Gümüşhane Sivil Toplum Kuruluşları (STK) Platformu, bir televizyon programında İmam Hatip mezunlarını aşağılayan Haliç Üniversitesi Öğretim Üyesi Erol Mütercimler hakkında Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Gümüşhane STK Platformu, yaptığı açıklamada, Haber Global’de yayınlanan Kayıt Altında isimli programın konuklarından olan Haliç Üniversitesi Öğretim Üyesi Dr. Erol Mütercimler’in programda İmam Hatip mezunlarına alenen hakarette bulunarak aşağıladığı belirtilerek konuyla ilgili Gümüşhane Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunduklarını söyledi.
Yapılan açıklamada, “İmam Hatip Okulları, dişinden tırnağından artırarak, ekmeğinden boğazından kısarak, yokluk ve yoksulluk içindeki halkımızın destek verdiği, sahip çıktığı, kalbini ve sevgisini adadığı bir kurumdur. Bir asra yakındır eğitim ve öğretim alanında hizmet veren, gittikçe gelişen, ulusal ve uluslararası her düzeyde başarı gösteren, kanunla kurulmuş resmi bir eğitim kurumudur. İmam Hatip Okullarından mezun olup her derece ve kademede bu ülkeye hizmet veren, halkın her katmanından milyonlarca vatan evladı bulunmaktadır. Böyle bir kurumun mensuplarına kamuoyu önünde bir televizyon programında hakaret etmek haddi aşmaktır, bu asla kabul edilemez bir cüretkârlıktır” denildi.
Açıklamada, yapılan hakaretin kabul edilemez olduğu belirtilerek, şu ifadeler kullanıldı: “Halkımızın gönlünde böylesine taht kurmuş İmam Hatip Okulları üzerinden yapılan bu çirkinlik, aslında halkımızın benimsediği dini değerleri aşağılama, milli kültürümüzü ret ve inkara yönelik bir davranıştır. Bu halkı kin ve düşmanlığa sevk etme eylemidir. Bir kişinin hatası üzerinden milyonlara hakaret edilemez. Böylesine kategorik düşünmek zihinsel ve vicdani bir çürümüşlüktür.
Türkiye’de münferit olaylardan yola çıkarak dindarlara nefret söyleminde bulunulması maalesef ilk değil ve son da olmayacaktır. Uzun yıllardır kendine ait bir kültür oluşturan, başarıları dolayısıyla 28 Şubat’ta katsayı engeli konularak kapatılmaya çalışılan ancak bu ülkenin yüz akı olmaya devam eden İmam- Hatip okullarını hedef almak psikolojik yönüyle nefreti körükleyen, insanları ötekileştiren ve insanların zihninde dindarların “kötü” olarak kodlanmasına yol açacak bir toplum mühendisliğidir.
Gazeteci, akademisyen, siyasetçi kimliklerine güvenerek 28 Şubat’ta olduğu gibi dindarlar “kötü ve ahlaksızdır” operasyonunun parçası olan bu zihniyetin hala canlı olduğunu bu olayla bir kez daha görmüş oluyoruz. Psikolojik bir şiddet çeşidi olan bu nefret söyleminin, bilinçli bir itibarsızlaştırma çalışması olduğu açıktır.
Küresel güçler, her ülkede kendilerine gönüllü hizmet edecek, beyni ve gönlü satılmış, kendi halkına düşman, ancak bunun farkında bile olamayan mankurtlar yetiştirmek için her türlü imkan ve fırsatı değerlendirmektedirler. Buna karşılık milli ve manevi değerlere bağlı, halk ile devleti kaynaştıran, geçmişten geleceğe köprü olan İmam Hatipler; kültürel emperyalizmin önünde çok önemli bir engeldir. Mazisi Güneş kadar aydınlık ve temiz olan bu kurumun, bazı kesimleri rahatsız etmesinin gerçek sebebi İmam Hatiplerin bu misyonudur.
Kendi halkına yabancı, milli ve manevi değerlerinden yoksun, betonlaşmış bir kibir ve ego edasıyla yapılan bu cüretkarlık affedilemez. Sömürgeciliğin son versiyonu olan bu zihniyet yok olmaya mahkumdur.
Adını söylemeye değmez bu kişinin bütün hakaret ve iftiralarını kendisine iade ediyoruz. Kamuoyu önünde kendisini bu çirkin ve vicdansız davranışından dolayı kınıyoruz.”
