Torul yeni bir HES sancısıyla karşı karşıya

Gümüşhane’nin Torul ilçesi sınırlarında Harşit çayı üzerinde yapılması planlanan Derya 2 HES regülatörü için çalışmalara başlandı, bölge halkı ayaklandı.

Torul yeni bir HES sancısıyla karşı karşıya

Gümüşhane’nin Torul ilçesi sınırlarında Harşit çayı üzerinde yapılması planlanan Derya 2 HES regülatörü için çalışmalara başlandı, bölge halkı ayaklandı.

2014 yılında ÇED raporu alan fakat geçen zaman sürecinde hiç bir çalışma yapılmayan santrale ilk kazma vuruldu. Çit Deresi ve Musalla deresi üzerine yapılması planlanan hes’lerle uzun yıllar süren hukuk ve koruma mücadelesini kazanan bölge halkı yeniden başlatılan çalışmaların huzursuzluğunu yaşıyor.

Konuyla ilgili açıklama yapan Çitderesi Çevre Komisyonu üyesi Nizamettin Yılmazer, yıllar sonra yine aynı huzursuzluk ve gerilim ortamıyla karşı karşıya olduklarını belirterek, projenin uygulanmasına karşı olduklarını kamuoyuna ve ilgililere duyurmak üzere 9 Şubat Cumartesi günü saat 14.30’da Çit köprüsü yanında HES şantiye sahası yanında toplanarak bir basın açıklaması yapılacağını söyledi.

Devletin HES’ler konusunda toplumun hassasiyetlerini gözeterek aldığı iptal kararlarını sevinçle karşıladıklarını fakat kurulu gücü 10 megavatın altında ki HES’ler için alınan bu karara binaen gerek Çit Deresi gerekse Musalla deresi üzerinde kurulması planlanan HES’ler iptal edilirken Harşit Çayı üzerinde kurulması planlanan Derya 2 regülatöründe çalışmaların başladığını dile getiren Yılmazer, “Ülkemizin her yerinde HES’ler iptal edilmişken ilçemizde devam etmesinin huzursuzluğunu yaşıyoruz. Harşit çayı üzerinde gerek Torul barajı gerek Kürtün barajı ve hesler imar edilmişken gözü doymayan sermayenin artık insanların yaşam alanlarına kadar müdahale etmesi şehrin sahipsizliğinin en büyük emaresidir. ÇED süreci 2013 yılında başlatılan ancak hangi tarihte nerde ve kimlerle yapıldığı bilinmeyen çevresel etki değerlendirme toplantısının 21 Şubat 2014 tarihinde bakanlık onayının alınmasının ardından geçen zaman diliminde başlanmamışken ÇED süresinin dolmasına çok az bir zaman varken başlanması manidardır. Bu topraklar sahipsiz değildir. Planlanan HES’in Övündü, Harmancık, Karel ve Altınpınar köyleri üzerinde yaşatacağı olumsuz etkiler ortadadır. Harşit çayının İkisu bölgesinden başlayıp Torul ilçe sınırlarından dökülmesiyle bölge üzerinde bulunan tarım arazileri susuzluğa mahkum edilecek, tüneller içinde yapılacak olan çalışmalarda su faylarında oluşacak çatlaklar bölge köylerinin su kaynaklarının kurumasına neden olacaktır. Torul halkı manastır bölgesinde yapılan HES’lerde bu sancıları yaşamıştır. Dereye bırakılacağı söylenen can suyu ne yazık ki ölüm suyu olacaktır. Bölgede bulunan yaklaşık 700 dönüm tarım arazi Harşit çayının tünellere hapsedilmesiyle yok olmaya terkedilecektir. Yüklenici firmanın Harşit çayının iki yakasına kanallarla sulama suyu bırakacağı beyanı gülünçtür. 1 kilometrelik mesafede bile sulama sırasının büyük kavgalara gebe olduğu gerçeği gün gibi aşikardır. Bazı kesimlerin sanki Torul için büyük bir yatırımmış gibi göstermeye çalıştığı ve yapılmazsa Torul kaybeder söylemlerini gülünç buluyoruz. Santralle Torul’lu elektriği bedava mı kullanacak? Yada istihdam mı sağlayacak? Şirket kazanacak ama Torullu sürecin sonunda kaybedecektir. Torulu yönetenler, Torul halkının rızası alınmadan yapılan bu çalışmaya derhal son vermelidir. İlçeyle ilgili kararı verecek olan tek merci Torul  halkıdır ve onun üzerinde bir iradede yoktur. Bu ilçeyi germeye kimsenin hakkı yoktur. Eğer gerekçe enerji üretimiyse bu ülkenin insanının sırtındaki kaçak enerji kayıpları önlensin. Ahırındaki ineğini elektrikli ısıtıcıyla ısıtanların bedelini bizler ödemeyeceğiz. Harşit üzerine kurulan onlarca santralle üzerine düşeni yapmıştır. Birileri para kazanacak diye bölge insanını mağdur etmeye kimsenin hakkı yoktur. Unutulmasın ki bu HES tamamlandığında bölge üzerinde geri dönüşü olmayan tahribatlar yaratacaktır. Su hayattır. Suyumuza ve yaşam alanlarımıza sahip çıkalım. İlçe adına halktan yetki almış yöneticileri, siyasi partilileri, sivil toplum kuruluşlarını ve bu toprakların asıl sahibi olan bölge insanını duyarlı olmaya davet ediyorum” şeklinde konuştu.

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER