Unutulmaya yüz tutmuş ‘Kelek’ sanatı onun ellerinde canlanıyor

Gümüşhane’nin Kürtün ilçesinde hayvanların boynuna asılan ve tamamen el emeğiyle yapılan ‘Kelek’ üretimi devam ediyor. İlçede üretilen kelekler Türkiye’nin dört bir yanına gönderiliyor.

Ahşap ürünlerinden metal ürünlerine kadar çok sayıda el emeği göz nuru eserin üretildiği ve yüzlerce ustanın evine alın teri dökerek el sanatlarıyla ekmek götürdüğü Kürtün ilçesinde yaşayan İrfan Şen (59), son ‘kelek’ ustalarından birisi.

Daha çok küçükbaş hayvanların boyunlarına ses çıkarması için takılan ve tamamen el emeğiyle üretilen ‘Kelek’ sanatının son temsilcilerinden Şen, bitme noktasına gelen el sanatını sürdürmek ve sonraki nesillere de aktarmak için zor ekonomik şartlarda var güçleriyle mücadele ettiklerini söyledi.

İlçede kendisine atölyesinde babasından öğrendiği ‘Kelek’ yapımı sanatını icra eden ve mesleğin son ustalarından birisi olan İrfan Şen, tamamen el emeği ve bilek gücüyle ürettiği ürünleri satarak ailesinin geçimini sağlıyor.

“Atadan, dededen beri yapıyoruz”

İlçeye bağlı Camiyanı Mahallesinde kızgın alevlerin karşısında şekil verdiği ‘Keleklerin’ üretimine devam eden Şen, “Kelek yapımı babamızın mesleği, biz de devam ettiriyoruz. Bu el sanatı, atadan dededen beri yapıyoruz ve bu sadece bu köyde var. El makasıyla birlikte kesiyoruz, demirle eğiyoruz daha sonra ocağımızda kaynatıyoruz ve ayarını yapıyoruz. Son olarak zilini takıyoruz. Bizim yaptığımız Kelek 81 ile gidiyor. Burada çok alan yok ama genel Ordu, Giresun, Samsun, Tokat ve doğu bölgelerine çok fazla gidiyor. Bu köyde kalanlar bu işle uğraşıyorlar. El gücüyle yapılıyor tamamen maliyeti yüksek ama yapacak bir şey yok. Bizim Kelek yaparken kullandığımız özel saclar Giresun’dan geliyor. Eskisi gibi para kazanamıyoruz ama kendimizi idare ediyoruz, hayat zor. Yaz sezonlarında işlerimiz biraz yavaşlıyor, hava sıcaklığı nedeniyle. Bu iş serini sever. Çünkü ocağın başında oluyorsun sürekli, kışın daha iyi oluyor fakat biz ürünümüzü yaz kış satabiliyoruz. Benim rahmetli babam bu işi yapıyordu, ben de babamın mesleğini yapayım dedim. Başka bir imkanımız yok, çoluğumuzu çocuğumuzu geçindiriyorum. Bundan bir yıl önce daha iyi kazanıyorduk ama çok zor” dedi.

YORUM EKLE
YORUMLAR
ismail
ismail - 2 yıl Önce

kardeş tşk ederim güzel bir sunum olmuş ancak sonucu bağlayamamışsın... zillerin seslerini teker teker çaldırsanda bilmeyenlerde ne işe yaradığını bilse bizde kendimizi yıllar öncesine götürsek olmuyormu.zilin yapımı güzel çalma yok sınıfta kaldın habercilik yönünden...

S. Kaya
S. Kaya - 2 yıl Önce

Yozgatda küçük baş hayvan fazla. Yazın tatile giderken gümüşhane salı pazarından alıp götürüyorum.

SIRADAKİ HABER