“Zamların ve piyasalardaki dalgalanmaların sorumlusu esnaf değildir”
Yaptığı açıklamada dolar kurundaki ani dalgalanmaların beraberinde enflasyon artışını da getirdiğini, esnafın bu süreçte iş yerlerinin akaryakıt, elektik ve doğalgaz gibi giderlerini karşılayamayacak durumla karşı karşıya kaldığını ifade eden Bostancı, “Bu durumda esnafımıza destek çıkılmalıdır. En önemlisi zamların sorumlusu olarak esnafımız gösterilmektedir. Kesinlikle zamların ve piyasalardaki dalgalanmaların sorumlusu esnaf değildir. Soğuk kış günlerinin yaklaştığı bu günlerde dolar kurundaki yükselişin akaryakıt ürünlerine zam olarak yansıtılması piyasaları olumsuz etkilemektedir. Bunun için başta akaryakıt, elektrik ve doğalgaz olmak üzere ana kalem ürünlere zam yapılmasından kaçınılmalıdır” dedi.
"Esnafımız da vatandaşımız da fiyatlarda artış değil indirim haberi bekliyor"
Özellikle imalat ve üretim sektörleri başta olmak üzere tüm esnafın maliyetleri artarken kazancının düştüğünü, bu maliyet kalemlerinin en önemlisinin de akaryakıt olduğunu kaydeden Bostancı, “Akaryakıt indirimi beklerken zam gelmesi giderleri büyük ölçüde artırıyor, aynı zamanda A’dan Z’ye tüm ürünlerin de fiyatlarını artırıyor. Yolcu veya ürün taşıma noktasında akaryakıt fiyatının artması doğal olarak imalat ve üretim sektöründe ve diğer tüm kalemlere de fiyat artışı olarak yansıyor. Bu durumun enflasyonu da doğrudan olumsuz etkilediği unutulmamalı. Esnafımız da vatandaşımız da fiyatlarda artış değil indirim haberi bekliyor. Yapılacak indirimler hem vatandaşa hem de piyasalara özellikle ekonomik anlamda rahatlamayı da beraberinde getirecektir” diye konuştu.
“En kısa sürede desteğe kavuşamazsa mahalleler sessiz, yorgun ve ışıksız kalacaktır”
Şehrin her bölgesine mahallelere ve hatta köylerine kadar kuralsızca örümcek ağı gibi yayılan ulusal marketlerle baş edemezken dolar kurundaki ani dalgalanmalarla esnafın nasıl başa çıkabileceğini sorgulayan Bostancı, “Ekonomik krizleri mahalle sakinlerinin daha az hissetmesini sağlayan, moralini yükselten yerel esnafımızın faizsiz veresiye defteri artık kalkmak üzere. Son yıllarda pandemi ve pandemi kısıtlamaları, yapılandırma ve ertelenmelerin başlaması, küresel ekonomik krizle birlikte gelen esnafımızın ürünlerini tedarik zincirindeki sıkıntıdan, yüksek oranda gelen zamlardan, kurlardaki aşırı yükselmeden ve firmaların baskıları altında ezilmektedir. Esnafımızın bu süreci atlatması için acilen sicil affıyla birlikte en az 6 ay veya daha uzun süreli ödemesiz uzun vadeli faizsiz nakit akışına ihtiyacı vardır. Eğer bu istekler karşılık bulmaz ise devletimizin bel kemiği olan birçok küçük esnaf ciddi manada etkilenecek ve kapanma noktasına gelecektir. En kısa sürede desteğe kavuşamazsa mahalleler sessiz, yorgun ve ışıksız kalacaktır. Vatandaşımızın selamı, hatırı geçen yerler kalmayacaktır, 5 kuruş’u eksik olduğunda ürün tefariğini yapamayacaktır. Esnafımız bulunduğu mahallenin, şehrin ve ülkemizin en büyük emini ve dinamiğidir. Yerel esnafımıza sahip çıkılmalıdır” şeklinde konuştu.i
