Tıbbın Mühendislikten Beklentileri paneli

Gümüşhane Üniversitesi Probiyogenetik Kulübü ile Genetik ve Biyomühendislik Bölümü 2019 teması “Tıbbın Mühendislikten Beklentileri” olan 2’nci yılsonu etkinliğinde bir panel düzenledi.

Tıbbın Mühendislikten Beklentileri paneli

Gümüşhane Üniversitesi Probiyogenetik Kulübü ile Genetik ve Biyomühendislik Bölümü 2019 teması “Tıbbın Mühendislikten Beklentileri” olan 2’nci yılsonu etkinliğinde bir panel düzenledi.

Moderatörlüğünü Genetik ve Biyomühendislik Bölüm Başkanı ve Probiyogenetik Kulübü danışmanı Doç. Dr. İbrahim Turan’ın yaptığı etkinliğin açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Prof. Dr. Halil İbrahim Zeybek, “Üniversitemiz Genetik ve Biyomühendislik Bölümü, Probiyogenetik Kulübü 2’nci yılsonu etkinliğinde ‘Tıbbın Mühendislikten Beklentileri’ adlı çok güzel bir tema seçmişler. Dijital çağda teknolojinin hızla geliştiği bir dönemdeyiz. Bu nedenle tıbbı mühendislikten ayrı düşünemeyiz. Diğer yandan gittikçe sağlıksız beslenen, sağlıksız sudan içen, çevre kirliliğinin dünyanın birçok köşesinde çok önemli bir problem olarak karşımızda durduğu bir dünyada tıbbın ve mühendisliğin insan sağlığını koruma noktasındaki işbirliğinin önemini unutmamamız gerekiyor. Son dönemde özellikle belirli hastalıkların hem teşhisinde hem de tedavisinde mühendislik ile ilgili uzmanlık alanlarına yönelik bilim insanlarımız önemli katkılar sunmaya başladılar. Bizler bu gelişmeleri takdir ve sevinçle takip ediyoruz. Programda yapılacak sunumların ileriye dönük büyük katkıları olacağı görüşündeyim. Bundan dolayı da Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ)’den gelen ve bizleri aydınlatacak olan öğretim üyelerimize, akademisyenlerimize bilimsel alandaki her türlü katkılarından dolayı teşekkür ediyorum. Programın düzenlenmesinde emeği geçen kulüp üyelerimize, öğretim üyelerimize ve öğrencilerimize çok teşekkür ediyorum” ifadeleriyle konunun önemine dikkat çekti. 

Moderatör Doç. Dr. İbrahim Turan ise katılımcıları sahneye almadan önce program hakkında açıklamalarda bulundu. 

Turan, “Probiyogenetik kulübümüzün kuruluş amacı olan üyelerinin bilimsel farkındalığının artırılması için düzenlediği etkinliklerden birini daha organize etmekten mutluluk duymaktayız. Bilindiği gibi dünyada son zamanlarda teknoloji bir yarış içinde sürekli değişip gelişmektedir. Bu yarışta geri kalmamak için, alanımızdaki gelişmeleri ve farklı alanların ortak çalışmalar yapabileceğini sizlere uzmanlarından aktarmak için davet ettik. Özellikle 5G teknolojisi, yapay zeka ile tüm cihazların akıllanacağı dönemde tıp ve mühendisliğin Biyomühendislik ortak çatısı altında çok değerli buluşları ortaya çıkaracağı bir zamanı yaşıyoruz. Tüm dünya bu alanda ciddi harcamalar yapmaktadır. 2019 teması, ‘Tıbbın Mühendislikten Beklentileri’ olan panelimizde, bahsedilen yarışta geride kalmamak, kendi ürünlerimizi üretebilmek, sadece izleyici ve satın alan konumunda kalmamak için bu alana nasıl katkıda bulunabiliriz? Sürekli teknolojik ürün ithal eden değil teknolojik ürün ihraç eden ülke konumuna nasıl ulaşabiliriz? Tıp ve Mühendislik bu alanda nasıl bir işbirliği yapmalı? Eksiklikler nelerdir? gibi sorulara cevap arayarak, dünyanın bu anlamda nerede olduğunu ve mühendislerin neler yapabileceğini tartışacağız” dedi.

Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi çok amaçlı salonda düzenlenen panelde ‘Tıbbi Harcamalarda Maliyet’ adlı sunumu gerçekleştiren Prof. Dr. Yüksel Aliyazıcıoğlu, “Bir ülkenin en önemli kaynağı insandır. Buradan hareketle sağlıklı insanlara, sağlıklı bireylere sahip toplumların her alanda sağlıklı olacağını unutmadan maliyeti hangi noktada tutmamız gerektiğinden bahsetmeliyiz. Maalesef sağlık harcamaları bugün dünyanın en önemli önceliklerinden; ama aynı zamanda problemlerinden birisidir. Çünkü ülkelerin yıllık harcamalarının önemli bir kısmı sağlık harcamalarına yapılıyor. Dolayısıyla en kısa zamanda ve en ucuz; ama en kaliteli şekilde hayatı iyileştirecek yatırımlar önemli olmaktadır. Yüksek teknolojiyi dışarıdan getirme, hazırı alma noktasında değil de onu üreten, iyi uygulamalara sahip ve bu konuda ezber bozan innovatif ürünler, süreçler ve organizasyonlar planlanmalıdır” açıklamasında bulundu.

