Eskişehir’de kurtuluş mevlidi

Eskişehir Gümüşhaneliler Derneği 15 Şubat 1918 yılında Rus işgalinden kurtulan Gümüşhane’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 105.yıldönümünde tüm şehirler ve deprem felaketinde hayatını kaybeden şehitler anısına Reşadiye Camisinde mevlit programı düzenledi.

Eskişehir’de kurtuluş mevlidi

Gümüşhaneliler Derneği üyeleri başta olmak üzere Eskişehir Karadenizliler Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Cevdet Kılıç, Bayburtlular Derneği Başkanı Muammer Arduç ile Eskişehirli vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği mevlid programı 15.30’da Kuran tilaveti ile başladı.

Okunan ilahi ve kasidelerle devam eden ve yaklaşık bir saat süren mevlitte ara duayı Tepebaşı Müftülüğünde uzman vaiz olarak görev yapan aslen Gümüşhaneli olan Abdülvahap Teker yaparken, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Tarihi ve Sanatları İslam Tarihi Anabilim Dalı Bölümü Öğretim Üyelerinden Doç.Dr. Adil Şen ise kısa bir konuşma yaparak ardından mevlit duasını yaptı.

“105 yıl önce Harşit ve Porsuk çayları kan ağlıyordu”

Gümüşhaneliler Derneği üyesi olan Doç.Dr. Adil Şen konuşmasında şunları dile getirdi: “Bugün ülkemizin Doğu Karadeniz’inde bulunan güzel bir vilayetimiz Gümüşhane’nin Rus işgalinden kurtuluşunun 105.yıldönümü münasebetiyle buradayız. Coğrafyayı vatan yapan, toprağı vatan yapan o toprak uğruna gösterilen gayrettir. Bu güzel vatanın bir bedeli vardır. Bundan 105 yıl önce Gümüşhane’nin ortasından geçen Harşit Çayı o zaman akarken kan ağlıyordu. Aynı anda Eskişehir’imizin ortasından geçen Porsuk çayı da kan ağlıyordu. Halkımızın tabiriyle Gümüşhane’de Rus işgali, Eskişehir’de Yunan işgali ve mezalimi vardı. Kadınımızla, erkeğimizle en küçük neferimizden en büyük mareşalimize kadar tek vücut, tek ruh olarak mücadele ettik. İstiklal şairimiz merhum Mehmet Akif’in deyimiyle  “Canı, cananı, bütün varımı alsın da hüda, Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.” Bu ruhla memleketin hem doğusunu hem de batısını düşman işgalinden kurtardık. Bosna Hersek’in 1991 yılı işgalinden sonra ilk Cumhurbaşkanı olan Aliye İzzet Begoviç’in çok güzel bir sözü var. Diyor ki “Bir işgal unutulduğu zaman asıl işgaldir.” O sebeple işgalleri, mezalimleri hiç unutmayacağız. Günü geldiğinde yâd edeceğiz.”

“Bugün de tek vücut olup bu afetinde üstesinden geleceğiz”

Ülkemizin yaşadığı deprem felaketine de değinen Şen, “Ülkemizin bir köşesi, Dicle ve Fırat’ın kan ağladığı bir coğrafya, bir büyük zelzele olmuş deprem olmuş, binlerce kardeşimiz hayatını kaybetmiş, binlerce kardeşimizde yaralı bir şekilde bizlerden yardım ve medet ummaktadır. Elbette ki hem dualarımızla, hem dilek ve temennilerimizle hem de aynı ve nakdi yardımlarımızla hem de bir fiil gidip o bölgede çalışmalarımızla o kardeşlerimizin akan kanına, acıyan canına bir nebze ferahlatacak bir merhem olabiliyorsak ne mutlu bize. Elhamdülillah biz bu ruhu taşıyoruz. Bir akademisyen arkadaşımız söyledi. Malatya Üniversitesi Kampüsüne depremin ilk günü 200 tırdan fazla yardım giriyor. Aynı şekilde Erzurum’un Narman İlçesinde bir nene hatun 16 yıldır biriktirmiş olduğu Umre parasını getirip AFAD’a teslim ediyor. Biz bu ruhun evlatlarıyız. Bu milletin fertleriyiz. Bugün de tek vücut olup bu afetinde üstesinden geleceğiz” diye konuştu.

Program Doç.Dr.Adil Şen’in yaptığı dua ile sona ererken mevlide katılan cemaate Gümüşhane’den getirilen yöresel pestil-köme ikramında bulunuldu. 
 

YORUM EKLE
SIRADAKİ HABER