30 Mart 2014 tarihinde yapılması öngörülen yerel seçimlerde Gümüşhane merkez ve ilçeleri ile ilgili bir kısım değerlendirmeler yapacağım.
Bizim Gümüşhane’de bir insanın iş ve icraatını eleştirmekle o adama sövmek arasında pek bir ayrım olmadığından ve bu iki olgu arasındaki medeni farkı ayırt etme olgunluğuna ulaşma hususundaki ömrün ne kadar olduğunu kestirmem de mümkün değil..Yani özetle tatlı veya sert tepkiler alacağımı biliyorum. Ama kusura bakmayın da her köye bir deli lazım…Şimdiden herkes hakkını helal etsin…Kırılmasın, darılmasın..Zira sonuçta gelecek Gümüşhane’nin yani çocuklarımızın geleceği.
Gelelim konumuza. Yerel seçimlerde Gümüşhane Merkez ilçede ne olur, kim seçilir?
Malumunuz Başkan Mustafa CANLI, 2009 yılından bugüne yani 14 yıldır belediye başkanımız. (Daha adaylığını açıklamadı ama aday olacağına kesin gözü ile bakılıyor.) Yani Ankara’da Melih GÖKÇEK neyse, Gümüşhane’de de Mustafa CANLI o! İster beğenelim ister beğenmeyelim bu büyük bir başarıdır. Ak Parti vekillerinden veya yerel idarecilerinden, hapishanedeki mahkumdan, üniversiteli öğrenciye, bürokratından, memuruna, taraflı tarafsız herkesin Mustafa CANLI hakkında dediği bir söz var “Halk Mustafa CANLI’yı seviyor”. Yani sevgi var!
Gümüşhane’de her zaman sevgi icraatın önüne geçmiştir. Eğer Gümüşhaneli adamı sevmiyorsa; ağzıyla kuş tutsa o adayın işi çok zor. Yani Mustafa CANLI en büyük favori! Hatta birçok kesimin net olarak ortaya koyduğu tahlilde “kesin kazanır” değerlendirmesi yapılmakta.
Ha icraat ne alemde? Özellikle merkez caddelerin yol durumu içler acısı, her ne kadar “doğalgaz çalışması” bahane edilse de bu kadar uzun süreye halkın tahammülü yok. Bütçe imkanları elvermediği için Harşit’in üzerinin kapatılması için çeşitli kaynaklar oluşturulmaya çalışılması ve geç kalınması eksi puanlar. Ancak yeni belediye hizmet binası, özellikle Harşit tarafından önünde oluşturulan alanın ferahlığı, toplu konut projesi ile katlı otopark gibi yatırımlar ise artı puanlar olarak sayın Mustafa Canlı’nın hanesine yazıldı.
Çalışan ve idarenin başında olan kişiyi övmekte, yermekte hem çok kolay hem de çok zor. Asıl olan bu kişinin yerine gelmesi istenen kişilerin yapmayı vaat ettikleri şeyleri ve bu vaatlerin inandırıcılığının tahlil ve değerlendirilmesinin yapılması. Zira ortada olmayanı övmekte, yermekte kolay değil…
Ak Parti, işin başlangıcından bugüne Gümüşhane Merkez Belediye başkanlığında adeta Mustafa CANLI’ya çalıştı. Ak Parti’nin yerel seçimlerde yıpranmadığı dönemlerde hele hele limandan çıktığı ve enerjisinin en yüksek olduğu 2004 yılında merkezden aday çıkarılamadı. 2009 seçimlerinde ise Ercan ÇİMEN aday gösterildi ancak Gümüşhanelinin “halk adamı” profiline pek uymayan Ercan Çimen, seçimi az farkla da olsa kaybetti.
“İktidardan belediye başkanı olursa daha fazla yatırım alırız” değerlendirmelerini halkımız pek sevmiyor. Bunun sonuçlarını Şiran’da bu dönem göreceğiz mesela…Ak Parti Mustafa CANLI’nın karşısına sevilen ve icraatçı bir Gümüşhaneli çıkarmaya çalışıyor. Sayın Sabri VARAN’ı ikna çalışmalarının olduğunu ancak sayın VARAN’ın adaylığa pek sıcak bakmadığını da biliyorum. Zaman ne gösterir bilinmez ama Ak Parti’nin işi hem çok kolay hem de çok zor. Zira seçimi kaybeden ekip genel merkeze hesap vermek durumunda kalacak… Özellikle sayın Kemalettin AYDIN’ın çok dikkatli olması lazım. Zira merkezin işleri ile daha yekinen ilgilenmesi, genel merkezde görevinin var olması ve birinci sıradan vekil olması gibi nedenlerden ötürü olası bir başarısızlığın sorumluluğu ilk olarak kendisine yüklenecektir.
Ak Parti’nin ve Gümüşhane Ak Parti kurmaylarının işini kolaylaştıran şey ise 14 yıldır kazanılamayan bir seçimi kaybetmek ki; buda “dünyanın sonu değil” yorumu yapılıp geçiştirilebilir. Zira hemen ardından Cumhurbaşkanlığı ve müteakiben de genel seçim geliyor. Gümüşhane, seçim haritalarında MHP’nin mor rengi ile boyalı 14 yıldır. Adeta MHP genel merkezi tarafından “kale” olarak vasıflandırılıyor. Yani mazeret sıkıntısı yaşanmayacaktır.
Ak Parti’nin tek çıkar yolu, CHP’nin her dönem seçimden bir gün önce MHP’ye giden oylarının peşine düşmek, Başbakanın Beyaz TV’de dediği gibi kapı kapı dolaşmak ve herkesin “iyi gününde kötü gününde yanında olmak” ki bu saatten sonra bu ilginin samimiyeti de pek tatsız kalacaktır…
Ak Parti ikinci olarak çok yönlü bir rant oluşturmak zorundadır. Yani tüm Gümüşhanelinin kazanacağı, çağ atlayacağı ve kim yaparsa yapsın mutlaka istediği projeler üretmek zorunda ve bunların sunum ve propagandasını etkili araçlarla Gümüşhanelilere sunmak zorunda. O işte aday adaylarının işi ki daha ortada daya dayıda yok basından takip ettiğim kadarı ile.
Son tahlilde Gümüşhane Üniversitesi seçimin kaderini belirleyecek zira genç nüfus her ilde olduğu gibi “milliyetçi” duygu ve söylemleri seviyor. MHP’nin bu açıdan işi kolay. Ancak Ak Parti’nin pek bir çalışmasına da tanık olmadım doğrusu…Ben aday olacak olsam üniversitelilere mutlaka her gün bedava sıcak çorba, taze sıkılmış meyve suları için bir araç, propaganda dönemi kışa denk geleceği için her öğrenciye altlı üstlü güzel bir içli fanila armağan ederdim (Üniversiteliler bu ağabeylerinin kıyağını unutmasın)
Devam edeceğiz…