‘Bıçakçılık ve Ötesi’ adlı sunumunda Doç. Dr. Ali Güner, “Cerrahlar olarak bizim önceliğimiz hastadır. Bizler hastalarla uğraşıyoruz. Nitekim hastayı canlı şekilde kurtarıp, sağlıklı bir halde eve göndermeye çalışıyoruz. Cerrah olarak hastalarımızda genel amacımız, erken tanı koymaktır. Erken tanıda amaç; erken tedavi etmek, takip etmek ve o yönde çıkabilecek problemleri ortadan kaldırmaktır. Tıpta en son gelinen nokta, mobil cihazlar mobil erişimdir. İnternetin gelişmesiyle birlikte artık birçok hastalığın tedavisi de kolaylaşmaktadır. Hastaların hayatını kolaylaştırma potansiyeline sahip çözümler sunan teknolojinin kullanımı, sağlık sektöründe gittikçe artıyor. Son yıllarda ortaya çıkan sağlık ile ilgili uygulamalar, teknolojinin bu alanı nasıl etkilediğinin bir göstergesidir. Da Vinci Robotik Cerrahi ya da diğer adıyla robot teknolojisi, tıp dünyasında cerrahinin ulaştığı en ileri teknolojidir ve başta ABD’deki önemli merkezler olmak üzere Türkiye’de de özellikle üroloji, kadın hastalıkları, genel cerrahi, KBB, göğüs cerrahisi, kalp cerrahisi ameliyatlarında kullanılmaktadır. Da Vinci robotuyla gerçekleştirilecek ameliyat sırasında; cerrah, hastanın yattığı masanın biraz ilerisinde bulunan, ameliyata kumanda edebileceği bir konsola oturuyor. Bu konsolda ameliyat sahasının üç boyutlu görüntüsü alınıyor ve cerrah parmaklarına taktığı algılayıcılarla robotun kollarını hareket ettirebiliyor. Önümüzdeki 30 yılda cerrahi alanda çok büyük gelişmeler yaşanacaktır. Bu nedenle de vizyonumuzun geniş olması gerekiyor” diyerek, gelecekte tıp alanında göreceğimiz yeniliklerden örnekler ile konuşmasını tamamladı. 

‘Cerrahların Mühendislikten Beklentileri’ adlı sunumu yapan Dr. Öğr. Üyesi Arif Burak Çekiç ise tıpta şimdiye kadar gerçekleşen bazı buluşlardan örnekler ile başlayan konuşmasında “Endüstriyel robotikte sağlanan gelişmelerin cerrahi alanına da yaygınlaştırma çalışmaları hızlı bir artış göstermiştir. Ticari hale gelmiş robot sayısı sınırlı olmakla birlikte, günümüzde çok çeşitli amaçlara yönelik cerrahi robot geliştirme çalışmaları yürütülmektedir. Tıbbi robot sistemlerinde göz önünde bulundurulması gereken önemli faktörlerden biri de robot sisteminin genel amaçlı mı; yoksa sadece bir fonksiyonu yerine getirmek için mi tasarlanacağıdır. Genel amaçlı robotlar için söz konusu olan önemli kısıtlayıcılardan birisi sistemin kullanımı için ilgili otoritelerden izin alma noktasındaki zorluklardır. Tüm mühendislik alanlarında olduğu gibi güvenlik faktörü, tıbbi robotik alanında da önemli bir faktördür. Tüm tasarım, üretim ve kullanım aşamalarını içerecek şekilde güvenlik faktörünün göz önünde bulundurulması gereklidir” diyerek, KTÜ Tıp Fakültesi özelinde yaptıkları inovatif çalışmalardan, zorlandıkları noktada ihtiyaçlarını karşılamak için yaptıkları yenilik örneklerinden, patent başvurularından da bahsederek izleyicilerde merak uyandıran konu başlıklarında açıklamalarda bulundu.

Programın son kısmında ‘Biyomedikal Teknolojinin Geleceği’ başlıklı sunumunda Prof. Dr. Temel Kayıkçıoğlu ise, “Günümüzde dünya üzerindeki tıbbi ve teknolojik gelişmelere bakıldığında; insan gen haritası çözülmüş, nano robotlar iş başına geçmiş, mikro cerrahi, lazer, manyetik rezonans teknikleri artık sıradan teknolojiler haline gelmiştir. Bundan yüz yıl önce bir bilimsel buluşun teknolojiye dönüşmesi için 30-40 yıl geçmesi gerekirken, günümüzde bu süre saatlerle ifade edilmektedir. Doğaldır ki bu hızlı teknolojik gelişim, tıbbi cihazlar alanına da yansımaktadır. Tıp alanında gelişmelerle teşhis ve tedavide cihazların kullanımı ve gerekliliği artmış, doğal olarak da bu, cihazların kullanımlarının dünya çapında yaygınlaştırılması taleplerini de artırmıştır” diye konuşarak; giyilebilir teknolojiler, biyosensörlerin gelişimi ve bu alandaki örnekler hakkında bilgiler vererek, sözlerini tamamladı. 

Programın konuşmaları tamamlandıktan sonra katılımcılardan on-line olarak kulüp sosyal medya hesabı üzerinden alınan sorular, konuşmacılar tarafından cevaplandı. Son olarak konuşmacılara hediye takdimi yapıldı. Ayrıca katılımcılar için hazırlanan yaklaşık 40 hediye de çekilişle sahiplerine ulaştırılarak etkinlik tamamlandı.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER