kubbede çınlayan ‘Allah Allah’ sesleriyle duyurulmuştur.
Canı pahasına, sonraki nesillerin bağımsız ve namusuyla bir bütün yaşaması için kendilerini mermi sağanağının içine atan aziz şehitlerimizin kıymeti, değeri ve fedakârlıkları üzerine bugün daha ayrıntılı düşünülmesi gerekmektedir.
Geçmişin muhterem ve muazzam hatıralarından ders çıkarmak ve ‘Çanakkale geçilmez’ sözüyle milletimizin makus talihini tersine çevirenlerin mücadelelerini iyi anlamak artık bir mecburiyet halini almıştır.
Bugüne ulaşan bu muhteşem anlayışın, ‘Anadolu’nun yıkılmaz ve aşılmaz’ olacağına dönük kararlığımızın da kaynağı olacağı iyi bilinmelidir.
Kökeni, mezhebi, meşrebi ve memleketi ne olursa olsun ecdadımız, Türk bayrağının altında toplanarak millet olmadan doğan hak ve menfaatlerimizi dün nasıl muhafaza edilebilmişse, bugün de gerekirse bunun aynısının yine tekrarlanabileceğine yürekten inanıyorum.
Bilinmelidir ki, Türk milletinin, ayrışma ve farklılaşma tuzaklarına düşmeden, oynanan oyunların farkına vararak dünün muhteşem mücadelelerine sahip çıkacağına olan inancım tamdır.
18 Mart Çanakkale Zaferi’nin yıldönümünü kutluyor, bize bu zaferi emanet eden başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm şehitlerimize Cenab-ı Allah’tan rahmet diliyor, hepsini minnet ve şükran hislerimle yad ediyorum.”
BELEDİYE BAŞKANI ERCAN ÇİMEN
“18 Mart Şehitleri Anma Günü’nde öncelikle geçmişten günümüze vatan ve mukaddesatı uğruna canlarını feda eden aziz şehitlerimizi ve bu uğurda mücadele veren kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyorum.
Çanakkale; şanlı ecdadımızın 109 yıl önce 18 Mart 1915 yılında yedi düvele karşı yazdığı varoluş destanının adıdır.
Kahraman milletimiz, Çanakkale’de tek dişi kalmış canavarlara “dur!” diyerek Anadolu’daki Türk varlığını korumuş ve bin yıllık Türk topraklarını müdafaa etmiştir.
Çanakkale’de can vererek destan yazan kahramanlarımız en büyük paye olan “Şehitlik” rütbesinin sahibi olmuşlardır. Allah’tan hepsine rahmet diliyorum.
Milletimiz; Çanakkale’de verilen topyekûn mücadelede nasıl bir ve beraber olmuşsa, bugün de yine aziz milletimiz her türlü düşmana karşı 109 yıl öncenin Çanakkale ruhu ile bir ve beraberlik içindedir. Çünkü Çanakkale; birbirine kenetlenmiş bir milletin aşamayacağı hiçbir engel olmadığını bize göstermiştir.
Çanakkale dendiğinde aklımıza her zaman aziz şehitlerimiz gelmektedir. Bu Necip milletin hür ve bağımsızlığı için canlarını feda eden aziz şehitlerimize her zamankinden daha çok minnet ve şükranlarımızı sunuyoruz.
Bugün tek dişi kalmış canavar ruhlu dünya galip devletlerinin Gazze’de, Filistin’de ve dünyanın masum ve mazlum coğrafyalarında takındıkları tavırlar bize vatanımızı korumada Çanakkale ruhunun ve milli birliğimizin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha göstermiştir.
18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 109. Yıldönümünde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın sözleri ile sembolleşen “Tek Millet, Tek Devlet, Tek Vatan, Tek Bayrak” idealleri ile Çanakkale ruhunu her zaman ayakta tutmak zorundayız.
Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 109. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize emanet eden tüm şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle ve şükranla anıyorum.”
REKTÖR PROF.DR. HALİL İBRAHİM ZEYBEK
“Çanakkale, Türk Milletinin bağımsızlık ve özgürlük mücadelesinin sembolü haline gelmiş, destanlarla dolu bir direnişin adıdır. Milletimizin tarihinde önemli bir dönüm noktası olan ‘18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 109’uncu yıldönümünü kutlamanın ve şehitlerimizi minnetle anmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
Düşmanın gözü dönmüş saldırılarına karşı, Milletimizin birlik ve beraberlik içinde verdiği o destansı mücadeleyi bizler bugün yüreklerimizde hissediyoruz. Sadece maddi yönden değil, manevi yönden de Türk ordusunun gücünü dünyaya kanıtlayan bu mücadele sadece askeri zaferlerle değil, aynı zamanda azimle, kararlılıkla ve inançla dolu olan ruhumuzun bir yansımasıdır. Bu anlamda Çanakkale Zaferi, gelecek nesillere miras olarak bırakılan büyük bir ders ve ilham kaynağıdır. Adı geçen zafer bize göstermiştir ki karşımıza ne kadar zorluk çıkarsa çıksın, inancımızı ve birliğimizi koruduğumuz sürece asla yenilmeyeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle, Çanakkale Zaferi'nin 109’uncu yıldönümünde şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize sağlık ve mutluluklar diliyorum. Onların cesaretleri, fedakarlıkları ve inançları Türk Milletinin asil ruhunu, birlik ve beraberliğe olan inancını bir kez daha hatırlatmaktadır. Ülkemizin her köşesinde ve dünyanın dört bir yanında bu büyük zaferi gururla kutluyor, Milletimizin birlik ve beraberliğinin daim olmasını temenni ediyorum.”
