Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gümüşhane Belediye Başkan Adayı Cem Köksal, merkezi devlette yapılan yanlışların çok daha fazlasının yerelde yapıldığını belirterek, yerel yönetimlerin sorunlarını sıraladı.
Yerel yönetimlerin bir birimde yaşayan insanlara hizmet üretmek amacıyla kurulan, karar organları yerel toplum tarafından seçilen, görevlerini yasalardan aldığı yetkiler doğrultusunda yerine getiren, işleyişinde açıklığı, şeffaflığı çoğulculu ve katılımcı demokrasi ilkelerini esas alan, yetkilerini halka en yakın biçimde kullanan, kamu tüzel kişiliğine sahip, özerk, demokratik, anayasal bir kuruluş olduğunu belirten Köksal, “Siyasetçiler ve bürokrasi, küreselleşme ile birlikte, mesailerinin büyük kısmını uluslararası ekonomik ve siyasi ilişkilere harcamak zorunda kaldı. Taşranın sorunlarına daha az zaman harcanır oldu. Milletvekillerinin de atamayla seçilmesiyle, yerel ve kırsalla ilişkiler oldukça zayıfladı. Bu durumda yerel yönetimin hedefi kırsal alan ve kentsel alanın bütünleştirilmesi olmalıdır. Başarı için, toplumun gereksinimlerinden başlamak gerekir. Bu gereksinimler, en ücra kırsal alandan kent içinde her noktada var olan kent sakinlerinin, yaşam içindeki isteklerinin tamamıdır.” dedi.
Yerel yönetimlerin günümüzdeki sorunlarının oldukça fazla olduğunu dile getiren Köksal, sorunları şöyle sıraladı: “Kırsal alanlarda gelişme ve altyapılar açısından yetersiz kalması. Bölgesel gelişme politikalarının zayıflığı. Nüfus yoğunlaşması karşısında altyapı yetersizlikleri. Kent rantlarının paylaşımında yolsuzlukların yaygın olduğu algısı. Partizanlık ve ideolojik dayatma eğilimleri. Plansızlık ya da planların keyfi biçimde değişmesi. Kadınların hizmette ve yönetimde dikkate alınmaması. Gençler, çocuklar, yaşlılar, engelliler, gibi grupların ihtiyaçlarının yeterince gözetilmemesi akla ilk gelenlerdendir.”
Finans ve teknik düzeydeki yetersizliklerin sorunların başında olduğunun zaten açık olduğunu belirten Köksal, şöyle konuştu: “Mutlak doğru imiş gibi sunulan bir sav, yerel yönetimlerin demokrasinin beşiği olması, demokrasiye ulaşılması için merkez erkinin azalması gereğidir. Irkçılık, mezhepçilik, eş-dost ilişkisi ya da hemşerilik üzerine kurulu ya da yerel egemen güçlerin kolayca eline geçen yapısıyla mevcut yerel yönetim nasıl demokratik olabilir? Merkezi devlette yapılan yanlışların çok daha fazlası yerelde yapılmaktadır. Var olan durumuyla yerel yönetimler siyaset himayesinde, yolsuzluklar ve yanlış uygulamalarla anılır durumdadır. Kişiye özel, günlük imar değişiklikleri ile akıl almaz rantlar elde edilmektedir. Verimli topraklar beton yığınlarına dönüştürülmüştür. Suçluyu uzakta, aramak işin kolayına kaçmaktır. Gümüşhane’yi; yaşanılabilir bir şehir haline getirmek sizin elinizde.”
Güncelleme Tarihi: 26 Şubat 2014, 16:01
Yerel yönetimlerin bir birimde yaşayan insanlara hizmet üretmek amacıyla kurulan, karar organları yerel toplum tarafından seçilen, görevlerini yasalardan aldığı yetkiler doğrultusunda yerine getiren, işleyişinde açıklığı, şeffaflığı çoğulculu ve katılımcı demokrasi ilkelerini esas alan, yetkilerini halka en yakın biçimde kullanan, kamu tüzel kişiliğine sahip, özerk, demokratik, anayasal bir kuruluş olduğunu belirten Köksal, “Siyasetçiler ve bürokrasi, küreselleşme ile birlikte, mesailerinin büyük kısmını uluslararası ekonomik ve siyasi ilişkilere harcamak zorunda kaldı. Taşranın sorunlarına daha az zaman harcanır oldu. Milletvekillerinin de atamayla seçilmesiyle, yerel ve kırsalla ilişkiler oldukça zayıfladı. Bu durumda yerel yönetimin hedefi kırsal alan ve kentsel alanın bütünleştirilmesi olmalıdır. Başarı için, toplumun gereksinimlerinden başlamak gerekir. Bu gereksinimler, en ücra kırsal alandan kent içinde her noktada var olan kent sakinlerinin, yaşam içindeki isteklerinin tamamıdır.” dedi.
Yerel yönetimlerin günümüzdeki sorunlarının oldukça fazla olduğunu dile getiren Köksal, sorunları şöyle sıraladı: “Kırsal alanlarda gelişme ve altyapılar açısından yetersiz kalması. Bölgesel gelişme politikalarının zayıflığı. Nüfus yoğunlaşması karşısında altyapı yetersizlikleri. Kent rantlarının paylaşımında yolsuzlukların yaygın olduğu algısı. Partizanlık ve ideolojik dayatma eğilimleri. Plansızlık ya da planların keyfi biçimde değişmesi. Kadınların hizmette ve yönetimde dikkate alınmaması. Gençler, çocuklar, yaşlılar, engelliler, gibi grupların ihtiyaçlarının yeterince gözetilmemesi akla ilk gelenlerdendir.”
Finans ve teknik düzeydeki yetersizliklerin sorunların başında olduğunun zaten açık olduğunu belirten Köksal, şöyle konuştu: “Mutlak doğru imiş gibi sunulan bir sav, yerel yönetimlerin demokrasinin beşiği olması, demokrasiye ulaşılması için merkez erkinin azalması gereğidir. Irkçılık, mezhepçilik, eş-dost ilişkisi ya da hemşerilik üzerine kurulu ya da yerel egemen güçlerin kolayca eline geçen yapısıyla mevcut yerel yönetim nasıl demokratik olabilir? Merkezi devlette yapılan yanlışların çok daha fazlası yerelde yapılmaktadır. Var olan durumuyla yerel yönetimler siyaset himayesinde, yolsuzluklar ve yanlış uygulamalarla anılır durumdadır. Kişiye özel, günlük imar değişiklikleri ile akıl almaz rantlar elde edilmektedir. Verimli topraklar beton yığınlarına dönüştürülmüştür. Suçluyu uzakta, aramak işin kolayına kaçmaktır. Gümüşhane’yi; yaşanılabilir bir şehir haline getirmek sizin elinizde.”