GTSO BAŞKANI İSMAİL AKÇAY
“Tarih boyunca istiklal ve bağımsızlığını, milli birlik ve bütünlüğünü her şeyin üstünde tutan, bu uğurda büyük bedeller ödeyen aziz milletimiz, hiçbir zaman esaret altında yaşamayı kabul etmemiş, canından aziz bildiği kutsal vatan topraklarını, canı ve kanı pahasına korumaktan asla çekinmemiştir. Vatan topraklarını korumak ve savunmak için en güç koşullar altında canlarını ortaya koymaktan çekinmeyen şehitlerimiz, devletimizin varlığının, birlik ve beraberliğinin güvencesi olarak sonsuza kadar milletimizin gönlünde yaşamaya devam edecektir. Bizler de bu şuurla, şehitlerimizin emanetine kararlılıkla sahip çıkarak, ülkemizi daha güçlü bir geleceğe taşımak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz. Bu duygu ve düşüncelerle; 18 Mart Şehitleri Anma ve Çanakkale Zaferi’nin 109. Yıldönümünü kutluyor, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm şehitlerimizi, ebediyete intikal eden gazilerimizi saygı, rahmet ve şükranla anıyor, aziz hatıraları önünde saygı ile eğiliyorum.”
İYİ PARTİ BELEDİYE BAŞKAN ADAYI ALİ ATEŞ
“Bu yıl Çanakkale Zaferi’nin 109. yıl dönümü. İtilaf Devletleri'ne karşı 1915–1916 yılları arasında muhteşem bir azim ve mücadele ile kazandığımız 18 Mart Çanakkale Zaferi, Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün askerlerine "Ben size taarruzu emretmiyorum, ölmeyi emrediyorum. Biz ölünceye kadar geçecek zaman zarfında yerimize başka kuvvetler gelir, başka komutanlar hâkim olabilir" dediği zaferdir.
Çanakkale Zaferi’nin 109. yıl dönümünde, bu vatan uğruna gözlerini kırpmadan canlarını seve seve veren aziz şehitlerimizi ‘Şehitler Günü’nü anmanın onuru ve gururunu yaşıyoruz. Tarih boyunca birlik ve beraberliği ile birçok zorluğun üstesinden gelen, tarihe yön veren parlak zaferlere imza atan aziz milletimiz, hiçbir zaman esaret altında yaşamayı kabul etmemiş, canından aziz bildiği kutsal vatan topraklarını bugün de canı ve kanı pahasına korumasını bilmiş, geçmişinden aldığı güçle, 109 yıl önce bugün, dünya tarihinden silinmeyecek bir büyük destan yazmıştır.
Türk milletinin varlığını sürdürmek için mücadele verdiği Çanakkale Savaşı, tüm dünyaya Türk askerinin imkânsızı başardığı, vatan sevgisini ve iman gücünü en üst safhada ortaya koyduğu gibi, düşmana da “Çanakkale geçilmez “ gerçeğini kabul ettirmiştir. Bu nedenle Çanakkale Zaferi, kahraman Türk Milleti’nin varlığını yeniden ortaya koyduğu bir destanın adı olup, bu destanın her satırında insanlık onuru vardır. Bu emsalsiz zafer sayesinde ve rengini şehitlerimizin al kanından alan bayrağımız, bağımsızlığımızın sembolü olarak sonsuza dek dalgalanacaktır.
Bu duygu ve düşüncelerle, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109'uncu yıl dönümünde Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere vatanını canından aziz bilen tüm şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyor, ruhları şad olsun diyor, kahraman gazilerimize de sonsuz şükranlarımı sunuyorum.”
AK PARTİ İL GENEL MECLİSİ ÜYESİ ADAYI AV. EŞREF BALKİ
“Çanakkale Zaferi'nin 109. yıldönümünde, o topraklarda can veren tüm şehitlerimizi rahmetle ve minnetle anıyoruz.
Çanakkale sadece bir savaş değil, bir varoluş mücadelesiydi. Vatan sevgisinin, inancın ve azmin en güzel örneklerinin sergilendiği bir destandı. Mehmetçik, "Çanakkale Geçilmez" diyerek canını siper etti ve bu topraklarda ebediyen yaşayacak bir zafer kazandı.
Çanakkale'de, aziz şehitlerimiz vatan sevgisiyle, inançlarıyla, cesaretleriyle tarihin akışını değiştirmişlerdir. Bu kutlu zafer, Türk milletinin birlik ve beraberlik ruhunu, vatan sevgisini tüm dünyaya gösterdiği bir destandır.
Bu önemli gün, Türk milletinin kahramanlık destanını yazdığı, vatan topraklarını korumak için canlarını feda ettiği büyük bir direnişin simgesidir.
Bugün, o kahramanların torunları olarak, onların bize emanet ettiği bu vatanı korumak ve yüceltmek için var gücümüzle çalışıyoruz. Çanakkale ruhunu yaşatarak, birlik ve beraberlik içinde daha güçlü bir Türkiye inşa etmek en büyük hedefimizdir.
18 Mart, sadece bir günü anmak değil, her gün şehitlerimizi anlamak ve onların izinden gitmek demektir. Onların vatan sevgisini, cesaretini ve fedakarlığını her zaman hatırlayacağız. Şehitlerimizi minnetle anarken, onların bize emaneti olan bu güzel vatanı sonsuza kadar koruyup kollamaya söz veriyoruz. Onların aziz hatırasını yaşatmak, bizlere düşen en büyük görevdir. Ruhları şad olsun, mekanları cennet olsun”
